Olay, geçen 5 Ocak'ta, İzmit'te bulunan bir özel hastanede meydana geldi. Emlakçı Deniz Acar ve eşi Sibel Acar, kızları Deniz Tanem Acar'ı diş tedavisi için hastaneye götürdü. İddiaya göre, damar yolu açılırken küçük kız bayıldı. Anestezi uzmanı S.Ö.'nün tedaviyi yarım bıraktığını ileri süren baba Deniz Acar, şunları söyledi:
"Geçen cuma günü İzmit'teki özel bir hastaneye 5 yaşındaki kızımın 6 tane dolgusunu yaptırmak için gittik. Resepsiyonda beklerken 2 bayan geldi, ellerinde iğne vardı. Kızım görünce kucağıma atladı ve damar yolu açacaklarını söylediler. Damar yolu açılması sırasında hangi kolundan yapılması gerektiğini konuşurken, iğne sokulduğunu gördüm. Bu sırada kızım ağlamaktan bayıldı. Fakat o sırada anestezi maddesinin vücuduna verildiğini anladık. Doktora ricacı oldum, 'Kızım bayıldı, bana yardımcı olun' dedim. Doktor bizi resepsiyondan alıp diş koltuğuna oturttu."
Deniz Acar kızının resepsiyondan alınarak muayene odasına alındığını belirterek, şöye konuştu:"Bizim içeride kalmamamız istendi. Fakat kızıma ne olduğu konusunda hiçbir açıklama yapılmadı. Anestezi uzmanı S.Ö. bizi odadan dışarı çıkarmak istedi. Kendisine söz verdim, 'Hiçbir şey sormayacağım, çocuğumun yanında tek başıma kalayım ama siz bana ne yapmak istediğinizi, tedavinin nasıl ilerleyeceği hakkında bilgi verin' diyerek işleme devam etmesini istedim. Kızımın sağlık durumunu defalarca sordum, büyük bir şok yaşadık ve doktor bize 'Mutlaka dışarı çıkmalısınız. Ben bu şekilde çalışamam' dedi ve hastayı bırakıp gitmekle tehdit etti. Biz de mutlaka devam etmesi gerektiğini söyledik. Bu sırada yöntem olarak yeni öğrendiğim 'beyaz kod' aşamasına geçilmiş hastanede. Bir sürü güvenlik görevlisi geldi. Bize fiziken dokunan olmadı, fakat diş doktoru hanıma rica ettim, doktorun devam etmesi gerektiğini söyledi.Ve o odada annesinin veya benim sakin bir şekilde beklememiz gerektiğini söyledi ve sakin kalacağımıza söz verdim. Anestezi uzmanıyla görüştü, 'Hiçbir şekilde size yardımcı olmak istemiyor' dedi. Oradaki hemşireler, resepsiyonda çalışan arkadaşlar ve güvenlik görevlisi şahittir. Ben de korktum ne yapacağımı bilemedim, çocuğumu kucağıma aldım ve polisi aradım. Polis geldi. İkinci bir anestezi uzmanı için defalarca bağırdık çağırdık hastane içerisinde fakat bize sadece güvenlik görevlisi arkadaşlar gönderildi. Polisin gelmesinden sonra hastanenin diğer anestezi uzmanı bize yardımcı oldu."
Deniz Acar yapılan işlemler sırasında çocuğunun şoka girdiğini ifade ederek, şunları anlattı:"Çocuk şoktaydı, biz de şoke olmuştuk. Yavaş yavaş uyanmaya başladı. Bu sırada gelen polislere olayı anlattım, kameraların çalıştığını hastane çalışanlarıyla beraber teyit ettik. Benim herhangi fiziki veya sözlü hiçbir tepkim olmadı. Daha sonra gelen polis arkadaşlarla karakola gittik. S.Ö. hakkında şikâyetçi olduk. Cumhuriyet Başsavcılığı'na ifademizi götürdük.Umarım adalet yerini bulur. Kimsenin çocuğuna böyle muamele yapılmaması lazım, hiçbir hastanın tedavisinin yarım bırakılmaması lazım. Anestezi gibi çok kritik bir tedavi sürecinin bu şekilde sorumsuzca yürütülmemesi lazım. Çocuğumun psikolojisi kötü, psikolojik destek almak istiyoruz. Doktor, hatta diş fırçası bile görmek istemiyor." Anestezi uzmanı S.Ö. ise konuyla ilgili açıklama yapmadı.