AYNACI : AKP HÜKÜMETİNİ ELEŞTİRMEK,DEVLET DÜŞMANLIĞI DEĞİLDİR
Açıklama öncesi,1 Mart Üsküdar Vapur Faciası'nın 65.yıldönümüne değinen İsmail AYNACI konuşmasına şu sözlerle başladı :
"UNUTMADIK"
"Öncelikle 1 Mart 1958' de 65 yıl önce
İzmit-Gölcük seferini yaparken,çoğunluğu öğrenci 450 yolcusuyla fırtınaya yakalanıp Derince açıklarında batan Üsküdar vapuru deniz kazası şehitlerimizi, kardeşlerimizi rahmet ve dualarla anıyoruz.Allah bir daha böyle acılar ve kederler yaşatmasın... Mekanları cennet, ruhları şad olsun."
" Yakın zamanda yaşadığımız, milletimizi derinden etkileyen Maraş başta olmak üzere on ilimizde büyük yıkıma ve can kaybına sebep olan depremin ardından, iktidara karşı eleştiriler futbol sahalarına da yansıdı.Hükümeti istifaya çağıran tezahüratlarıyla stadı dolduran taraftarlara karşı, iktidarın yarattığı algı operasyonu ile devlete karşıymış gibi bir pozisyon içerisine sokulan insanlarımız büyük bir üzüntü ve çıkmaza sürüklenmiştir.
Bu noktada şunu belirtmek isteriz ki;Akp hükümeti, devlet değildir. Hükümeti istifaya çağırmak da devlete karşı olmak demek değildir, bilakis devlete karşı sorumluluk sahibi bir vatandaş olarak demokratik bir haktır. Devlet Türkiye Cumhuriyeti'nin ta kendisidir.
Şu anda görev başında olan hükümet Akp Partisinin kurduğu hükümettir.
Dolayısıyla her Türkiye Cumhuriyeti vatandaşının; seçimler vasıtasıyla devleti yönetme görevi verdiği hükümeti beğenmeme , eleştirme, istifasını isteme hakkı da vardır.
Bu suç değildir Aslında bunu gayet iyi biliyorlar ama yaratmak istedikleri, 'hükümeti eleştiren devlet düşmanıdır' algısıdır.
Tekrar söylüyorum;Akp, devlet değildir.Millet devletinin yanında,yanlış politikaları olan Akp hükümetinin karşısındadır.Hükümet ise bir yürütme organıdır ve tıpkı diğer hükümetlerde olduğu gibi, zamanı geldiğinde gidecektir.Hükümet gidici, devlet kalıcıdır. Millet egemenliği, her hükümetin üstündedir."
"MİLLET HAKKINI HELAL ETMİYOR"
"Sayın Cumhurbaşkanımız Erdoğan , depremde yaşanan gecikme nedeniyle depremzedelerden helallik istedi.
Depremde enkaz altında kalan binlerce insanımız kurtarılmayı beklerken, en kritik ilk 72 saatte askerimizi ve AFAD'ı bölgeye göndermeyip, bu yetmezmiş gibi küfür edip ardından helallik istemek!Bunu milletimiz değerlendirecek.
Bu arada Kızılay ile ilgili şaibeler ortaya çıktı. Meğer Kızılayımız şirket olmuş da sivil yardım kuruluşlarına parayla çadır satar olmuş.
Ensar için 8 milyon Dolar aklayarak,Kuru gıda ve çadır satarak, kanı bedavaya alıp SGK'ya satacak kadar tüccar zihniyetli kişiler tarafından yönetiliyor hale gelmiş. Bu büyük felaketler sonucu ortaya çıkan gerçekler,üstü örtülemeyecek kadar büyük! Kızılay hakkındaki bunca şaibe sonrası ise, kurumun tüm yöneticilerinin mal varlıklarının araştırılması gerekir. Bu arada şunu da belirtmek isterim ki, KIZILAY yine bizimdir, Türk Milleti'nin gözbebeğidir. Burada karşı çıktığımız,Kızılay'ı yönetiminde bulunan liyakatsiz yöneticilerdir.
Ayrıca büyük felaketin 22.gününde hala çadır gitmeyen yerlerimiz olduğu haberlerini alıyoruz.Kendinizi Devlet yerine koyduğunuz için,halkımızın devlet nerede söylemlerine karşı Türkiye Cumhuriyeti'ni aciz gösterdiniz. Helalleşme olmayacak, sandıkta hesaplaşacağız diyor vatandaşlarımız... Bunu da bilin "