SAMAN NEZLESİNE 10 ADIMDA DUR DEYİN
Bebeklik döneminde sigara dumanına maruz kalan bireylerde alerji riski artıyor
Alerji genetik olarak aileden gelen bir durumdur. Alerjiler çoğunlukla normal insanlarda reaksiyona neden olmayan polen, küfler, tozlar, hayvanlar, gıda ve ilaçlar gibi genellikle organik bazı etkenlere karşı ortaya çıkar. Yılın bu döneminde en çok görülen alerjiler; alerjik rinit ve alerjik astımdır. Alerjik hastalıklar çoğunlukla birbiriyle ilişkilidir. Bahar aylarında sık görülen ve saman nezlesi olarak adlandırılan polen alerjisi olan kişilerin dörtte biri astıma eğilimlidir. Ayrıca astımlıların neredeyse tama yakınında sürekli devam eden nezle ve sinüzit hali görülebilir. Polen alerjileri açısından riskli grupta yer alan diğer kişiler; egzama hastaları, alerjenlerin yoğun olduğu ortamlarda yaşamak veya çalışmak zorunda olan kişiler ve doğum sonrası ilk yıllarda sigara dumanına maruz kalanlardır. Alerjik kişiler olarak değerlendirilen bu kişilerde polenlerin yoğun olduğu dönemlerde hapşırma, gözlerde ve burunda kaşıntı, sulanma, kızarma, nefes darlığı, hırıltılı solunum ve öksürük yakınmaları ortaya çıkar. Alerjilerin hayata etkileri şu şekilde sıralanabilir:
Yaşam kalitesinin azalması: İş ve okul başarısını ve üretkenliği ciddi oranda azaltır.
Uykusuzluk: Uykuya dalmada ve devam ettirmekte sıkıntı yaşanmasına buna bağlı olarak yorgunluğa ve bitkinliğe neden olur.
Astım belirtilerinin artması: Öksürük ve nefes alıp verirken dışarıdan duyulan ıslık sesi gibi sesin artmasına yol açar.
Sinüzit: Uzun süre devam eden burun tıkanıklığı, sinüs enfeksiyonlarını tetikleyebilir.
Kulak enfeksiyonları: Özellikle çocuklarda orta kulak iltihaplanmasına neden olabilir.
Tedavinin ilk adımı alerjenlerden uzak durmak
Polen alerjilerinin tanısında; hastanın muayenesi ve şikayetlerinin ortaya çıkış şekli zamanı, süresiyle ilgili sorulara vereceği yanıtlar yol gösterici olmaktadır. Buna ek olarak kesin tanı için alerji testi gerekli olabilir. Bu testlerden biri, sırt veya kolun iç kısmına en sık alerjiye neden olan maddelerden yapılmış sıvı test maddelerinin deri çizilerek çok az miktarda sürülmesiyle yapılan deri testidir. Kişi alerjik ise derisi kabarıp kızarır. Bunun yanı sıra kan testiyle de kişinin alerjik olup olmadığı belirlenebilir. Alerjik yapıdaki kişilerde kanda o alerjene karşı koruyucu antikor denilen maddeler oluşur. Kan örneğinden bu antikorlar (IgE) saptanabilir. Tedavide ilk yapılması gereken şey şikayetlere neden olan maddelerden uzak durmaktır. Bu yeterli olmuyorsa doktor kontrolünde kortizon içeren burun spreyleri, antihistaminikler, ödem giderici tablet ve spreyler ve kortizon hapları kullanılabilir. Ayrıca sinüslerin steril tuzlu su ile yıkanması kolay ve ucuz bir yöntemdir.
Alerji ve astım ataklarını azaltmak için önlemler:
Yağmursuz kuru havalarda rüzgar varsa dışarıya çıkılmamalıdır. Dışarı çıkmak için havadaki polenleri temizleyen yağmur sonrası tercih edilmelidir. Alerjenlerin havaya karışımına neden olan çim biçme, yabani ot temizleme gibi bahçe işlerinden uzak durulmalıdır. Dışarıda giyilen kıyafetler eve dönünce değiştirilmeli ve duş alarak derideki ve saçlardaki alerjenler de temizlenmelidir. Yılın bu döneminde çamaşırlar, havlu ve çarşaflar polenlerin yapışmasını engellemek için dışarıda kurutulmamalıdır. Dışarı çıkarken geniş kenarlı gözlükler kullanılmadır. Çok alerjik yapıya sahip kişiler ve astım hastaları alerji maskeleri de kullanabilirler. Polen miktarının fazla olduğu dönemlerde şikâyetler başlamadan alerji ilaçları alınmalıdır. Polen miktarının fazla olduğu günün ilk saatlerinde dış aktivitelerden uzak durulmalıdır. Evde ve arabada cam açmak yerine bakımları düzenli olarak yapılan ve polen filtreli klimalar kullanılmalıdır. Yaşam alanlarının nem oranını düşük tutulmalıdır. Ev temizliği HEPA filtresi içeren vakumlu bir süpürge ile yapılmalıdır.