Babacan şunları söyledi;

"

 “Aylardır saklana vaka sayılar geçtiğimiz gün açıklandı. Önceki günlerde saklanan vaka sayılarının oranlarını tahmin etmiştik. Aylardır önlem alınsın diye çağrı yapıyoruz. Hala dinleyen yok. Pandeminin ilk günlerinden beri sayısız hata yapıldı. 1 Hazirandan sonra önlem alınmadı. Vaka sayısı Bilim Kurulundan bile saklandı. Suçu birilerine atacaklar ya. Dün Cumhurbaşkanı dedi ya Sorumlu Bilim Kurulu. Suçlu açılandı vakaların bile verilmediği bilim kurulu ve halkımız. Kötüye giden ne varsa suçlu bulunuyor. Canı ile uğraşan vatandaşımız ölürken suçlu ilan edildi. Vaka sayısı şeffaf açıklansaydı vatandaşlarımız daha dikkatli olmaz mıydı?” şeklinde konuştu.  

Babacan sözlerinin devamında, “Daha testler yaygın yapılmıyor. Hasta ile yakın temas edenlerde belirti yoksa test bile yapılmıyor. Bunun kararını kim verdi. Bir hazirandan sonra tedbirleri gevşettiniz bunu kararını kim verdi. Cevabını ben vereyim. Partili Cumhurbaşkanı sisteminde bakanlar bile karar veremiyor. Eskiden bakanların ciddi sorumluluk alanları vardı. Şimdi bakanlıkları kendi kendine adım atamayan bir yapı haline geldi. Bunun sorumluluğunu kimseye yıkamazsınız. Buradan hükümet sesleniyorum. Artık yeter. İşin ucunda insanımızın canı var. Derhal önlemler konusunda iyi bir istişare ile önlemler alın. Bu kötü yönetim ekonomiyi batırdıktan sonra halkımızın sağlığını gözden çıkardı” dedi.  

Sözlerini sürdüren Babacan, “Amerika ve Almanya’da aralık sonunda aşılama başlayacak. Bizler de henüz risk gruplarına mevsimsel grip aşısı yapamadın. Diğer ülkeler ön siparişlerini verdi. Bizler şimdiye kadar nüfustan fazla aşı siparişi verilmeliydi. Aşamalarını tamamlayan aşıdan sadece bir milyon aşı alındı. Daha aşamaları tamamlanmayan Çin aşısından ise 10 milyon tane alındı. Hazineyi boşalttılar şimdi aşıda sıkıntı çekiyorlar. Ülkenin itibarını yerle bir ettiler” şeklinde konuştu

Türkiye siyasi tarihine görülmemiş bir dönem yaşandığını ifade eden Bababcan, “Milletin iradesini yok sayıyorlar. Yüzde 10’luk bir ortağa partilerinin anahtarlarını teslim ettiler. Bu muydu size oy veren mazlumların hak ettiği. Biz bunu dillendirince küçük ortak hakaretler etmeye başlıyor. İktidara destek veren vatandaşlarımız da hakaret dili istemiyor. Biz küçük ortağı geçmişte yer aldığı iktidarların ülkeyi ekonomik krizlere soktuğunu biliyoruz. Suç örgütü yöneticilerine methiyeler düzüp ülkemizi uçurumdan yuvarlamaya çalışıyorlar. Haksızlıklarını seslerini yükselterek örtmeye çalışıyorlar” dedi

EYT Konusuna değinen Babacan, “Parti programımıza açık bir hüküm yazdık. Farklı dönemlerde emeli olan için bir adil bir dağılım olmalı. Parti programımızda açık şekilde yazdık. Bunları istişare ile çözmek mümkün. Kocaeli’de 1999 depremi bütün ülkemizin üzüldüğü bir depremdi. Büyük bir acıydı. Deprem ülkemizin bir gerçeği. Deprem bir afet fakat ölüm ve yıkım tedbir alınırsa kader değil. Depreme karşı her türlü tedbir alacaksınız. Deprem ile ilgili en ağır gerçeği yaşadığımız Kocaeli’de ise ağır ve orta hasarlı binalar kullanılmaya devam ediliyor. Gerçek bu, Ağır hasarlı binalar bir gün ağır hasarlıyken başka bir gün orta hasarlı olabiliyor. İktidara sesleniyorum. Kuvvetli bir rüzgar ile yıkılabilecek binaların vebalini kaldırabilirler mi?” dedi.

Kanal İstanbul konusu ile konuşmasına devam eden Babacan, “Projede rant var. Plan ikinci bir boğaz yapmak. Başlangıç noktasında İstanbul’u koruma gibi bir amaç vardı ama başka bir çevre felaketine yol açacaksanız bunun bir izahı yok. Acele var. İzmit Başta olmak üzere depreme karşı ülkemizi güçlendirmemiz gerekirken hükümet yine bildiğini yapıyor. Kanal İstanbul yerine en azından Kocaeli’de ki yapıları nasıl sağlamlaştırabilir diye baksınlar. İki yıldır Kanal İstanbul ile yatıp Kalkacağınıza Kocaeli’de ne yapabiliriz diye düşünün” dedi. 

Konuşmasının devamında Kocaeli’ye değinen Babacan, “Türkiye’deki büyük sanayi işletmelerin yüzde 13 Kocaeli’de bulunuyor. Kocaeli’yi çok önemli görüp gereken desteği vereceğimizin sözünün veriyoruz. Kocaeli’de sanayi var ama bu refaha dönüşmüyor. Bu gelişen sanayiyi çevre politikaları ile düşünmemiz şart. Böylesine önemli bir ilde hızlı internet ve altyapı çok önemli. Bütün ilçelerinde kongrelerini tamamlamış bir teşkilatımız. Bugün Türkiye’nin demokrasi ihtiyacı DEVA Partisi ile karşılanacak. DEVA Partisi Hazır, Kocaeli Hazır mı?” dedi.

Adem KOÇ

Orhan SARISÜLEYMAN

Semih TAŞVEREN

Bilge Banu BİLGİN

Abdullah Kerim CAN

Abdülmelik KURT

Ahmet Tayfun BALTACI

Ali Osman KIRCA

Alican ARAÇ

Alptekin CEVHERLİ

Ayhan AKYÜZ

Ayşegül POYRAZOĞLU

Batuhan AYKAN

Beyza Nur ERİM

Büşra OĞUZ

Caner ÇAKIR

Cüneyt YÜCETEPE

Çağlayan ATEŞ

Emin BİRLİK

Ensar EMİR

Erdem KÜÇÜKATEŞ

Erdinç IŞIK

Furkan YILMAZ

Gamze DURMAZ

Gülay YILMAZ

Hatice ŞİRİN

Kamil Savaş GÜNBEYAZ

Murat Utku BİRİNCİ

Mustafa MERAL

Nihat KIRCI

Nur Banu EDEŞ

Oğuz SAKA

Osman GÜZEL

Özlem KAYA

Rahmi CANBAZ

Resul Gökhun YILDIRIM

Serkan ALPAY

Suat AKAL

Tuğba Taşer SÜER

Uğur YILDIZ

Yusuf USTA

Ali Ulvi TANRIÖVEN

Arzu KARAKAŞ

Gürakan UYSAL

Mehmet ALPARSLAN

Volkan KESKİNOĞLU

Adem KOÇ

Orhan SARISÜLEYMAN

Semih TAŞVEREN

Bilge Banu BİLGİN

Hayrettin KARACAER

Sedat YÜCEL

Görkem Boran TANER

Emre ERHAN

Çağrı ÇAKICI

Murat BEBEK

Zeynep SUDAN

Orhan BOZKURT

Ali ÇELİK

Muhammet Ali ÜNSÜR

Mehmet Kemal MEMİŞ

Mehmet SARAÇ

Abdülkerim CAN

Ahmet Tayfun BALTACI

Ali Can ARAÇ

Alptekin CEVHERLİ

Ayşegül POYRAZOĞLU

Batuhan AYKAN

Caner ÇAKIR

Emir BİRLİK

Ensar EMİR

Erdinç IŞIK

Gamze DURMAZ

Hatice ŞİRİN

Rahmi CANBAZ

Serkan ALPAY