ÇALIŞANIN EMEĞİNE VE EKMEĞİNE GÖZ DİKİLMESİ YANLIŞTIR
Bir işyerinde öncelikli olması gereken çalışanın alın teri ve emeğidir. Fakat ne yazık ki sağlık alanında faaliyet gösteren kurumlarda sağlık çalışanlarının emeği, ekmeği ve alın teri öncelik sıralamasının sonunda yer almaktadır.
Hastanelerde herhangi bir ekonomik sorun, finansal bir problem varsa idareciler gözlerini çalışanın alın terine ve ekmeğine dikmektedirler.
Bunun son örneği Kocaeli Üniversitesine Bağlı Faaliyet gösteren Araştırma ve Uygulama Hastanesinde yaşanmıştır. Kurumda görev yapan sağlık çalışanları arasında kulaktan kulağa anlatılan söylentiler hakkında resmi makamlar tarafından gerekli açıklamaların yapılmaması çalışanları rahatsız ve mutsuz etmektedir.
Çalışanların ifadelerine ve iddialarına göre; Hastane başhekimi Ameliyathanede araştırma görevlilerine ve bazı öğretim üyelerine hastanenin ekonomik durumunun iyi olmadığını ve bu nedenle Döner Sermaye Ek Ödemelerinin ödenmeyeceğini ifade eden bir konuşma yaptığı, bu yönde bir gurup araştırma görevlisi ve öğretim üyelerine telkinde bulunduğu;
İdare tarafından daha sonraki bir tarih de farklı bir konuda tertiplenen resmi toplantıda da Başhekimin konuyu Döner Sermaye Ek Ödemelerine ( Performanslara) getirilerek daha önce ameliyathanede yapmış olduğu aynı konuşma ve telkinleri bu toplantıda da yenilendiği katılımcılar tarafından anlatıldığı iddia edilmektedir.
Diğer bir iddia ise, çalışanların mesailerinin değişeceği, hastane personel servislerinin Rektörlük ve diğer okulların servisleri ile birleştirileceği, veya personel servislerinin kaldırılacağı, bunun için servisler konusunda personelin indirimli taşınması ve ring servisler konulması için çalışmalar yapıldığı yönünde personel arasında yaygın bir şekilde konuşulmaktadır.
Dolayısı ile hastanedeki yoğun ve yaygın bilgi kirliliği personeli mutsuz ve huzursuz etmektedir. Bu huzursuzluk personelin hizmet üretimine olumsuz yönde etki etmektedir. İdare bilgi kirliliğini ortadan kaldırmak için tüm personel ile toplantı yaparak personelin gündemini meşgul eden ve personelde kaygı uyandıran konular hakkında gerekli resmi açıklamaları yaparak personelin tedirginliğine, mutsuzluğuna son vermelidir.
Buradan açıkça ilan ediyoruz; çalışanın katkısı ile elde edilen ekonomik değeri yani alın teri ile kazandığı performansı kimse keyfi olarak iptal edemez, vermiyorum diyemez. İdare önce çalışanın hakkını ödeyerek ve çalışanın emeğine sahip çıkması gerekir. Servis gibi önemli bir hizmeti kaldırıyorum demek çözüm değildir, sorunların daha da büyümesine neden olunacağı aşikardır. Bu tutum, davranış ve söylemlerinizle ancak çalışanı mağdur ve mutsuz edersiniz ?
Anayasamıza göre çalışma hayatının gelişmesi için önlemler alarak çalışanları korumak devletin, dolayısıyla da idarecilerin görevidir. Fakat burada yöneticiler çalışma hayatının zorlaştırarak devlet anlayışı ile bağdaşmayan tutumlar sergilemektedirler.
Türk Sağlık-Sen olarak bu iki husus ile ilgili idareye gerekli başvurumuz yaptık. Böyle bir durum var ise neden ve neye dayanarak bu işlerin yapılacağının bildirilmesini istedik. Bu meselelerin peşinin bırakmayacağımızı herkes iyi bilmelidir. Çalışanı kimseye ezdirmeyiz.