''DARBECİ OLSAM O EMRİ SORGULAMAZDIM''
Kocaeli 5. Ağır Ceza Mahkemesi'nce, Kocaeli Kapalı Ceza İnfaz Kurumları Yerleşkesi'ndeki salonda yapılan duruşmaya, bazı tutuklu ve tutuksuz sanıklar ile avukatlar ve sanık yakınları katıldı. Davaya müdahil olan Cumhurbaşkanlığı adına Avukat Ömer Furkan Yayla da duruşmada hazır bulundu.
Duruşmada, darbe girişimi sırasında Komodor Önder Öngör'ün talimatıyla vekil komutan olarak TCG Kemalreis Savaş Gemisi'ni seyre kaldıran tutuklu sanık eski TCG Salihreis Savaş Gemisi Komutanı Deniz Kurmay Yarbay Arif Çırtlık, dün başladığı savunmasını sürdürdü.
Gemiyi, Öngör'ün emri ile terör saldırısı nedeniyle 22.11'de kaldırdığını ve o saatte darbe girişiminden haberinin olmadığını ileri süren Çırtlık, şöyle devam etti:
"Sıkıyönetim mesajını görmedim. WhatsApp grubundan sadece mesajın ilk sayfasının ekran görüntüsü geldi. Mesajın içeriğinden haberim yoktu. Atama listesini sabah 08.00'den sonra gördüm. Ben top atışını çok daha önce yaptırmıştım. İddia makamı sinsice üzerime suç atmaya çalışıyor. Hakkımda suç oluşturmaya çalışılmaktadır. HTS kayıtları tek başına tutuklama ve dava açma için yeterli bir delil değildir. Yardımcı delil niteliğindedir. Mahkumiyete esas olamaz. Yargıtay kararları da bu yöndedir. Bu yargılama Deniz Kuvvetleri personelinin tasfiyesinden ibarettir."
Sabit telefondan arandığı yönündeki iddiaları yanıtlayan Çırtlık, "Bu örgütsel bir görüşmeyse neden bir kere aranmışım. İzne giden bir er veya personel tarafından aranmış olabilirim. Masumane bir görüşme olduğunu düşünüyorum. Bunun örgütsel bir görüşmeyle bağlantı kurulması mümkün değildir. Böyle bir suçlama hukuka aykırıdır." dedi.
Çırtlık, geminin kaldırılması ve seyirde oldukları süreçlerde sadece kendisine verilen emirleri yerine getirdiğini savunarak, "Darbeye destek veren bir eylemim ve söylemim olmamıştır. Komutanlarıma mutlak itaat etmem istismar edilmiştir. İstismar edildiğimi haykırıyorum. Aşık olduğum mesleğimden uzaklaştırıldım. Kırgınlığım ve küskünlüğüm yoktur. İhraç edilsem de ben kendimi Deniz Kuvvetleri personeli olarak görüyorum. Aklanarak mesleğime geri dönmek istiyorum. Mahkeme heyetinin tarafsız olduğuna inanmıyorum. Bağımsızlığınızı yitirdiniz. Mahkemeden bir şey talep etmiyorum." ifadelerini kullandı.
Tutuklu sanık Ö.F.A'nın savunması
Darbe girişimi sırasında, "Darbeci Amiral Ayhan Bay tarafından Gemi Komutanı Sezayi Özgür Öztürk’e verilen ve gemide uygulanan kurallara aykırı tüm emir ve talimatları sorgulamadan uyguladığı ve darbecilerle birlikte hareket ettiği, gemi komutanı ve ona yardımcı olan diğer sanıklarla Donanma Komutanı Veysel Kösele ve 2 Komodor Levent Kerim Uça’nın kamaraya kapatılarak etkisiz hale getirilmesi, yine silah zoruyla Donanma Komutanı’nın emir astsubayı Yalçın Gül’ün ve koruma astsubayı Ebubekir Öztürk’ün etkisiz hale getirilmesi, Ebubekir Öztürk’ün kelepçelenmesi sonrasında başında silahla beklediği, Donanma Komutanı Veysel Kösele'nin darbeye karşı direktiflerini içeren mesajın çekilmesini Meftun Metin ile birlikte harekat subayı Hürol Çırmıktılı ve Nurdoğan Balkaya'yı silahla tehdit ederek, telsiz odasından uzaklaştırdığı ve ByLock programını kullandığı" suçlamalarından hakkında ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası istenen tutuklu sanık eski TCG Yavuz Savaş Gemisi Savaş Harekat Merkezi Subayı Teğmen Ö.F.A, esasa ilişkin savunmasında hakkındaki suçlamaları reddetti.
FETÖ ile bağı bulunmadığını, darbeye destek vermediğini ileri süren Ö.F.A, gemi komutanından kanun dışı bir emir almadığını söyledi.
Askerlikte mutlak itaatin esas olduğunu dile getiren Ö.F.A, "Atatürk de askerlere ölmeyi emretmişti. Askerler de ölümüne gitmişti. Biz o gece sadece emirlere itaat ettik." dedi.
Sanık Ö.F.A, terör saldırısı ihbarı nedeniyle SABKOR alarmı verildiğini aktararak, "Gemi komutanı Sezayi Özgür Öztürk'ün emri ile silah sistemleri hazırlatıldı. Personelin silahlanması emredildi. Biz terör saldırısı tehlikesi olduğu için silahlandığımızı sanıyorduk. Darbe girişiminden haberimiz yoktu." diye konuştu.
Amiral kamarasının bulunduğu yerden bağırışmalar geldiğini ve ardından silah sesleri duyduğunu anlatan Ö.F.A, şöyle konuştu:
"Donanma Komutanı’nın emir astsubayı Yalçın Gül’ün ve koruma astsubayı Ebubekir Öztürk’ün etkisiz hale getirilmesi, Ebubekir Öztürk’ün kelepçelenmesi olaylarına karışmadım. Ben orada değildim zaten. Ebubekir Öztürk sivildi. Kim olduğunu bilmiyordum. Öztürk'ün başında beklemem emredildi. Yanında 3 saat kadar kaldım. Silahımda şarjör yoktu. Öztürk bana 'Cumhurbaşkanı tutuklandı mı?' diye sordu. Şok oldum ve ondan şüphelendim. Darbeci olabileceğini düşündüm. Donanma Komutanı'nın kamarada olduğunu bilmiyordum. Kamaranın arka kapısını iple ben bağlamadım."
"ByLock" indirmediğini ve kullanmadığını iddia eden sanık Ö.F.A, "Mor beyin olabilir. Virüs de girmiş olabilir. Benim FETÖ ile bir ilgim ve bağım yok. Darbeci değilim. Darbe yanlısı bir emir almadım, uygulamadım. Komutanlarımın emrini yerine getirdim. Ceza alsam da mutluyum çünkü darbe gerçekleşmedi." ifadelerini kullandı.
Tutuklu sanık K.E'nin savunması
Darbe girişimi sırasında görevinde bulunduğu, firari darbeci Amiral Ayhan Bay tarafından Komodor Önder Öngör vasıtasıyla Gemi Komutan Vekili Arif Çırtlık’a verilen ve gemide uygulanan kurallara aykırı tüm emir ve talimatları sorgulamadan uyguladığı ve darbecilerle birlikte hareket ettiği, Marmara Denizi’nde darbecilerin kararlılığını göstermek amacıyla 3 atım top atışı yapılması talimatını yerine getirdiği, İstanbul'da bir iş yerine ait sabit hattan FETÖ/PDY silahlı terör örgütü tarafından mahrem hizmetler yapılanmasında yer alan örgüt üyesi askeri personelle ilgili irtibatı sağlamak için kullanıldığının tespiti üzerine sanığın kullandığı hattın söz konusu ankesörlü telefonla birden fazla ve ardışık olarak arandığı" suçlamalarından hakkında ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası istenen tutuklu sanık eski TCG Kemalreis Savaş Gemisi Silah Subayı Yüzbaşı K.E, esasa ilişkin savunmasında hakkındaki suçlamaları reddederek, FETÖ'cü ve darbeci olmadığını ileri sürdü.
Sanık K.E, 15 Temmuz'dan önce terör saldırısı ve sabotaj tehdidi olabileceği yönünde istihbaratlar geldiğini belirterek, "Seyre kalktığımızda darbenin içinde olduğumuzu düşünmedim. Kimseden bu yönde bir ifade duymadım. Darbeyle ilişkimiz olduğu düşüncesi bende oluşmadı. 16 Temmuz 03.00 sularında istirahatte bulunduğum sırada kamaramdan beni çağırdılar, gemiden atış yapılacağı bana söylendi." diye konuştu.
Geminin köprüüstüne çıktığında gemi komutanı Arif Çırtlık'ın kendisine atış yapılacağı emrini verdiğini belirterek, "Ben de 'Neden atış yapılacak, bu saatte ne atışı?' diyerek emri sorguladım. Normalde gemide komutanın emri sorgulanmaz ama o gece ülkede yaşananları görünce verilen emri sorguladım. Darbeci olsam o emri sorgulamazdım. Emrin yazılı verilmesini istedim. Çırtlık da 'Emri komodor verdi, emri imzalayabilirim.' dedi. Çırtlık, boş sahada yapılacak atışın bir şeye zarar vermeden nasıl yapılacağıyla ilgili oradakilerle görüştü. Çırtlık, atışın kum ve tuzdan oluşan eğitim mermisiyle yapılacağını söyledi. Atışın darbecilerin kararlığını göstermek için yapılacağı söylenseydi karşı çıkardım." diye konuştu.
Kamarasından top atışı yapılmasıyla ilgili emri hazırladığını ancak bilgisayarın arıza yapması nedeniyle yazıyı hazırlayamadığını öne süren K.E, "Çırtlık, top atışı emrini TCG Salihreis Savaş Gemisi Silah Subayı Özkan Yıldırım'a verdi. Çünkü o benden kıdemlidir. O da topçu talimatı astsubaylara verdi. Benim top atışıyla ilgili bir emrim olmadı." dedi.
FETÖ'cü ve darbeci olmadığını, ByLock kullanmadığını ileri süren K.E, beraatini ve tahliyesini istedi.
Mahkeme heyeti, sanıkların tahliye taleplerini reddederek, tutukluluk hallerinin devamına hükmetti. Diğer sanıkların savunma yapmaları için duruşmayı 2 Ekim'e erteledi.
Mütalaada ağırlaştırılmış müebbet talebi
Mütalaada, eski Gölcük Deniz Ana Üs Komutanı Tuğamiral Hayrettin İmren ve eski Güney Grup Görevi Komutanı Tuğamiral Nazmi Ekici ile kurmay albayların da aralarında bulunduğu 51 sanık hakkında, "anayasal düzeni zorla değiştirmeye teşebbüs" suçlamasıyla ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası isteniyor.
Eski Donanma Komutanı emekli Oramiral Veysel Kösele ile Komodor Levent Kerim Uça'nın derdest edildiği TCG Yavuz Gemisi Komutanı eski Kurmay Yarbay Sezai Özgür Öztürk ve 15 personeli ile İstanbul Moda açıklarında top atışı yapılan TCG Kemalreis Gemisi Komutanı Yarbay Arif Çırtlık, TCG Turgutreis Gemisi 2. Komutanı Kurmay Yarbay Ali Kocamanoğlu, TCG Salihreis Gemisi 2. Komutanı Sami Tulgar, TCG Oruçreis Gemisi 2. Komutanı Özgür Gencer, bu suçtan cezalandırılmaları istenen sanıklar arasında yer alıyor.
İddianameden
FETÖ elebaşı Fetullah Gülen'in 1 numaralı şüpheli olduğu iddianamede, eski Sahil Güvenlik Komutanı Tümamiral Hakan Üstem, eski Gölcük Deniz Ana Üs Komutanı Tuğamiral Hayrettin İmren, eski Kuzey Deniz Saha Komutanı Kurmay Başkanı Tuğamiral Ömer Faruk Harmancık, eski Güney Grup Görevi Komutanı Tuğamiral Nazmi Ekici, eski Sahil Güvenlik Komutanlığı Harekat Başkanı Süleyman Yarayan, eski Kuzey Görev Grup Komutanı Tuğamiral Ayhan Bay, eski Deniz Hava Komutanı Tuğamiral Tezcan Kızılelma, eski Genelkurmay Konsept Teşkilat ve Harbe Hazırlık Daire Başkanı Gürel Kaynak, eski Gölcük Deniz Ana Üs Komutanlığı İstihbarat Şube Müdürü Muharrem Aslan, eski Harp Filosu Komutanlığı Kurmay Başkanı Murat Erdem ile Donanma Komutanlığı'nda görevli askerlerin "mahrem abileri" konumundaki 18 sivil ve 1 asker öğretmenin de aralarında yer aldığı 90 sanık bulunuyor.
İddianamede, terör örgütü elebaşı Gülen hakkında, "cebir ve şiddet kullanarak, Türkiye Cumhuriyeti anayasasının öngördüğü düzeni ortadan kaldırmaya veya bu düzen yerine başka bir düzen getirmeye veya bu düzenin fiilen uygulanmasını önlemeye teşebbüs", "silahlı örgüt kurmak veya yönetmek" ve "silahla birden fazla kişiyle birlikte yerine getirdiği kamu görevi nedeniyle kişiyi hürriyetinden yoksun kılmak" suçlarından ağırlaştırılmış müebbet ile 19 yıldan 36 yıl 6 aya kadar hapis cezası isteniyor.
Şüpheli askerlerle irtibatlı olan, onları darbe toplantılarına götüren ve kaçtıkları dönemde saklayan, Donanma Komutanlığı'nda görevli askerlerin "mahrem abileri" konumundaki 18'i sivil, 1'i asker öğretmen ile Donanma Komutanlığı'nda darbe girişimini yönettiği belirtilen tutuklu sanıklar Hakan Üstem, Hayrettin İmren, Ömer Faruk Harmancık, Nazmi Ekici, Süleyman Yarayan, Tezcan Kızılelma, Gürel Kaynak, Muharrem Aslan ve Murat Erdem ile firari sanık Ayhan Bay hakkında ağırlaştırılmış müebbet ile 19 yıldan 36 yıl altışar aya kadar hapis cezası istenen iddianamede, diğer sanıkların ise ağırlaştırılmış müebbet ile 7 yıl 6 aydan yirmidokuzar yıla kadar hapisle cezalandırılmaları talep ediliyor.