CHP'DEN İDRİS ALP'E SERT YANIT
“KAYNAĞI MEÇHUL 15 MİLYON DOLAR”
“Yerel basınımızın manşetleri, AKP ilçe başkanı ve partisinin zihniyetinin dışa vurumudur. Ne demiş sayın Alp ?; "Halkımız belgelere itibar etmez". Hani genel başkanımızın grup toplantısında açıklama yaparken, daha ne olduğunu bile görmeden sahte dedikleri, tümünün gerçek olduğu anlaşılınca, genel başkanlarının en yakınları tarafından bahse konu paraların yurt dışına gönderilmediği, yurt dışından ülkemize gönderildiği şeklinde, şüphelerin giderilmesine katkısı olmayan açıklamalara konu olan belgeler. Bu belgelerde ne var? Devletten 12 milyar lira teşvik almış biri tarafından, kamuoyunun belki de ilk defa ismini duyduğu MAN Adası’nda, 1 sterlin sermaye ile kurulan bir şirketin, AKP genel başkanının yakınları tarafından gerçekleştirilen, 15 milyon dolarlık döviz transferlerinde adının geçmesi var. İlgilileri tarafından ticari faaliyet, şirket satışı gibi açıklamalarla üstünü örtmeye çalıştıkları, kaynağı meçhul 15 milyon dolar.”
“ALP'İN SESİ KILIÇDAROĞLU'NA ULAŞMAZ”
“Sayın başkan, siyasi etik,nezaket ve teamül yoksunu beyanlarını, belki yerel siyasi hedeflerine katkı vereceğini düşündüğü için, genel başkanımıza sataşmaya kadar vardırıyor. Genel başkanımız için sarf ettiği şu cümleye dikkatinizi çekerim; ‘Bu güçlerin içerisindeki uzantısı olan zat Kılıçdaroğlu görevini ele aldı’ Her insan söylediği sözden sorumludur, belli makamlara gelmiş insanların sorumluluğu daha fazladır. Hani bir laf var; keser döner sap döner gün gelir hesap döner. Söylediklerinizin nereye varacağının hesabını yapacaksınız. Nezaketen soralım.Amerikada yargılanmakta olan küresel hırsızın Türkiye deki uzantılarını neden yargıdan kaçırdınız? İlgisi çok dolaylı da olsa, siyasi söylemlerini ulusal siyaset ( hatta devlet ) arenasına taşımaya hevesinden dolayı kendisine soruyorum;
“BENDE KENDİSİNE SORUYORUM”
- 1 Sterlin sermaye ile kurulan bir şirket, ne tür bir ticari faaliyet sonucu kısa bir sürede 15 milyon dolarlık bir değere ulaşabiliyor ? Bu faaliyetlere ilişkin ödenen vergi var mı?
- Amerika'da görülen Reza Zarrab davasını bir sirk gösterisine benzetmiş. Doğrudur. Ancak AKP 'nin en tepesinden en aşağıdaki siyasetçisine hepsi Zaarab' dan bahsediyor, akıbeti konusunda Amerika'ya nota veriliyor ancak orada yargılanmakta olan TC devletine ait bir bankanın yöneticisi, hiç bir siyasinin ismini anmadığı Hakan Atilla. Neden ?
- Bakan Mehmet Şimşek ABD'nin bir Türk bankası için bilgi istediğini söyledi. O banka hangisi ve hangi konuda bilgi istendi?
- Nisan 2013 tarihinde MİT tarafından dönemin Başbakanına verilen üç sayfalık raporda bugünlerin fotoğrafı çizilmiş. O kadar net ki; o bakanların Zarrab ile ilişkileri, hayali ihracatlar, kara para aklamaları, rüşvetler vb.kirli ilişkiler yumağı tek tek raporda yer almış. Bu raporla ilgili ne yapılmış ?
“VEHAMETİN BOYUTLARI NETLİK KAZANIYOR”
- Sayın Alp bu raporla ilgili olarak o günlerde Amerika'nın Fetö üzerinden ülkemizi tehdit ettiği gibi bir derin tespit yapmış. İyi de o tarihlerde siz Fetö ile aynı menzile yürüdüğünüzü hep bir ağızdan dillendiriyordunuz. FETÖ nün adlı tetikçilerine koruma kalkanı çekiyor, hatta kendi zırhlı makam Mercedes'lerinizi onlara tahsis ediyordunuz. Biz sizi uyarırken bizi Amerikan karşıtlığı yapmakla eleştiriyordunuz. ( Bu eleştirinin ardındaki gerçek ise partimizin anti emperyalist duruşu idi ). Amerika'nın icazeti ile iktidar koltuğuna oturmuş bir parti, nasıl oldu da birden anti Amerika'ncı oldu ?
- Sayın başkanın beyanlarını okudukça vehametin boyutları daha da netlik kazanıyor. MİT in 2013 yılının Nisan ayında FETÖ ve CIA nın kontrolünde olduğunu bugün fark ettiklerini belirtiyor. Kandırılmak, kullanılmak, komploları zamanında fark edememek siyasi iktidarınızın karakteristik özelliği olduğu gün gibi aşikarken ( tabii gizli bir gündeminiz var ve bizlerin kandırılıyor olma ihtimalini de göz ardı etmiyoruz) devletimiz için bir beka riski mevcut mudur?
“ATATÜRK ÜLKEMİZİN ORTAK DEĞERİDİR”
- Son olarak; iktidarınızın ilk yıllarından beri sistematik olarak değersizleştirmeye çalıştığınız Mustafa Kemal Atatürk'ü, çeşitli açıklama ve etkinliklerde sıklıkla anar oldunuz. Bu güzel bir şey de, ilçe yöneticilerinizden birinin İzmit basınına da yansıyan, Türk kadınının seçilme hakkını 1934 yılında değil, 2013 yılında kazandığını dile getiren garip paylaşımını beğenerek destek vermeniz, bir ikilem yaşadığınızı düşündürüyor. Tabii bir de zaman geçmesine rağmen zihinlerdeki tazeliğini koruyan kardeşiniz Yasin Alp' in paylaşımı ve Atatürk'ün fotoğrafı üzerine yaptığı kışkırtıcı montaj ve açıklama. Bu konuda atılan somut bir adım var mı.?