''SANSÜRÜN,BASKININ OLMADIĞI MESLEK YAŞAMI DİLİYORUZ''

Kocaeli Gazeteciler Cemiyeti Başkanı Çetin Gürol, 24 Temmuz Basın Bayramı kapsamında açıklama yaptı. “24 Temmuz 1908’de İkinci Meşrutiyet’in ilanı ile Türk basınında sansür kalktı ve 24 Temmuz tarihi, Cumhuriyet’in ilanından sonra 1931’de kabul edilen yasa ile ‘Basın Bayramı’ olarak kutlanmaya başlandı” diyen Gürol’un açıklaması şu şekilde: ÖNCELİKLİ KOŞUL “Demokrasilerin öncelikli koşulunun bağımsız ve özgür bir basın olduğu tüm dünyaca bilinmesine ve sansürün kaldırılmasının üzerinden 109 yıl geçmesine rağmen, Türk basını her dönem sansürü konuşuyor. Ve ne yazık ki çeşitli baskılar, haberlerinden ve yazılarından dolayı gözaltına alınan gazeteciler, Türkiye’nin basın özgürlüğü açısından hedeflediği yerde bir türlü olamamasını sağlıyor. Öte yandan idari ve siyasi baskıların yanı sıra medyanın gücünden istifade etmek için gazeteler-televizyonlar kuran patronların bu mesleğe ahlaki değil de ticari bakması, basının özgürlüğüne engel bir durum teşkil ediyor.   ÖZGÜR OLAMADI Basın tarihimiz boyunca zorlu dönemler geçiren basın özgürlüğü ne yazık ki gerçek anlamıyla hiç bir zaman yaşama geçirilememiştir. 94 yıllık cumhuriyetimizin birçok döneminde basın çeşitli baskılarla karşı karşıya kalmıştır. Gazeteciler yaptıkları haberlerden dolayı cezaevlerine konulmuştur. Kocaeli Gazeteciler Cemiyeti olarak 24 Temmuz Gazeteciler ve Basın Bayramı’nı kutlarken, gazetecilerin haberlerinden dolayı tutuklanmadığı, gazetecilerin şartlarının iyileştirildiği bir Türkiye için herkesin üzerine düşeni yapması gerektiğini ifade ediyoruz.   DARBE GİRİŞİMİ Geçtiğimiz yıl yaşanan 15 Temmuz Hain Darbe Girişimi’nde demokrasiden yana tutumuyla örnek bir habercilik yapan ve hain FETÖ darbesinin bastırılmasında milletimizin her ferdi gibi önemli bir rol sahibi olan Türk basınının daha özgür şartlarda görev yapmalarını arzu ediyoruz. Öte yandan Atatürk’ün ilk ve tek basın toplantısını yaptığı tarih olan 16 Ocak’ın da hak ettiği değeri alması için yılmadan çalışıyoruz. Özgür ve bağımsız basını olmayan bir ülkenin milletinin gerçekleri öğrenebilmesi mümkün değildir. Anayasanın tanıdığı haber alma hakkını özgür basın dışında kimse veremez. Kısacası ‘basın susarsa kimse konuşamaz’, ‘basın susarsa memlekette millette susar.’ Bu duygu ve düşüncelerle 24 Temmuz Basında Sansürün kaldırılışının 109. yıldönümünü bir kez daha kutluyor, meslektaşlarımıza gerçek manada sansürün, baskının ve haksızlıkların olmadığı bir meslek yaşamı diliyoruz.”