Başkan Gürel, yaptığı açıklamada “Ülkece tam kapanmanın bir haftalık sürecini geride bıraktık. Tabii buna nasıl tam kapanma denir, o da ayrı bir sıkıntı. Tam kapanma kararı alınıyor ama kapanan sadece giyim-tekstil ve ayakkabı dükkanları, kahveler, çay ocakları, züccaciyeciler, takı ve aksesuarcılar, kuaför ve berberler, oto bakım ve tamir gibi sektörlerle günlük yevmiye ile çalışıp evine ekmek götürenler olurken marketler, fırınlar, kuruyemişçiler, kasap ve tavukçular, paket servisi yapan restoranlar, faaliyetlerine devam etmekte. Kamu ve özel sektörde çalışanların yüzde 70’ine yakını işlerine gitmeye devam ediyor. Bankalar sabah 09.00 ile 16.30 arası açık. Bunun adı da tam kapanma” dedi.

 ‘SALGIN, MİLLETİMİZİ ADETA ÜÇ KOLDAN EZİP GEÇTİ’

Sözlerine devam eden Başkan Gürel, “Kamu ve özel sektör çalışanları ile emekliler, maaşlarını tıkır tıkır alırken zorunlu kapatılan küçük esnaf ve onların yanında çalışanlar, gündelik işlerle geçinenler, kağıt ve hurda toplayıp satanların durumları ne halde, düşünen yok. Böyle zor koşullarda ve tam kapanma durumunda elektrik, su, internet ve doğalgaz faturaları ertelenmiyor. Bankalar müşterilerinden kredi ve kredi kartı borçlarını tahsil etme derdinde, ödeyemeyenlere de gecikme faizini uyguluyor. Maaşlı kesim bunları karşılayabilir ama kapanan esnaf ve gündelikçiler ne yapacak? Artık açıkça görülmektedir ki hükümet, salgının ne ekonomik boyutunu, ne eğitim boyutunu, ne de sağlık boyutunu yönetemedi. Salgın, milletimizi adeta üç koldan ezip geçti. Bütün dünya esnafını, çiftçisini, işsizini, işçisini paraya boğarak sağlıklarını düşünmeye yöneltti. Bizim hükümetimiz ise yardım yapıyorum adı altında milletimizi borca boğdu. Dolayısıyla bizimkine benzer ekonomiler bazında, vatandaşlarına bütçeden en az doğrudan gelir desteği veren 3. ülke konumuna geldik” dedi.

 ‘HÜKÜMETİMİZ, YÜZDE 4 DESTEĞİN YARISINA ULAŞAMADI’

Başkan Gürel, açıklamasının devamında “Aynı ekonomik koşullarda olan ülkeler, vatandaşlarına milli gelirden ortalama yüzde 4 doğrudan destek verirken bizim hükümetimiz, bunun yarısına bile ulaşamadı. G-20 üyesi olan ülkemizi yöneten hükümet, güçlü bir ekonomiye sahip olduğumuzu iddia ediyor ve kendi vatandaşlarına yapacağı yardımları başka ülkelere yapabiliyorsa vatandaşlarına da aynı ekonomiye sahip ülkeler kadar destek vermeliydi. İşte CHP olarak bizler, vatandaşımızın hakkı olan ve böylesi sıkıntılı süreçte, doğrudan gelir desteğine ihtiyaç duyduğu bir ortamda, milletimiz adına ısrarla soruyoruz: 128 milyar dolar nerede? Milletin parasının millete harcanması gereken ama akıbeti belli olmayan bu paranın hesabını bu yüzden soruyoruz. Dolayısıyla doğrudan destek verilmeden tam kapanmanın bütün yükü, yine zorunlu kapanan küçük esnaflarımız ile gündelik işlerle geçimini sağlayan vatandaşlarımızın omuzlarına yıkıldı” dedi.

 ‘ESNAFIMIZA AŞI ÖNCELİĞİ VERİLMELİYDİ’

Sözlerine son veren Başkan Gürel, “Bu 17 gün gibi uzun kapanma sürecinde milletimize doğru dürüst gelir desteği verilemedi. Bütün esnafımızın alması gereken kira yardımı ve gelir kaybı desteği, herkese verilmedi. Günlük kazançlarıyla geçinen seyyar satıcılara, evlere temizliğe giderek kazanç sağlayanlara doğru dürüst destek verilmedi. İhtiyaç sahibi ailelerimizin elektrik, su, doğalgaz, internet faturaları da karşılanmadı. Sonucunda milyonlarca vatandaşımız, yeterli ve herhangi bir şekilde destek almadan eve kapatıldı. Bütün bunları bir araya getirdiğimizde tam kapanmada güçlü bir destek paketine duyulan ihtiyaç, ülkemizin dört bir yanında yaşanan intihar vakalarıyla ayyuka çıktı. Bir de özellikle belirtmek isterim ki sağlıkçılarımız gibi vatandaşlarla iç içe olan esnaflarımızın da öncelikli aşı grubuna alınması gerekirdi. Çünkü hastalığa yakalanma riski çok yüksek olan ve hastalığa yakalandığında işyerini kapatmak zorunda kalacak olmasıyla hem sağlığı ile boğuşacak hem de borç yükü altında kalacaktır. Hatta kalmıştır da. Yani vurun küçük esnafa, vurun günlük işlerle ev geçindirenlere” dedi.