MARMARAYI KİRLETENLER CEZASIZ KALMADI
(İHA) - Deniz salyası ile mücadelede hayata geçirilen Marmara Denizi Koruma Eylem Planı kapsamında Marmara Denizi’nin altına oksijen verilmeye başlandı. Kanadalı bir firma tarafından üretilen 5 oksijen cihazında 4’ü İzmit Körfezi’nde 1’i Pendik açıklarında faaliyete geçirildi. Çevre ve Şehircilik Bakanı Murat Kurum da İzmit Körfezine tekne ile açılarak oksijen cihazını denize bıraktı. Kocaeli Valisi Seddar Yavuz, Kocaeli Büyükşehir Belediye Başkanı Tahir Büyükakın ve protokol ile birlikte denize açılan bakan Kurum, cihazı yakından inceledi. Cihazın denize bırakılmasının ardından açıklamalarda bulunan Kurum, cihazın Marmara Denizi’nin oksijen seviyesinin yükselmesinde önemli rol oynayacağını ifade etti.
“22 maddelik eylem planımızı hayata geçiriyoruz”
Sözlerine Marmara Denizi Eylem Planı ve müsilajla mücadele çalışmaları ile ilgili bilgiler aktaran Bakan Murat Kurum, “Çevre problemi ile ilgili sürece ilişkin kararlı bir şekilde adımlarımızı atmaya devam ediyoruz. Bu çerçevede 7 ilimizde valilikler koordinasyonunda sahada çalışmalarımızı anbean takibini yapmak için yürütüyoruz. 22 maddelik Marmara Denizi Koruma Eylem Planımız çerçevesinde eylemlerimizi söylediğimiz tarihten önce atmaya gayret gösteriyoruz. Bu çerçevede koordinasyon kurulumuzu oluşturduk. Koordinasyon kurulumuz içerisinde Cumhurbaşkanımızın tensipleriyle 22 maddelik eylem planımızı hayata geçiriyoruz. Gerek bölgedeki atık su arıtma tesislerinin takibi, gerek deşarj istasyonlarındaki kriterlerin sürece göre değişimi, yönetmenliklerin revize edilmesi, izleme noktalarımızın 90’dan yüze çıkartılması, deniz yüzeyindeki deniz temizliğinin 7 ilde 7 gün 24 saat esasına göre yapılması birçok eylemi hayata geçirmek için gayret ediyoruz” dedi.
“16-26 hektar alana etki edebiliyor”
Cihazlarla ilgili bilgiler veren Bakan Kurum, “Daha önce bu cihazın uygulamaları Kanada’da yapılmış. Oradaki göllerde, akarsularda başarılı olmuş, Alplerin azalmasına ve oksijenin artmasına katkı sağlamıştır. Bu çerçevede başlattığımız pilot uygulama ile aslında cihazlarla oksijen seviyesini arttıracak adımları atıyoruz. Bu cihazlar bulunduğu alanın 500 metre çapında 30 metre derinliğinde 16-26 hektar alana etki edebiliyor. Denizin yüzeyindeki gerginliği azaltarak atmosferdeki oksijenin daha fazla deniz dibine gitmesine imkan sağlıyor. Güneş enerjisi ile çalışıyor. Anlık verileri bize iletiyor. Denizin altındaki uygulamaya çalıştığımız eski ekolojik yaşama katkı sağlayacak bir çalışmayı pilot olarak dört bölgemizde yürüteceğiz. 6 hafta sürece bu çalışma ile denizdeki oksijen seviyesi 8 miligram/litre olması öngörülüyor. Şu an yapmış olduğumuz tespitlerde denizin farklı noktalarında 2 miligrama kadar oksijen seviyesinin düştüğünü görüyoruz. Bizim oksijen seviyesini arttırmamız, buradaki balık türlerinin yaşaması adına, canlıların yaşamlarını sürdürmesi adına önemli. Neticede bu müsilajlar balıklar tarafından yeniliyor, çokluğu, azlığı sebebiyle ekolojik yaşam istediğimiz şekilde ilerlemiyor. Daha önce uygulamaları başaralı olmuş. Denemenin ardından tüm Marmara’da bu çalışmayı kurmuş olduğumuz kurul tarafından yürütüyor olacağız” diye konuştu.
“97 tesise 13 milyon ceza, 16 işletmeye kapatma cezası verdik”
“Bir taraftan eylem planımız kapsamında temizlik seferberliğimiz devam ediyor" diyerek sözlerini sürdüren Kurum, "Bu kapsamda 8 Haziran’da başlattığımız seferberlikle sahada bin 500 arkadaşımız çalışmalarını yapıyor. Belediyelerle birlikte, valilerimizin koordinasyonunda bu çalışmaları yürütüyoruz. Deniz temizleme araçları, kıyıdan toplanması ile birlikte 5 bin 300 metreküp müsilajı toplayarak bertarafını sağladık. Hem görüntü, hem koku kirliliğini temizliyoruz. Denizdeki yaşamın yeniden sürmesine imkan sağlamış oluyoruz. Oradaki canlılarımızın nefes alması adına önemli bir çalışma. Şu an 72 tekne ve kara ve deniz yüzeyindeki ekipmanlar ile seferberliğimiz devam etmekte. Bir taraftan da 7 ilde çevre denetimlerimizi valiliklerimiz ile birlikte yürütüyoruz. Bu kapsamda da 5 bin 373 denetim gerçekleştirdik. 97 tesise 13 milyon lira idari para cezası kesildi ve 16 işletmeye kapatma cezası verdik. Bu 16 tesisin 3’ü Yalova’da, 3’ü Balıkesir’de, 9 tanesi Tekirdağ’da ver 1’tanesi Kocaeli’de” şeklinde konuştu.
"Atık su arıtma tesislerini yapmalarına imkan sağlayacak kanun düzenlemeyi mecliste hazırladık"
Atık su arıtma tesisleri ile ilgili öncelikli çalışmalara imza atıldığını belirten Kurum, “Yerel yönetimlerimizin, atık su arıtma tesislerini yapmalarına imkan sağlayacak kanun düzenlemeyi mecliste hazırladık. Yakın zamanda farklı alternatifler ile belediyeler atık su arıtma tesislerin teknolojisini, kapasitesini yenileyecekler. Kısa vadede bu işletmelerin faaliyete geçmesini sağlamış olacağız. Bunlarla ilgili alt kurullarımız da çalışıyor. Buradaki sayısal envanteri almak adına üniversitelerde oluşturduğumuz kurul tüm Marmara’da oluşturulacak çalışma planını başlattı. Bunları da takip ediyoruz” ifadelerini kullandı.
“Denize koyduğumuz cihazlardan aldığımız verilerin takibini yapıyoruz”
Marmara Denizi’ndeki oksijen verilerinin sürekli olarak ölçüldüğünü ifade eden Bakan Kurum, Aldığımız numunelerle sürecimizi sürekli olarak takip ediyoruz. Denize koyduğumuz cihazlardan aldığımı verilerin takibini yapıyoruz. Bu takip neticesinde alacağımız veriler bizim için çok önemli. 4-6 hafta içerisinde bu neticeleri de alıp milletimizle paylaşmış olacağız” ifadelerini kullandı.
“Körfezdeki mavi bayraklı plajımızda da her hangi bir sıkıntı yok”
Marmara Denizi’ndeki plajlarla ilgili basın mensuplarının sorusunu yanıtlayan Bakan Kurum, “Mavi bayraklı plajlarla ilgili veya Körfez’de, İstanbul’da, Marmara’da denize girilen noktalara ilişkin an be an kalite verilmektedir. Marmarahepimizin.gov.tr adresinden bunlar paylaşılıyor. Anlık olarak denize girilip girilemeyeceği net bir şekilde verilmekte. Körfezdeki mavi bayraklı plajımızda da her hangi bir sıkıntı yok” açıklamalarını yaptı.
"Önceliğimiz Marmara"
Kıyı kesimindeki bütün illerde müsilajın takip edildiğini belirten Kurum, “81 ilde teşkilatımız var. Valilikler, il müdürlükleri, kıyı emniyet ve ekipler ile takiplerimiz yapılıyor. Kıyılarda bu noktada çalışmamız yürütülüyor. Marmara'daki durum diğer denizlere nazaran daha problemli. Önceliğimiz Marmara. Marmara kapalı bir deniz. Tehlike arz eden durum söz konusu. O yüzden Marmara’daki durum bizim için daha öncelikli ve önceliğimiz. Cihazımıza bir isim koymadık. Birlikte koyarız. İnşallah başarılı olur. Üniversitelerimiz de bu tarz çalışmaları yaparak yerli ve milli teknoloji adımlarını atarız. Tüm bilgiyi önemsiyoruz. Hızlı hareket etmek zorundayız. Marmara'yı bir an önce eski haline getirme sorumluluğumuz var” dedi.