AKPINAR '' KREDİLER HİBEYE DÖNÜŞTÜRÜLMELİ''
Başkan Akpınar, açıklamasında “Türkiye, ürettiği silahlarla terör örgütlerini darmadağın ediyor. Artık kendi yerli insanlı ve insansız savaş uçağımızı üretmeye başladık. S-400 ile kıyametleri kopardılar. Seneye biz kendi uzun menzilli füzelerimize sahip olacağız. Şu anda denizlerde çok farklı silahlara sahibiz. Türkiye bu hamlelerini tamamladığı zaman bölgesinde çok daha güçlü bir hale gelecektir. Bölgesi başta olmak üzere, dünyada hiçbir şeye Türkiye olmadan karar verilemeyecektir. Türkiye’nin onayı olmadan bölgemizde hiç kimse at koşturamayacak. Terörle mücadelede geldiğimiz nokta ortada. Biz bunu teknoloji ve bilimle sağladık. Çünkü Türkiye şunu gördü ki Fırat Kalkanı Harekatı başladığında, bize uçaklarımızın atacağı bombayı vermediler. Ama bakın; şu anda o bombaları kendimiz üretiyoruz” dedi.
‘TERÖRE BULAŞAN HANGİ PARTİ OLURSA OLSUN KAPATILMALI’
Sözlerine devam eden Akpınar, “Teröre bulaşan, terör örgütünün sözcülüğünü yapan, ismi ne olursa olsun, hangi parti olursa olsun kapatılması gerekir. Bunun hem uluslararası hukukun hem de iç hukukumuzun bir gereği olduğunu hep söylüyoruz. İspanya örneği ortadadır. İki partiyi kapattılar. Hem de terör örgütüne destek verdiği veya sözcülüğünü yaptığı için değil, sadece terörü kınamadığı için kapatıldı. Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi de İspanya Anayasa Mahkemesi’nin kapatma kararını onadı. İspanya sadece partiyi kapatmadı. Terör örgütünün bütün uzantılarını kapattı. Medyasına ve derneğine varıncaya kadar her şeyini kapattı. Bizde de sadece partiyi kapatmak yetmez. Terör örgütüyle mücadele için biz de her şeylerini kapatmak zorundayız. Partinin ne kadar sivil toplum kuruluşu, yandaşı, medyası, işletmesi, marketi varsa ve hepsini bir defada kapatmalıyız. Bir daha da açmasına izin vermemeliyiz. Eğer ortada devlet varsa açamaz. Mücadele böyle olur. Anayasa Mahkemesi’nin de HDP’yi kapatacağına inanıyorum. Kapatması gerektiğini düşünüyorum. Eğer kapatılmaz ise hem uluslararası hukuka hem de iç hukuka aykırı bir karar vermiş olur” dedi.
‘GÜNDEM BELİRLEME ÇABASI İÇERİSİNDELER’
Erken seçim konularına değinen Başkan Akpınar, “Ülkemizde yapılacak olan seçimlerin zamanında yapılacağını düşünüyorum. Hem Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın, hem MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli'nin hem de bizim kararımız bu yöndedir. Millette bir erken seçim beklentisini biz görmüyoruz. Millet erken seçim değil, içinden geçtiği zorlukların çözülmesini istiyor. Salgının oluşturduğu sorunların ortadan kaldırılmasını istiyor. Şu anda inanılmaz bir fiyat artışından dolayı mali zorluk içerisindeyiz. Bir hayat pahalılığı var. Buna çözüm bulunması gerekiyor. Eğitimle ilgili çözümlerin yapılması bekleniyor. Pek çok meselemiz varken kimsenin erken seçimi düşündüğünü sanmıyorum. Ancak Millet İttifakı’nı oluşturan partiler, erken seçimi gündemde tutarak kendi varlıklarını göstermeye çalışıyorlar. Gündem belirleme çabası içerisindeler. Ben bir erken seçim çabası görmüyorum. Seçimlerin zamanında yapılması, Türkiye’nin hayrınadır. Millet İttifakı asla demokratik bir tutum sergilemiyor. Güçlendirilmiş ve iyileştirilmiş parlamenter sistem diye tutturmuşlar. Bunu mecliste yapılan HSK seçimlerinde gördük. Ellerine ilk fırsat geçtiğinde nasıl tek adamcılık yapacaklarını ve gruplarını dahi yok sayacaklarını ortaya koydular. Onun için bizim külahımıza anlatsınlar. Bizim aklımızla da alay etmesinler. Biz her şeyin farkındayız. Asla demokratik değiller. Asla milletin değerlerinin yanında, devletin yanında durmuyorlar. Eğer devletin yanında duruyorsan, Suriye’nin kuzeyindeki Türk askerinin yanında duracaksın. Libya’da Türk askerinin yanında olacaksın. Azerbaycan’da kahraman Mehmetçiğin yanında olacaksın. Sen bunu yapmıyorsan senin söylediğinin bizde hiçbir itibarı yoktur” dedi.
‘KREDİLER HİBEYE DÖNÜŞTÜRÜLMELİ’
Esnafların durumuna değinen Akpınar, “Koronavirüs ile ilgili olarak geriye doğru baktığımızda, esnafın ve bazı kesimlerin mağduriyet yaşadığını görüyoruz. Esnaf yeni yeni toparlanmaya başladı. Ancak geçmişte alınan kredilerin geri ödemesi başladı. Biz Büyük Birlik Partisi olarak salgından etkilenen ve uzun süre kapalı olan, hizmet sektöründe faaliyet gösteren esnaflara kredi ve kefalet kooperatifleri aracılığı ile verilen 25 bin liralık kredilerin devlet tarafından hibeye dönüştürülmesini ve bunun geri ödemesinin durdurulmasını istiyoruz” dedi.
‘PLANLAMA, TÜM FELAKETLER GÖZ ÖNÜNE ALINARAK YAPILMALI’
Akpınar, açıklamalarını sürdürerek “Son dönemde meydana gelen orman yangınları, otobüs kazaları ve sel felaketinde hayatlarını kaybeden vatandaşlarımıza Allah’tan rahmet, kederli ailelerine ve milletimize sabır ve başsağlığı diliyoruz. Önümüzdeki hafta Pazartesi’yi Salı’ya bağlayan gece, 22 yıl önce asrın felaketi olarak bilinen, merkez üssü Gölcük olan depremin yıldönümü. O gün kaybettiğimiz binlerce vatandaşımıza Allah’tan rahmet, tüm Gölcüklülere ve yüce milletimize sabır ve başsağlığı diliyorum. Bu vesile ile ülkemizdeki yapılaşmanın ne kadar önemli olduğunu ve kentsel dönüşüm noktasında sadece deprem değil, diğer felaketler de göz önünde bulundurularak planlamanın ona göre yapılmasının, kentsel dönüşümün topyekün organize edilmesinin ve uygulamaya geçirilmesinin önem kazandığını görmüş oluyoruz. Orman yangınlarında gördüğümüz en önemli eksiklik şu: Tüm ormanlarımızın çam ve kavak ağacından oluşması, dolayısıyla çok çabuk tutuşup yayılan yapıya sahip olmasından ötürü yangınların önlenmesinde güçlük çekiliyor. Bu politikada farklılığa gidilebilir. Orman sahası veya arazilerimizin halka arzı konusunda kanunların esnetilmesinde fayda olabilir. Uygun olan düz ya da ulaşımı müsait arazilerimiz, ormanlarımız, hem milletimizin hem de devletimizin faydalanabileceği hale getirilebilir” dedi.
‘ÇALIŞMALARIN FAYDALI OLACAĞI KANAATİNDEYİZ’
Sözlerine son veren Akpınar, “İlçemizde dere ıslah çalışmalarının hızlıca devam ettiğini görüyoruz. Bu tür çalışmaların faydalı olacağı kanaatindeyiz. İklim kaynaklı olarak her an hangi felaketi yaşayacağımızı tahmin etme şansımız yok. İlçemizdeki derelerin neredeyse tamamı genişletilip ıslah edilmiş durumda. Orman yangınlarında olası bir tehlike durumunda yapılabilecek ne varsa yapmalıyız. Halkımızı bilinçlendirmenin de faydalı olacağını düşünüyorum. Özelde Gölcüklü hemşerilerimize, genelde tüm vatandaşlarımıza doğaya karşı saygılı olmayı, doğaya zarar vermemeyi ve doğayla barışık yaşamayı öneriyoruz. Doğaya verdiğimiz her türlü zarar, ondan aldıklarımız, eninde sonunda bizi buluyor. Son olarak Kocaeli Alperen Ocakları İl Başkanlığımız, Manavgat’ta felaketzedelere yardımda bulunabilmek adına büyük bir emek sarf etti. Alperen Ocakları İl Başkanımız Yusuf Arınç ve yönetimine, bizleri ziyarete gelen Alperen Ocakları İl Sekreteri Numan Bilgin’e de teşekkür ediyoruz” dedi.