'HEP BİRLİKTE MÜCADELE EDECEĞİZ'
HEP BİRLİKTE BAŞARACAĞIZ
Gölcük Belediye Başkan Ali Yıldırım Sezer “1 Mart'tan itibaren, haftalık paylaşılan şehirlerin Kovid-19 vaka sayıları, "kademeli normalleşme" sürecine geçilmesinde belirleyici olacak. İlimizde ne kadar az vaka sayımız olursa, o kadar kısıtlamalar kalkacak ve normalleşme sürecine geçilecek. Bu noktada siz değerli hemşehrilerimden istirhamım, alınan kararlara; maske, mesafe ve temizlik kurallara uyulmasıdır. Hep birlikte mücadelemizle turuncudan mavi renge dönmeliyiz” dedi.
HEP BİRLİKTE MÜCADELE EDECEĞİZ
Gölcük Kaymakamı Cengiz Karabulut, “2 Mart itibari ile normalleşme sürecine geçtik.İlimiz bu noktada sınırda. Genelgede vaka sayılarında yaşanan düşüş ve salgının seyrinde görülen yavaşlama üzerine 1 Mart 2021 tarihinde Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan başkanlığında toplanan Kabine’de; uygulanmakta olan tedbir ve kuralların illerin risk grubuna göre kademeli olarak esnetilmesi kararlaştırılarak kontrollü normalleşme sürecine dair temel usul ve esaslar belirlendiği ifade edildi. Yeni tip koronavirüs risk değerlendirme haritasına göre, çok yüksek riskli kentler dışında restoran, lokanta, kafeterya, tatlıcı, pastane, kıraathane, çay bahçesi gibi yerler 07.00-19.00 saatleri arasında yüzde 50 kapasite ile açıldı. Buralarda sosyal mesafe ve hijyen kurallarına uyulacak. Ekiplerimiz denetimlerine devam edecek. Tüm dünyayı kasıp kavuran, binlerce kişinin hayatına mal olan, binlerce kişinin sosyo-ekonomik yaşamını etkileyen bir salgınla mücadele etmek durumundayız. Bu mücadele, sadece belli kurum ve kişilerin hususunda değil. Bu mücadeleyi topyekün gerçekleştirmek durumundayız. Her bir vatandaşımız, üzerine düşen fonksiyonu yerine getirerek bu mücadelede aktif bir rol oynayacaktır”dedi.
VİRÜSÜN KİME GELECEĞİ BELLİ DEĞİL
Kaymakam Karabulut “Yaptığımız çalışmalardaki tespitlerden biri de kadınlarda bu vakanın daha fazla olduğu yönünde. İşçilerden sonra en fazla kadınlarda bu hastalığın olduğunu tespit ettik. Kadınlar okuma, gün gibi her ne ad altında olursa olsun birlikte yapılan
organizasyonlara ara vermek durumundalar. Yapılan çalışmalar, 20 ile 40 yaş arasında bulaş riskinin yoğun olarak görülmeye başladığını gösteriyor. ‘Ben gencim, bana bir şey olmaz’ diye düşüncelere kapılmamamız gerekiyor. Bu hastalığın kimde nasıl bir etki yarattığı bilinmiyor. Bundan dolayı tedbiri hiçbir zaman elden bırakmayacağız” dedi
MASKE YAŞAM BİÇİMİMİZ
Kaymakam Karabulut “ Aşıda olumlu gelişmeler olsa bile en az bir yıl daha bu hastalıkla yaşamayı öğrenmeliyiz. Pandemi döneminde temel kurallara hepimiz uymalı ve bunları yaşam felsefesi haline getirmeliyiz. Yoğun bir şekilde bir araya gelinmemesi gerekiyor. Maske, mesafe ve temizlik kurallarına riayet etmeliyiz. Aşının koruyuculuğu yüzde 65 civarında iken maskenin koruyuculuğu yüzde 95 civarında. Maske artık bizim bir aksesuarımız olacak. Değirmendere sahilinde dolaşırken önemli bir kesimde maske vardı ama bir kısımda maskeler çenede, bir kısımda da burnu açık ve dirsekte durduğunu gördük. Maskeyi böyle kullanacaksak hiç kullanmamak lazım çünkü hiç fayda etmez. Maskeyi burnu kapatarak kullanmalıyız. Çünkü burun kanalıyla en etkili şekilde bu virüs girebiliyor. Salgında çok yoğun bir mücadele var. Emniyet ve jandarma güçlerimiz, sağlık personelimiz, filyasyon ekiplerimiz çalışmalarını sürdürüyor. Bu çalışmanın boşa gitmemesi için oto kontrolü yapmalıyız.
HERKESİN BAŞINA GÜVENLİK GÖREVLİSİ KOYAMAYIZ
Kaymakam Karabulut “Herkesin başına bir güvenlik görevlisi koymak mümkün değil.Kendimizi kontrol etmemiz gerekiyor. Toplumu ve kamuoyunu bilinçlendirme faaliyetleri çok önemli. Toplumun en küçük birimlerine kadar ulaşarak bu konuda hassasiyet oluşturmamız gerektiğini belirtiyoruz. Kontrolü kaybedersek maalesef hastanelerdeki kapasitemiz de yetemez hale gelir. Bundan dolayı sahada, alanda kontrolü elimizde tutmalıyız. Hastane sayımız fazla ama yoğun bakım sayısının, yatak sayısının da bir sınırı var. İnsanların hasta olmasını engellemeliyiz.
HEPİMİZ AYNI GEMİDEYİZ
Kaymakam Karabulut “ Kapalı alanları da sürekli havalandırmalıyız. Kış mevsimlerinde hava soğuk da olsa kapılarınızı, camları açarak alanları havalandırmanız gerekecek. Toplumu oluşturan tüm birimlerle bir araya geldik. Her bir birimden, hastalığın artmasını önlemek amacıyla destek bekliyoruz. Böylelikle salgını en az hasarla atlatacağımızı düşünüyoruz. Maalesef dünyada yüz yılda bir bu tür hastalıklar meydana gelebiliyor. Pandemi dönemi de bu zamana denk geldi. Gelecek nesillerin bizleri iyi bir şekilde yad etmesi için bizler vatansever bir Türk vatandaşı olarak hususları en iyi şekilde yerine getirmeliyiz.
Hepimiz aynı gemideyiz. Bu gemide yaşanacak her bir sıkıntıdan hepimiz etkilenebiliriz. Toplumda etkilenmeyen bir kişi dahi yok. Bu anlamda herkese bu hususları en iyi şekilde aktarmalıyız” dedi.