BARIŞ ''BU DEPREM MARMARA’YI ETKİLEMEZ''

Kocaeli Üniversitesi Mühendislik Fakültesi Jeofizik Mühendisliği Bölümü'nde görevli Prof. Dr. Barış, merkez üssü Çanakkale Ayvacık'ta meydana gelen, Richter ölçeğine göre 5.0 büyüklüğündeki depremle ilgili açıklamalarda bulundu. Çanakkale depreminin, büyük depremin habercisi olmadığını belirten Prof. Dr. Barış, "Kuzey Anadolu Fay zonunda bugüne kadar meydana gelen 6'dan büyük bütün depremler ki son 118 yıllık tarihi kayıtlara göre hiçbirinde böyle orta büyüklükteki bir deprem öncü deprem olarak yer almamıştır. Fayın 118 yıllık davranışına baktığımızda Kuzey Anadolu Fay zonunda olan depremler biranda oluyor ve duruyor. Burada 2 yıl önce Şubat ayıydı, 5.3 büyüklüğünde bir deprem oldu ve 11 vatandaşımızı maalesef kaybetmiştik. Burası deprem bölgesi ve başka bölgede oturanların bu depreme bakarak panik içerisine girmemeleri lazım" diye konuştu.

"BU DEPREM MARMARA'YI ETKİLEMEZ"
Çanakkale'de meydana gelen depremin, Marmara'yı tetiklemeyeceğini kaydeden Şerif Barış, "Çünkü burada 5 büyüklüğündeki bir depremin kıracağı fay, 10 kilometre ve buradan da çıkacak enerji bir başka büyük depremi tetikleyecek oranda değildir. Dolayısıyla bu deprem, Marmara'daki faylara çok uzakta ve etkisinin olmayacağını düşünüyorum. Kocaeli'nde sanayi kuruluşları yoğun. 99 depreminin 20'nci yılı ve dolayısıyla Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı'nın hazırladığı Acil Afet Hazırlanma Plan rehberi var. Deprem ve sele karşı tüm sanayide çalışanların eğitimde geçmesi lazım. Acil durum planları yapılıyor ama çalışanların bu eğitimlerden geçirilmediğini görüyoruz. Olay sadece deprem değil, güvenli yaşam olarak adlandırdığımız kazalar, boğulmalar, yangınlar insanların hayatlarına kastediyor. Bunları afet eğitimleriyle birleştirerek önlem alabiliriz. Bu alanda da Kocaeli Sanayi Odası, Kocaeli Üniversitesi'nin önemli deneyimleri var" dedi.

"İŞ KESİNTİSİNİN OLMAMASI LAZIM”
'Sanayide güvenli yaşam ve iş sürdürülebilirliği' adıyla eğitim seferberliği başlattıklarını anlatan Prof. Dr. Barış, şunları söyledi:
"Biz yaptığımız protokolle sanayi tesislerinin afet acil planlarının güncellenmesi yine tüm sanayide çalışanlara dönük 'Sanayide güvenli yaşam ve iş sürdürülebilirliği' adı altında eğitim seferberliği başlattık. 1 Mart tarihinde de bunun eğitimlerine başlayacağız. Önce Sanayi Odası'nda çalışanlara bu eğitimleri vereceğiz daha sonra da sanayi odasına bağlı sanayi kuruluşlarında bu çalışmaları yapacağız. Amaç 20 yılı geçtikten sonra depremin unutulmadığını hatırlatmak ve bu seferberlikle diğer illere ve ülkelere rol model olmak. Yıllık fabrika ve ev yangınlarına baktığınızda inanılmaz rakamlar görüyorsunuz. Bunlar biraz dikkatsizlikten kaynaklanıyor. Asıl önemlisi ekonomik kayıp depremi yaşamış bir toplumda her orta ve artçı depremde çalışanlar dışarıya kaçıyor. Bu dışarı kaçmada üretim duruyor. Aslında sanayide iş kesintiye uğruyor. Bu iş kesintisinin olmaması lazım. Bizim de amacımız bu ortak protokolle bu eğitimleri yaygınlaştırıp ve Türkiye'ye yaymak; çünkü Kocaeli Üniversitesi, Kocaeli kenti ve Kocaeli Sanayi Odası'nın depremle ilgili inanılmaz deneyimleri var."

"TESTTEN GEÇMESİ LAZIM”
Kentsel dönüşeme girecek binaların bir an evvel testten geçirilmesi gerektiğini belirten Prof. Dr. Barış, şöyle konuştu:
“Türkiye'de insanlar bina stokundan ve kendi binalarından emin olmadığı için hep yıkılan bina akla geliyor. Tabi ki hazır değiliz. Tamamen hazır olmamız da mümkün değil. Yıkılan binalara baktığınızda belki ömrünü tamamlamış ve aslında bunların daha önce kentsel dönüşüm ya da riskli yapı tespit edilip yıkılması gereken yapılardı. Ömürlerini tamamladığı için bunları tespit edilip zorlanması gerekiyordu. Mesela 'İmar Barışı' uygulamasında benim tavsiyem öncelikle başvuracak binaların böyle bir riskli bina olup olmadığı testinden geçirilmesi ondan sonra testten kalanların 1- 2 yıl içerisinde yıkılmasını şart koşmaktı. O zaman bu 'İmar Barışı' yasası inanılmaz deprem güvenlik konut üretmede, depreme dayanıklı şehir üretmede çok faydalı olacaktı. Bu hala geç değil; alınacak bir kararla kentsel dönüşüme girebilecek bu tür binaların bir an evvel testten geçmesi lazım. Çünkü bu tür ölümler, bu tür kayıplar yaşanmasın. Biz hep kötüyü hatırlıyoruz. 1999 yılından sonra yine kentsel dönüşüm yasası ile beraber çıkan bir sürü yeni yapı stoku yapıldı. Dolayısıyla bunlar deprem güvenlidir. Yine biz eğitim diyoruz. Deprem güvenli binada da otursanız bina sallanacak. Dolayısıyla insanlar eğitim alıp önlem almak zorundalar."