İşte o açıklama:

“Balyoz davasında Yargıtay’ın kararını açıklamasından sonra basında yer alan “Rütbeleri indirilecek, er olacaklar” şeklindeki haberleri hayretle karşıladık.

Babalarımız, eşlerimiz, çocuklarımız peygamber ocağı orduya katılırken ne şan ne şöhret ne de rütbeyi düşünmediler. Onların tek gayesi vatana ve millete layıkıyla hizmet etmekti. Onlar bu yola omuzlardaki yıldızlar için çıkmadılar.

Onların şimdi er olacaklarını haykırıyor medya. Er, vatandaş rahat uyusun diye dağda yatan şehittir. Er, görev uğruna Kardak’a çıkandır. Er, şereftir, onurdur, haysiyettir. Er, Mehmetçiktir. Babalarımız er olacaklarsa, biz bununla sadece gurur duyarız.

Sahte delillerle verilen bu hükmün Yargıtay tarafından onanmasıyla Türk hukuk sisteminin çökmüş olması gibi ülkemiz ve adalet adına hazin sonuçlar doğuracak meseleler varken bu rütbe meselesinin malum medyada bu kadar coşku ile manşetlere taşınması aslında bu davanın gözü dönmüş bir siyasi hesaplaşma olduğunu çok net olarak ortaya koymaktadır.

Sökülen rütbelere halay çekenler bilsinler ki, asıl değerli rütbeler onların asla ulaşamayacakları halkın gönlündeki yıldızlardır.

Kamuoyuna saygıyla duyurulur.

Vardiya Bizde Platformu”

O RÜTBELERİ KENDİLERİ ÇIKARDI

Bununla birlikte, bugünkü Gölcük Sessiz Çığlık eyleminde, cezaevindeki askerlerin rütbeleri, şapkaları ve askeri ayakkabıları Değirmendere’deki Çınarlık meydanına bırakıldı. Yargıtay kararıyla Balyoz davasında hüküm giyen Deniz Kurmay Albay Ümit Metin’in oğlu Çağrı Yağız Metin söz konusu anı twitter adresinden şu mesajla paylaştı:

“Siz rütbeleri sökemezsiniz, o rütbeler halkın adına verildi, biz çıkarır sine-i millete döneriz”