Türkiye’nin en büyük sorunlarından olan işsizlik gençlerimizi adeta yakıp, kavurmaktadır. Son açıklanan rakamlara göre işsiz sayımız  3 milyon 287 bin kişidir, 15-24 yaş işsizlik oranı 3,8 puanlık artış ile 19,8 olurken, 15-64 yaş grubunda bu oran 1,2 puanlık artış ile 10,7 olarak gerçekleşmiştir,

Bu göstergeler genç işsizler ile ilgili çok daha ciddi ve radikal tedbirler alınması gerektiğini göstermektedir. Resmi rakamlara göre 19.8 olan genç işsizler rakamlarının çok daha yüksek olduğu görülmektedir. Bunca gencin işsiz olması büyük bir tehlikedir.

Bu işsizliğin önemli bir kesimi de ne yazık ki sağlık ile ilgili okullardan mezun olan gençlerimizdir. Türkiye’de ortalama her yıl sağlık meslek liselerinden toplam 16 bin, Sağlık ön lisans programlarından 23 bin, lisans düzeyinde ise 8 bin toplamda her yıl 47 Bin genç sağlıkla ile ilgili okullardan mezun olarak sağlık alanında iş aramaktadır.

Devletin Kamuda sağlık alanında her yıl yaptığı istihdam ise en fazla 14 bin seviyelerine ulaşabilmektedir. Yani kısacası her yıl 33 bin sağlıkçı genç arkadaşımız işsizler kervanına katılmaktadır. Ataması yapılmayan sağlık çalışanlarının sıklıkla eylemlerine ve yaptığı girişimlere şahit olmamızda arkadaşlarımızın nasıl bir sıkıntı içerisinde olduğunu anlatmaya yeterlidir.

Bu kadar işsiz sağlık çalışanı varken sağlıkta da istihdam eksikliğinin olması ayrı bir tuhaf durumu ortaya koymaktadır. Sağlık personeli eksikliği nedeniyle üniversite ve devlet hastanelerinde servisler kapatılmaktadır. Çalışanlar aşırı bir iş yükünün altında adeta ezilmektedirler.  

Kocaeli en fazla göç alan il olmasına rağmen nüfus artış hızına göre personel istihdam edilmemektedir.

2016  Personel Dağılım Cetveline “PDC” göre ilimizde her branş da ciddi personel açığı bulunmaktadır.  Örnek : Kocaeli’de PDC’ye göre kamuda 2253 hemşire  istihdam edilmesi gerekirken bu oran  2085 dir.  Yani 168 hemşire açığı mevcuttur. Yine  PDC göre 299 röntgen teknisyeni istihdam edilmesi gerekirken yaklaşık olarak 148 röntgen teknisyeni istihdamı sağlanmış olup, 151 Röntgen teknisyeni açığı bulunmaktadır. Birinci basamak sağlık kuruluşu olan Aile Sağlığı Merkezlerinde yaklaşık 50 ile 55 arası Aile Sağlığı Biriminde  olması gereken Aile Sağlığı Elemanı personel yokluğundan pozisyonu boştur. Bu örnekleri çoğaltmak mümkün.

Ayrıca AB Standartlarına erişebilmek için 455 bin ebe hemşireye ihtiyacımız vardır. Bu sayı mevcut görev yapan ebe hemşirelerimizin iki katından daha fazla personel açığı olduğuna göre bu gün Sağlık ile ilgili okullardan mezun olmuş bir çok genç sağlıkçının kamuda istihdam sağlanmadığı için yetişmiş kalifiye eleman genç sağlıkçılar inşaatlarda amelelik yapmakta, pazarda işportacılık, kafelerde garsonluk veya simitçilik yapmaktadır.

Hükümet PDC’ye göre personel istihdamı sağlamadığı için hem halkımızın kolay ulaşıla bilir sağlık hizmeti almasını engellemekte, mevcut çalışana da haddinden fazla iş yükü yükleyerek ağır iş yükü altında ezilmesine ve düşük ücretle çok iş yaptırarak adeta modern köle düzeni kurulmasına sebebiyet vermektedir.

Şimdi sormak istiyoruz; Hem işsizlik var, hem de ihtiyaç varken niçin planlı bir istihdam politikası yürütülmemektedir. Gençlerimiz eğitimlerini aldıkları alanda vatana ve millete hizmet etmek dururken neden işsizliğin pençesinde kıvranmakta ve başka işlere zorlanmaktadırlar.

Sağlık çalışanı olarak vatandaşa şifa dağıtmak varken,  hükümet bu genç sağlıkçıları PDC’ye göre istihdam etmeyerek piyasada amelelik, işportacılık, garsonluk yapmasına, simit satmasına sebebiyet veriyor  olması bu ülkenin  yetişmiş kalifiye insanına yazık edildiği anlamını taşımaktadır.

Bu sorunun acilen düzeltilmesi gereklidir. Geleceğe umutla bakabilmek için genç işsizlik oranını daha makul rakamlara indirmekten başka yol yoktur. Başımızı kuma gömmeyelim. Sağlıkla ilgili okulları bitirmiş olan genç sağlık çalışanlarını boş pozisyonlara atamalarının ivedilikle yapılarak hem işsiz sayısının azaltılmasına katkı sunulsun hem de halkımızın kolay ulaşılabilir, kaliteli sağlık hizmeti alması sağlanmış olur, sağlık çalışanında ağır iş yükü altında ezilmesine