GÜVENCELİ BİR GELECEK İÇİN SANA UZATILAN ELE EL VER
Sendikal mücadelemizin temelini oluşturan unsurların başında adalet, eşitlik ve hak olgusu gelmektedir. Bu güne kadar sürdürdüğümüz mücadelenin her aşamasında bu saydığımız ilkeler ekseninde mücadelemize yön verdik.
İdarecilerin uygulamalarında adalet ve eşitlik ilkelerine sadık kalmaları yönünde verdiğimiz çaba çoğu zaman karşılık bulmuştur. Ancak, tüm kamu kuruluşlarında söz konusu ilkeler çerçevesinde uygulama birliğinin sağlanması mümkün olmamıştır.
Kamu çalışanlarının hak mahrumiyetleri gün geçtikçe artmakta, ekonomik seviyeleri ve çalışma koşulları ne yazık ki her gün daha da kötüleşmektedir.
Mevzuat hükümleri, hukuk normları ve diğer yasal düzenlemeler idareciler tarafından esnekleştirilerek keyfi olarak uygulanmaktadır. Kayırmacılık, adamcılık, yandaşçılık gün geçtikçe artmaktadır. Ötekileştirme politikaları ile gruplaşmaların önü bir türlü kesilmemektedir.
Bu ahval karşısında kişiliğinden, dürüstlüğünden, hizmet aşkı ile vatan aşkını eş değer tutan, idarecinin değil, devletin ve milletin memuru olduğu bilinci ile benliğini koruyarak hizmet üreten kamu çalışanlarının varlığı asla yadsınamaz. Bu kamu çalışanları Türk Milletinin temel değerlerine bağlı olarak vatandaşımıza hizmet vermekte emek mücadelesinde ise bizlere güç vermekte, mücadele azmimizi arttırmaktadır.
Mücadele programımız çerçevesinde Kamu çalışanları ile işyerlerinde buluşmak, sorunlarını dinlemek ve çözüm yolları aramak üzere geçmiş de olduğu gibi bu günde yarında alanlarda olacağız. Birlik ve beraberliğe, birlikte mücadele etmeye her zamankinden daha çok ihtiyacımız var.
Daha bilinçli, daha cesur ve daha çok sorgulayan kamu çalışanı topluluğu oluşturma çabamız mutlaka sonuç verecektir. İnancımız odur ki, kamu çalışanları olarak bir ve beraber olduğumuz sürece bir çok sorunun üstesinden gelebiliriz.
İdarecilerin gölgesi altında sendikacılık yapanlardan, makam ve mevki uğruna yönünü tayin eden sözde sendikalardan, kamu çalışanlarına fayda gelmez. Gelmediği de 2010 yılından bu yana yapılan toplu sözleşmelerde ve yaşanan süreç içerisinde görülmüştür.
Kamu çalışanları üye oldukları sendikalarından kaygı duymaması, sendikalarına güvenmesi ve sonuna kadar desteklerini sunması gerekir. Ne yazıktır ki, kamu çalışanlarımızın çoğunluğu üye oldukları sendikalarından kaygı duymaktadır, güvenmemektedir.
Türkiye Kamu Sen olarak bu güne kadar sürdürdüğümüz mücadele neticesinde kamu çalışanları arasında en çok güvenilen ve ümitle bakılan bir sendika olduk. Bu güveni sürdürmeye kararlıyız. Çünkü biz kamu çalışanlarının hakları için mücadele etmekteyiz. Çünkü biz, her koşulda kamu çalışanlarının yanındayız.
Bu güne kadar yapılmış toplu sözleşme pazarlıklardan hüsranla ayrılan sendikanın hayal satıcılığı ve yalan vaatleri karşısında sessiz kalan kamu çalışanları artık derin uykularından uyanmalı gerçekler ile yüzleşmeli bu gün ve geleceği için mücadele eden Türkiye Kamu Sen de yerini almalıdır.
Toplu pazarlık masasında işverenle güçlü pazarlık yapacak bir sendika arzusu içinde olan kamu çalışanlarının beklentilerini karşılamaya talibiz. Türkiye İstatistik Kurumu (TUİK) verilerine göre Türkiye Kamu Sen 2002 ile 2009 yılı arasında yetkili olduğu yıllarda yapmış olduğu Toplu görüşmelerde almış olduğu memur maaşlarındaki artış oranı 219.5dir, İdarelerin emrinde ve gölgesi altında sendikacılık yapan sözde sendika 2010 ile 2016 arasında Toplu Sözleşmede almış olduğu memur maaşlarındaki artış oranı 102.9 dur. Tüm kamu çalışanlarının gelecekte daha mutlu ve müreffeh yaşamaları için mücadele eden Türkiye Kamu Sen ve Kamu Sen'e üye sendikalara üye olmaya davet ediyorum.
2019 yılı kamu çalışanları için önemli bir yıl olacaktır. Bundan sonraki süreç kamu çalışanları için olumlu veya olumsuz yöne evrilmesi kamu çalışanının iradesinde ve ellerindedir. 15 Mayıs 2019 tarihinde yetkiyi alacak sendikalar ile İş veren 01 - 30 Ağustos 2019 tarihinde 2020 ve 2021 yılının MAAŞ ZAMI ve SOSYAL HAKLARIN pazarlığı YETKİLİ sendika ile HÜKÜMET arasında gerçekleşecektir. Kamu Çalışanlarının bundan sonraki süreçte mağduriyet yaşamamaları için enflasyon canavarına yenik düşmek, emeklerinin karşılığını almak, iş yerlerinde huzurlu ve güven içinde çalışmak, mağduriyetlerine son vermek istiyorlar ise
Artık yeter demeliler.
Kamu çalışanları İdarecilerin ve siyasetin ve gölgesinde sendikacılık yapanları saha kenarına koymalıdırlar. Kamu çalışanları sendikal tercihlerini sözde sendikacılık değil, özünde sendikacılık yapanlardan yana kullanmalılar.
Farkı fark eden Kamu çalışanlarını ve sağlık çalışanlarını Türkiye Kamu Sen'e üye sendikaların çatısı altında güvenle yerini almaya davet ediyoruz. Aksi takdirde geçmiş de ve bu gün yaşamış oldukları hayal kırıklıklarını Ağustos 2019 tarihinde yapılacak toplu sözleşme masasında 2020 ve 2021 yıllarındaki MAAŞ ZAMI ve SOSYAL HAKLARdaki artışlarda hayal kırıklığı yaşamak istemiyorlar ise ve yetkiyi emin ellere teslim etmeleri gerek.