Kocaeli Büyükşehir Belediyesi’nin kent tarihine katkı sunmak amacıyla düzenlediği tarih Sempozyumunun son gününde 2 önemli oturum gerçekleştirildi. Mehmet Akif’in İzmit üzerinden Anadolu’ya geçerek Milli Mücadele için önemli çalışmalar yaptığını hatırlatan Hacettepe Üniversitesinden Dr. Ali Güler, İstiklal Marşı Şairi Mehmet Akif Ersoy’un Türk Bayrağı ile gömüldüğünü ifade etti. Erciyes Üniversitesinden Prof. Dr. Chakmaqli Mehdiyev ‘’Ermeni Kaynaklarından Milli Mücadele Döneminde İzmit Ve Civarında Yaşanan Olaylar’’ konulu sunumunda, ‘’19. yüzyıla kadar ‘sadık millet’ anlamına gelen ‘Millet-i Sadıka’ sıfatı verilen Kocaeli’nden olan bazı Osmanlı Ermenileri, Çanakkale Savaşı’na bile katılmışlardır” açıklamasında bulundu.

AKİF BAYRAK İLE DEFNEDİLDİ

Hacettepe Üniversitesinden Dr. Ali Güler ‘’Milli Mücadelede İstanbul’dan Anadolu’ya geçişlerde Kocaeli’nin önemi; Mehmet Akif Ersoy’un Anadolu’ya Geçişi’’ne değindi. Dr. Güler; “İzmit’ten bir Akif geçti diyerek söze başlayabiliriz. Çünkü İzmit, İstanbul’un Anadolu’ya açılan kapısı. Bu yüzden İzmit Milli Mücadele için önemli bir şehir. İstanbul’dan Anadolu’ya hem cephane, hem de insan geçişleri için iki önemli güzergâh kullanılarak yapılmıştır. Bunlardan biri İnebolu, Kastamonu, Çankırı, Ankara hattıdır. Diğeri de Üsküdar, Maltepe, Pendik, Tuzla, Kocaeli, Adapazarı, Eskişehir, Ankara hattıdır. Genelkurmay Başkanlığı ATASE Daire Başkanlığı Arşivi ve yayımlanmış araştırmalar kullanılarak İstiklal Marşı şairimiz Merhum Mehmet Akif (Ersoy) Bey ve beraberindekilerin Anadolu’ya geçişi, Kocaeli yöresindeki teşkilatlanma ile birlikte yapılıyor. Heyet-i Temsiliye ve Mustafa Kemal Paşa’nın Ankara’ya gelişi ve ardından yaşanan gelişmeler, özellikle 16 Mart 1920’de İstanbul’un resmen işgali pek çok vatansever aydının da Anadolu’ya geçmesine, Milli Mücadele’ye katılmasına yol açmıştır. Bu kapsamda İstanbul’dan Ankara’ya gelen aydınlarımızdan birisi de Mehmet Akif (Ersoy) Bey’dir. Mehmet Akif (Ersoy), Anadolu’da Milli Mücadele için önemli çalışmalar yapmıştır. İstiklal Marşı Şairimiz vefat ettiğinde tabutun üzerinde ki bayrak ile defnedilen tek kişidir” dedi.

TCG YAVUZ GÖLCÜK’TE TAMİR EDİLDİ

Düzce Üniversitesi’nden Dr. Öğretim Üyesi Fatih Özçelik ‘’Cumhuriyet’in İlk Dönemlerinde Gölcük İlçesinin İdari Yapısı Ve Nüfusundaki Gelişmeler’’ konulu tebliği yaptı. Özçelik, “Gölcük’ün oluşumu Yavuz Zırhlısının tamiri ile başlar. Yavuz Zırhlısı, eski adıyla SMS GOEBEN Muharebe Kruvazörü, Osmanlı Devleti'nin I. Dünya Savaşı'na girmesinde önemli rol oynayan savaş gemisidir. 1912'de SMS Goeben, hafif kruvazör SMS Breslau ile birlikte Alman Akdeniz Savaş Filosu'nu oluşturdu ve Balkan Savaşları boyunca Akdeniz'de devriye görevi üstlendi. 28 Temmuz 1914'te I. Dünya Savaşı'nın başlamasıyla Goeben ve Breslau, İngiliz Akdeniz Donanması'nın takibinden kaçarak İstanbul'a ulaştılar. İki gemi 16 Ağustos 1914'te Osmanlı Donanması'na verildi. SMS Goeben, Osmanlı hizmetine girdiğinde Yavuz Sultan Selim veya kısaca Yavuz adını aldı. 1936 yılında adı resmen TCG Yavuz (Türkiye Cumhuriyeti Gemisi Yavuz) olarak değiştirildi. 26 Aralık'ta başka bir asker transferi operasyonundan dönerken Yavuz, İstanbul Boğazı girişinin bir deniz mili açığında bir mayına çarptı. Geminin sancak tarafında, komuta kulesinin altında patlayan mayın geminin teknesinde 50 metrekarelik bir delik açtı, ancak su geçirmez torpido bölmesi hasar görmedi. İki dakika sonra Yavuz bu kez iskele tarafından başka bir mayına çarptı. İkinci mayın iskele ana top bataryasının hemen ön kısmında 64 metrekarelik bir delik daha açtı. Osmanlı İmparatorluğu'nda Yavuz'un tamiri için yeterli büyüklükte bir tersane olmadığı için Gölcük’te tamiratlar gemi etrafına geçici sandık barajlar kurularak ve gemideki su boşaltılarak gerçekleştirildi. Gölcük ilçesinin serüveni bu süreçle başlıyor. Gölcük’e daha sonra Donanma kuruluyor. Fakat Mustafa Kemal Atatürk’ün naaşını İzmit’e getiren bu önemli gemi, MKE fabrikasında sökülerek jilet yapıldı” açıklamasında bulundu.

KOCAELİ’NDEKİ ERMENİ ÇETELERİ

Erciyes Üniversitesinden Prof. Dr. Chakmaqli Mehdiyev ‘’Ermeni Kaynaklarından Milli Mücadele Döneminde İzmit Ve Civarında Yaşanan Olaylar’’ı ele aldı. Prof. Dr. Mehdiyev, “Birinci Dünya Savaşı başlamadan önce Ermeni siyasi örgütleri ve Kocaeli’nin farklı merkezlerinde bulunan Ermeni çetelerinin faaliyetlerini sürdürdüğünü Ermenice kaynaklardan görüyoruz. Savaştan önce Ermeni siyasi örgütlerinin daha aktif oldukları İstanbul’da hem de aktif basın faaliyeti olduğunu görüyoruz. Başkentin yanı başındaki İzmit, İstanbul ile Anadolu’yu birbirine bağlayan güzergâhtadır, stratejik konumdadır. Ermeniler savaş çıktığı takdirde ne yapacaklarını biliyorlar, önceden onların safı bellidir. Bunları o zaman İstanbul, İzmit ve Bursa’da yayınlanan Ermenice basınından açık görüyoruz. Bu yayınlara göre Ermeniler, Osmanlı devletini çöktürmek isteyen güçlerin elinde maşa olduklarını da anlamaktalar. Bütün bunlara rağmen Kocaeli Ermenileri; ABD, Kanada, Almanya, Türkiye ve başka yerlerde yaşamaktalar ve yazarların büyük çoğunluğu Türk halkına sevgisini ifade eden yayınlara da rastlanmak mümkündür. Araştırmalar bu gerçeği ortaya koyuyor. 19. yüzyıla kadar ‘sadık millet’ anlamına gelen ‘Millet-i Sadıka’ sıfatı verilen Kocaeli’nden olan bazı Osmanlı Ermenileri, Çanakkale Savaşı’na bile katılmışlardır” açıklamasında bulundu.