Tevfik Hoca Vakıf Camii müezzin-kayyımı İsmail Özdemir'in okuduğu kasidenin ardından Yazlık Merkez Camii İmam-Hatibi Muharrem GÜLEÇ Kur'an-ı Kerim tilavet ederek mealini verdi. Gölcük Müftülüğü Uzman Vaizi İbrahim Uçan söz alarak şunları kaydetti:
"Resulullah (asm.) bir gün sahabelerine:
“Ah keşke bana doğru, havuza gelen kardeşlerimi bir görsem de, içlerinde şerbetler olan kaselerle onları karşılasam. Cennete girmeden önce, onlara (Kevser) havuzumdan içirsem.”
Bu sözleri üzerine ona denildi ki: “Ey Allah’ın Resulü biz senin kardeşlerin değil miyiz?”
O şöyle cevap verdi:
“Sizler benim ashabımsınız (arkadaşlarımsınız). Benim kardeşlerim de beni görmedikleri hâlde bana inananlardır..."
Allah azze ve celle Hazretleri Tevbe Suresi 18. Ayet-i Kerimesinde şöyle buyuruyor:
“Allah’ın mescitlerini, ancak Allah’a ve ahiret gününe inanan, namazı dosdoğru kılan, zekâtı veren ve Allah’tan başkasından korkmayan kimseler imar eder. İşte onların doğru yolu bulanlardan olmaları umulur.”
Camiler ve din görevlileri haftası içerisindeyiz. Bu vesileyle bütün camilerimizi imar eden ve ebediyete irtihal eden tüm geçmişlerimize Cenab-ı Haktan rahmet diliyorum. Tabii ki camileri en güzel şekilde yapmak Müslümanların görevidir. Bu maddi imardır; bununla beraber esas bu Ayet-i Kerimeden çıkarabileceğimiz bir manada camileri manevi olarak imar etmektir. Bu da camilerin içerisini doldurmakla, camileri daha işlevsel hale getirmekle olur. Özellikle gençlerimizin camiyle olan bağını kurmakla, camilerimizi ihya etmekle, şenlendirmekle manevi imarını gerçekleştirebiliriz. Güzel güzel, modern camiler yaptığımız halde bu camileri dolduramazsak bu camilerimizi maddi olarak imar ettiğimiz gibi manevi olarak ihmal etmiş oluruz. Dolayısıyla Camiler ve Din Görevlileri Haftası nedeniyle camilerinizin manevi imarını da gerçekleştirmek için her türlü adımı atmamız gerekir."
Ardından Gölcük Müftülüğü Vaizi Ahmet Küçük de: "Öldükten sonra ilk hesabın namazdan olacağını ifade ederek Peygamber Efendimiz aleyhissalatu Vesselam'ın şu Hadisi Şerif'ini nakletti:
"Kıyamet gününde kulun hesaba çekileceği ilk ameli onun namazıdır. Eğer namazı düzgün olursa, işi iyi gider ve kazançlı çıkar. Namazı düzgün olmazsa, kaybeder ve zararlı çıkar. Şayet farzlarından bir şey noksan çıkarsa, Azîz ve Celîl olan Rabb'i: 'Kulumun nâfile namazları var mı, bakınız?' der. Farzların eksiği nafilelerle tamamlanır. Sonra diğer amellerinden de bu şekilde hesaba çekilir." (Tirmizî, Mevâkît 188)
Türkçemizde nafile, boşa giden, işe yaramayan, yararsız anlamında kullanılmaktadır. Esas itibariyle nafile, farz ve vâcip niteliğinde olmayan ibadet veya farzlar dışındaki ibadetlere denmektedir. Dolayısıyla hadis-i şerifte de ifade edildiği gibi farz namazlardaki eksikleri tamamlamak için nafile ibadetlere devam etmek gerekir."
Vaiz Ahmet Küçük Hoca Efendi başta camileri imar eden yapımında emeği geçenlerin ve bu camilerde görev yapan, İslam'ın anlatılması için cehdeden ve ebediyete irtihal etmiş olan tüm geçmişlerimizin ruhu için okunan Kur'an-ı Kerimleri bağışlayarak dua etti.
Yapılan duanın ardından Anadolu Gençlik Derneği Gölcük İlçe Başkanı Muharrem Güleç, Kur'an-ı Kerim'de şahitli namaz olarak ifade edilen sabah namazını kılmak üzere bu seher vaktinde Beytullah'ın şubesi olan camide bizleri bir araya getiren Allah'a hamd ederek sözlerine başladı.
İlçe Başakanı Güleç, Başta programı icra eden Gölcük Müftülüğü vaizi Ahmet Küçük Hocaefendiye, Uzman Vaiz İbrahim Uçan Hocaefendiye ve Tevfik Hoca Vakıf Camii görevlileri Zekeriya Ayçiçek Hocaefendiye ve İsmail Özdemir Hocaefendiye ve tüm camide bulunan misafirlere teşekkür etti. İşrak namazının öneminden bahsederek şu Hadis-i Şerifi nakletti:
"Bir kimse sabah namazını cemaatle kıldıktan sonra (mescitte) oturup güneş doğuncaya kadar zikir ile meşgul olursa, güneş doğduktan sonra da iki rekât (İşrak) namazı kılarsa, bir tam nâfile hac ve umre sevabına nâil olur.” (Tirmizi)
Programa Gölcük Belediye Başkanı Alı Yıldirim SEZER’in yanı sıra birçok Siyasi parti temsilcisi, STK gönüllüleri ve kurum müdürleri katıldı.
Programdan sonra çorba ikramı yapıldı.