Değirmendere’de ikamet eden 46 yaşındaki Serpil Engüçlü, yaklaşık 3 senedir bali ve tiner kullanan 17 yaşındaki oğlunun tedavi ettirilmesi için canla başla mücadele ediyor. Hastanelerin oğlunun tedavi olmayı kabul etmemesi üzerine tedaviye başlamadıklarını belirten Engüçlü, “Oğlumun tedavi görebilmesi için kendisini zehirleyip hastaneye bile yatırmayı düşündüm. Çaresizlikten elimden bir şey gelmiyor. Oğlum askerde şehit olacağım diyor. Bu illet yüzünden ölmesin de gerekirse gitsin askerde şehit olsun, ona bile razıyım” dedi.

Gölcük Değirmendere’de ikamet eden Serpil Engüçlü (46) yaklaşık 3 senedir madde bağımlısı olan oğlunun tedavi ettirilmesi için adeta canla başla çalışıyor. Çaresiz anne, oğlunun tedavi görmeyi kabul etmemesi üzerine hastaneden kendilerinin tedavi görmeden çıkartıldığını belirten anne, oğlunun zorunlu tedavi ettirilmesini talep ediyor. Oğlunun günden güne eriyip tükendiğini belirten anne, oğlunun kurtarılması için yetkililere ve kamuoyuna çağrıda bulundu.

Yaşadıklarını gazetemize anlatan çaresiz anne Serpil Engüçlü, “Oğlum 3 sene önce Gölcük’te bir liseyi kazandı. Okula başladıktan 20 gün sonra ‘Beni buradan alın, burası kötü’ diye kelimeler kullandı. Okuldaki arkadaş çevresi yüzünden bazı maddeler kullanmaya başladığını öğrendik. Biz madde alacağını hiç tahmin etmedik. Bir gün eve geldim bir koku var. Bali çekmeye başladığını öğrendim. 4 yaşındayken hiperaktif olduğunu öğrenmiştik. Bazı alışkanlıklara başlayıp kısa sürede bırakıyordu. Bunu da öyle bir şey zannettik ilk başta ama her geçen gün daha da kötüye gitmeye başladı. O günlerden sonra liseyi yarıda bıraktı. Açık liseye kayıt oldu ama ne ders çalışıyor ne de sınavlarına gidiyor” dedi

Madde bağımlılığı ile ilgili araştırmalara başladıklarını belirten Engüçlü, “Kaymakamlıktan yardım istedik. Bursa’da AMATEM’e götürdük. Tedaviyi kabul etmedi. Daha sonra İstanbul AMATEM’e götürdük. Yine orada da yatmayı kabul etmedi. Elimizde tedavi görmesine dair mahkeme kararı olduğu halde doktorlar hastaneye yatırmadı. 4 - 5 ay sonra yine Bursa’ya gittik. Bu sefer yattı. Ama 3 gün sonra hastaneden çıktı. Doktorların verdiği ilaçları kullanıyoruz. Onları da devlet karşılamıyor. Şuanda ilaç tedavisi devam ediyor. İlaç içmeyi de kabul etmiyor. Meyve suyuna karıştırıp öyle veriyoruz” dedi.

13 sene önce eşinden boşandığını, oğlu T.Ç. ile birlikte annesi ve babası ile beraber yaşadıklarını belirten çaresiz anne Serpil Engüçlü, “Anneanne ve dede ile birlikte yaşıyoruz. Para vermediğimiz zaman, madde bulamadığı zaman bizi bile darp ediyor. Gaziantep’e götürdüm AMATEM’e. Dinlenme tesislerinde araçtan inip kaçtı. Orada zor bulduk. Maddi manevi olarak çok zor durumdayız. Oğlumun zorunlu tedavi yaptırılmasını istiyorum. İyileşene kadar tedavisinin devam etmesini istiyorum. Ford fabrikasında yemekhanede çalışıyordum. Oğlumun madde bağımlılığı nedeniyle işi bırakmak zorunda kaldım. Şimdi pazarda havlu satarak geçinmeye çalışıyoruz” dedi.

Oğlunun madde bağımlılığı nedeniyle çok zor günler geçirdiklerini belirten Engüçlü, “Gece evden çıkıp gidiyor. Bulduğu herhangi bir yerde bali ya da tiner çekiyor. Her gece nerde acaba diye düşünmekten uyku uyuyamaz hale geldik. Dedesi ve anneannesi de madde bağımlılığından vazgeçirmek için çeşitli vaatlerde bulundu ama hiçbirimizi dinlemiyor. Her gece ya da sabaha karşı sağdan soldan topluyoruz. Benim bir tane oğlum var ve ne yaptıysam onu bu alışkanlığından vazgeçiremedim. Sesimi duyurmak için 5 katlı apartmanın çatısına çıkıp intihar etmeyi bile düşündüm” dedi.

Değirmendere Yalı Mahallesi Muhtarı Nuran Zaim’in kendilerine yardım etli uzattığını belirten Serpil Engüçlü, “Sağ olsun muhtarımız bizimle çok ilgileniyor ama onun da yapabileceği şeyler sınırlı. Elimizden hiçbir şey gelmiyor. Oturup konuştuğumuzda bana ‘Anne ben askerde şehit olacağım’ diyor. Madde bağımlığından öleceğine gitsin askerde şehit olsun ona bile razıyım. Oğlumun hastanede tedavi görmesini sağlamak için oğlumu zehirlemeyi bile düşündüm. Hepimiz bir gün öleceğiz ama oğlumun bu illet yüzünden ölmesini istemiyorum. Bunun için sonuna kadar mücadele etmeye devam edeceğim. Sokaklarda oturup içeceğine mecburen evde içmesine izin vermek zorunda kaldık. Bir anne olarak bura bile katlanıyorum ama artık maddi ve manevi olarak çok yıprandık. Dayanabilecek gücümüz kalmadı” dedi.

Zor durumdaki anneye yardım etmeye çalışan Değirmendere Yalı Mahallesi Muhtarı Nuran Zaim, “Bu konuyu öğrendiğimde mahalle muhtarlığımı geride bırakıp aile ile uğraşmaya başladım. O bir anne, ben de bir anneyim. Bence T.Ç. bir örnek olmalı. Ülkemizde T.Ç. gibi birçok çocuğumuz var. Bu çocuklar bizim geleceğimiz ise sokakta uyuşturucu içerek ölmemeliler. Ben sizin aracılığınız ile partisi ne olursa olsun bütün milletvekillerine, siyasilere, iş adamlarına ve vicdan sahibi herkese sesleniyorum. T.Ç. ilk olsun, gelin bu çocuklara sahip çıkın. Sokaklarda 13, 14 yaşındaki çocukların ağızlarından uyuşturucu madde isimleri eksik olmuyor” dedi.

Muhtar Zaim, “Serpil’in bir anne olarak kendine olan güveninden yola çıkarak sesini duyurmasını istedim. 17 yaşındaki madde bağımlısı bir çocuğun ‘Tedaviyi kabul etmiyorum’ diyerek salıverilmesini kabul etmiyoruz. Hepimiz hayvanları seviyoruz. Bizim sahip çıkmamız gerekiyor tabi ki ama bazı kendini bilmezlerin hayvanlara yaptığı kötülükler haber değeri taşıyor ve bütün ulusal kanallarda yer buluyor. Biz bu konunun hayvan haklarından daha da fazla önem taşıdığına inanıyoruz. Medyada uyuşturucu ve çeşitli madde bağımlılığı içeren haberlere pek fazla rastlayamıyoruz” dedi.

Muhtar Zaim, “Kocaeli’de duyarlı iş adamlarının olduğuna inanıyorum. Sosyal sorumluluk projelerinde bana yardımcı olan iş adamlarına sesleniyorum. Hemcinsim olan CHP Kocaeli Milletvekili Fatma Kaplan Hürriyet’e sesleniyorum. Ne olur bu konuyu meclise taşınsınlar. Sesimizi duyursunlar. Yaşı tutmayan madde bağımlısı çocuklara zorunlu tedavi istiyoruz. Çocuğun, ‘Tedaviyi kabul etmiyorum’ diyerek hastaneden salıverilmesine bir anlam veremiyoruz.