BİZE BABAMIZI VERİN
AİLE BASKISI YÜZÜNDEN
Resmi nikahtan sonra eşinin soy ismini alan Elvan Karakaya, yaşadıklarını şöyle anlattı: "2008 yılında eşim beni evlenmek amacıyla kaçırdı. Kendisinden ailem baskısı yüzünden şikayetçi oldum. Şikayetimizi geri aldık ancak kamu davası devam etti. Bu dava 2009 yılında sonuçlandı, eşim 5 sene ceza aldı. Ancak bu cezamızı temyiz ettirdik. Temyizden de kararımız onanıp yaklaşık 2 ay önce geldi. İki tane evladımız var. Eşim şu anda 57 gündür İzmit Kuruçeşme Kapalı Cezaevi'nde. Yalnızca eşim değil, eşime yardım eden 2 kişi daha kamu davası sebebiyle içeride."
YALVARIYORUM DUYUN
Karakaya, eşi Niyazi Karakaya, eşinin amca oğlu Vural Karakaya ve Orhan Hacioğulları'nın affedilmesini istedi. Karakaya, şöyle devam etti: "Cumhurbaşkanıma, başbakanıma sesleniyorum, adalet bakanıma sesleniyorum. Lütfen yalvarıyorum, sesimi duysunlar. İki tane evladım var ayrıca 3 ailenin yükü üzerimde. Eşim sırf beni kaçırdı diye boşu boşuna yatıyor. Bu işte tecavüz yok, zorlama yok, baskı yok. Eşim hırsızlık yapmadı, yolsuzluk yapmadı, sadece beni sevdi. Yanlış karar verildiğini düşünüyorum, bu kararın düzeltilmesini istiyorum. Eşimi affetsinler başka bir şey istemiyorum."
YETKİLİLER YARDIM ETSİN
Karakaya, kaçırmaya yardımcı olan diğer 2 kişinin kendileri yüzünden içeride olduğunu ve bunun psikolojik baskısını yaşadığını dile getirdi. Karakaya, evliliklerine onay vermeyen babasının hala kendisiyle küs olduğunu belirterek, "Kaçtığım için 2008 yılından bu yana babam ile görüşmüyorum. Annem ve kardeşimle görüşüyorum, babamla görüşmüyorum. Babam beni yüzüme bakmıyor. Şu iki tane torununu görmedi." diye konuştu. Elvan Karakaya'nın annesi Yüksel Uçar da "Ne olur, bizim gözyaşlarımızı dindirin. Eşim, kızımla konuşmuyor. Bense iki arada bir derede kaldım." diyerek, yetkililerden yardım talebinde bulundu.