KOCAMAN ''HER İŞİ ERBABI YAPMALI''
Başkan Kocaman “Ülke genelindeki bütün fırınlarımız şu an itibariyle kapasitelerinin çok altında, dörtte bir kapasite ile çalışıyorlar. Eğer belediyelerimiz ve yerel yönetimler halka ucuz ve ücretsiz ekmek dağıtmak istiyorlarsa fırıncı esnafından alıp öyle yardım yapsınlar. Esnaf ve sanatkarımız ülke ekonomisinin can damarlarıdır. Bu fırınlar ve iş yerlerinin hepsi milli servettir. Kimsenin milli serveti yok etmeye hakkı yoktur. Yerel yönetimlerde esnaf ve sanatkarı desteklemelidirler. Mahalli idareler fırıncı oldu ekmek satıyor. Kamunun görevi ekmek satmak mıdır? Kamunun görevi misafirhaneleri otel, salonları düğün evi olarak işletmek midir?”dedi.
TAKSİCİLİK ÖZEL SEKTÖRÜN İŞİ
Başkan Kocaman “Pek çok yerde açık market işletiliyor. Taksicimizin işini engelleyen adli servisler, minibüsçünün işini engelleyen sosyete pazar servisleri faaliyette. Bankalar altın alım-satımı yaparak kuyumculuk sektörüne darbe vurdular. Binlerce esnaf bu tür karar ve uygulamalardan etkilenerek dükkanlarını kapatıyor. Buna bir dur demenin zamanı geldi. Bırakın her işi erbabı yapsın.
ÇİMENTOSUZ BİNA AYAKTA KALMAZ
Kocaman “Esnafa darbe vuruluyor. Ekmek nimettir, bununla oynamayın. Yerel yönetimler asli görevini yapsın. Yerel yönetimler tarafından satılan ekmeğin maliyetini bilen yok. Fırınlarda yanan yakıt aynı, elektrik aynı ama nasıl ucuza ekmek veriliyor bilen yok. Bu işi yapan fırıncılar milyonlarca ekmeği satamadığı için çöpe atmak zorunda. Bu da esnafın zarar etmesi ve zamanla yok olmasıdır. Acele tedbir alınarak haksız rekabetin önüne geçilmeli ya da esnafa rekabet edebilecek eşit şartlar sağlanmalı. Esnaf ve sanatkarın olmadığı yerde kültür ve yaşam olmaz. Esnaf ülkenin çimentosudur. Bu çimento olmaz ise bina ayakta duramaz. Bir an önce binanın ayakta durması ve yapının bozulmaması için önlemler alınmalı ve herkes kendi işini yapmalı” Şeklinde konuştu.”
KAPANIYORUZ AÇIKLAMASINA İNANMAYIN
Kocaman “Vitrinlerde 'Kapatıyoruz', 'Taşınıyoruz', 'Yenileniyoruz' gibi mesajlarla halkı kandırmaya çalışanlar 20 yıldır aynı dükkanda hizmet veriyor. Bunlar ne taşınıyor ne kapatıyor ne de yenileniyor ama vatandaş olağanüstü bir indirim fırsatı varmış gibi alışverişe koşuyor. Bu mesajlar yasaklanmalı veya 'Kapatıyoruz' diye vitrinden mesaj verenler takip edilerek kapatmaları için yasal süre verilmeli. Bu süre sonunda dükkanını kapatmayana ceza kesilmeli”dedi.
İNDİRİM DÖNEMLERİNİN DIŞINDA İNDİRİM YAPILAMAMALI
Başkan Kocaman “Kış indirimi veya yaz indirimi diye bir şey kalmadı. Bir bakıyorsunuz, yeni sezonun ürünleri vitrine çıktığı anda bile 'Yeni sezon ürünlerinde indirim' etiketleri asılıyor. Malın satış fiyatına yüzde 20 zam yapılıp etikete 'sezon ürünlerinde yüzde 20 indirim' yazılıyor. Yapılan her şey vatandaşı kandırmaya yönelik. Avrupa'da olduğu gibi indirim dönemlerinin başlangıç ve bitiş tarihleri önceden belirlenmeli ve hiçbir perakende işletmesi bu dönemlerin dışında indirim yapamamalı. Böylelikle gerçek fiyatlar neyse etiketlerde de bunlar yer alır ve hem vatandaşın kandırılmasının önüne geçilmiş hem de sektördeki haksız rekabet önlenmiş olur” şeklinde konuştu.
50+20, 70 ETMEZ
Başkan Kocaman “Vitrinlere baktığınızda sürekli '50+20' '50+40' gibi indirim oranlarını görüyorsunuz. Aralarında '+' olan tüm indirim oranları vatandaşı kandırmaya yöneliktir. Zira iş indirime geldiğinde 50+20, 70 etmiyor. Yüzde 50 indirilmiş fiyatın üzerinden yüzde 20 indirim yapıldığında gerçek indirim oranı yüzde 60 oluyor. Aynı şekilde vitrinde 'yüzde 50+20' yazıp, yanına kasada ekstra yüzde 20 indirim dendiğinde vatandaş yüzde 90 indirim varmış gibi mağazaya koşuyor ama kasada ödeme yaparken '50+20+20'nin aslında yüzde 68'e geldiğini görüyor. Tüm bunlar vatandaşın indirim algısında yanılmasına yönelik satış stratejileridir. Aralarında '+' yazan indirim oranları yasaklanmalı, gerçek indirim oranları neyse onun yazılması sağlanmalıdır. Bir başka sınırlama da indirime giren ürünlerin sayısında yapılmalıdır. Vitrinde 'yüzde 70'e varan indirim' yazdığı halde mağazaya girdiğinizde sadece tek bir üründe yüzde 70 indirim olduğunu görüyorsunuz. Oysa 'yüzde 70'e varan indirim' yazılan bir mağazada ürün çeşidinin en az yüzde 30'u bu oranda indirime girmiş olmalı” şeklinde sözlerini tamamladı.