LASTİK İŞ

ÇANAKÇI ‘’ÇİFTÇİNİN AYAKTA KALMASI İÇİN DESTEK VERİLMELİ’’

Ekonomi 15.04.2019 - 16:47, Güncelleme: 31.05.2021 - 18:16
 

ÇANAKÇI ‘’ÇİFTÇİNİN AYAKTA KALMASI İÇİN DESTEK VERİLMELİ’’

Son zamanlarda tarımın gün geçtikçe azaldığını belirten Gölcük Ziraat Odası Başkanı Bekir Çanakçı; “öncelikle şunu açıklayayım, devletle işi olan tüm çiftçilerimizin Ziraat odasına kayıt olması gerekir. Yani Devletin tüm desteklerinden yararlanması için odaya kayıt olması gerekir. Ziraat odasına kayıtlı olmayan hiçbir çiftçi devletten destek alamazlar. Bunlar her yıl birinci aydan haziran ayı 30 na kadar kayıtlarını yenilemelidirler”dedi.

Son zamanlarda tarımın gün geçtikçe azaldığını belirten Gölcük Ziraat Odası Başkanı Bekir Çanakçı; “öncelikle şunu açıklayayım, devletle işi olan tüm çiftçilerimizin Ziraat odasına kayıt olması gerekir. Yani Devletin tüm desteklerinden yararlanması için odaya kayıt olması gerekir. Ziraat odasına kayıtlı olmayan hiçbir çiftçi devletten destek alamazlar. Bunlar her yıl birinci aydan haziran ayı 30 na kadar kayıtlarını yenilemelidirler. Kayıtlarını güncelleştirdiğinde devletten her yıl Gübre ve Mazot desteğini alıyorlar. Geçen yıl meyve bahçelerine dönümüne 17 lira buğday arpa ve mısır ekenlere 19 lira Gübre desteği verilirken 200 lira da karşılıksız mazot desteği verdi. Bu destek senede bir kez olur.   Aslında bu bir hikaye, bu fazla bir destek sayılmaz. Hem mazot hem tarla gübre desteğine bakıyorsun 10 dönümlük bir tarlaya verilen destek sadece 200 lira. Fakat üretici geri kalan hep cepten harcıyor. Bu pahalıktan dolayı üretici az üretiyor. Son 8 yılda girdi fiyatları her yıl yüzde 40- yüzde 50 artıyor. 2002 yılında mazot 850 kuruştu şimdi 6 500 liraya dayandı. Baktığımızda mazot fiyatı yaklaşık 10 katı artmış durumda. Desteklere baktığımız zaman, destekten bu artışı göremiyoruz. Bundan dolayı az üretin olur. Az üretim olunca pazarda pahalı sebze alıyoruz. Üretimin pahalılık nedeni ile köyden şehire kaçışlar oluyor. Çiftçi üretimin karşılığını alamayınca karnını doyurmak için şehire kaçıyor.  İşin kötü tarafı köyde nitelikle dediğimiz eleman kalmaz. Bu gün tarım, hayvancılık ve meyvecilikte inişte. Üretim desteklenmediği sürece tarım hep inişe geçer. Bakın dünya ülkelerinde üçte iki oranında her ülke mazot desteğini veriyor. Bizde ise hiçbir destek yok. Destek yok deninceye kadar az. Böylede olunca köyde genç çiftçi kalmaz. Üretim olmayınca, aynı zamanda üretimi arttırmadın mı soğan, patates ve her türlü ürünü pazarda kat kat pahalı almak zorunda kalıyoruz. On yıl öncesine kadar tarımda ve hayvancılıkta kendine yeten Türkiye Dünya ülkelerinde 7. Sıradaydı. Şimdi ise ithal etmediğimiz hiçbir ürün yok. Nohut, buğday, mercimek, arpa daha çok ürünleri dışardan alıyoruz. Bu sıkıntılarla tarım sektörü gün geçtikçe dibe vuruyor. Bu ortamda yapılması gereken devletin acilen konseyini kurum uzmanlarını toplayıp bu işe neşter vurmak durumundayız. Neşter vurmadığımız taktirde köyde nitelikli eleman bulmak çok zordur. Bu alanda kooperatifleri geliştirmeliyiz. Bunu yapmadığımızda dışa bağımlı kalıyoruz. Verilen gübre yetersiz. Bir yıl içerisinde gübre fiyatları yüzde 80 ne kadar bir artış var. Geçen yıl 100 liraya aldığımız gübre bu sene 1700 ile 1800 lira oldu. ton başına vurduğunda yüzde 80 artış var. Üreticinin ürettiği buğdayın artışı yüzde 15 dir. İşte zarar oradan başlıyor. Devlet burada tarımın gelişmesi için çiftçilerimize gerekli destek verilmelidir” dedi. Fahri Haner     
Son zamanlarda tarımın gün geçtikçe azaldığını belirten Gölcük Ziraat Odası Başkanı Bekir Çanakçı; “öncelikle şunu açıklayayım, devletle işi olan tüm çiftçilerimizin Ziraat odasına kayıt olması gerekir. Yani Devletin tüm desteklerinden yararlanması için odaya kayıt olması gerekir. Ziraat odasına kayıtlı olmayan hiçbir çiftçi devletten destek alamazlar. Bunlar her yıl birinci aydan haziran ayı 30 na kadar kayıtlarını yenilemelidirler”dedi.

Son zamanlarda tarımın gün geçtikçe azaldığını belirten Gölcük Ziraat Odası Başkanı Bekir Çanakçı; “öncelikle şunu açıklayayım, devletle işi olan tüm çiftçilerimizin Ziraat odasına kayıt olması gerekir. Yani Devletin tüm desteklerinden yararlanması için odaya kayıt olması gerekir. Ziraat odasına kayıtlı olmayan hiçbir çiftçi devletten destek alamazlar. Bunlar her yıl birinci aydan haziran ayı 30 na kadar kayıtlarını yenilemelidirler. Kayıtlarını güncelleştirdiğinde devletten her yıl Gübre ve Mazot desteğini alıyorlar. Geçen yıl meyve bahçelerine dönümüne 17 lira buğday arpa ve mısır ekenlere 19 lira Gübre desteği verilirken 200 lira da karşılıksız mazot desteği verdi. Bu destek senede bir kez olur.  

Aslında bu bir hikaye, bu fazla bir destek sayılmaz. Hem mazot hem tarla gübre desteğine bakıyorsun 10 dönümlük bir tarlaya verilen destek sadece 200 lira. Fakat üretici geri kalan hep cepten harcıyor. Bu pahalıktan dolayı üretici az üretiyor. Son 8 yılda girdi fiyatları her yıl yüzde 40- yüzde 50 artıyor. 2002 yılında mazot 850 kuruştu şimdi 6 500 liraya dayandı. Baktığımızda mazot fiyatı yaklaşık 10 katı artmış durumda. Desteklere baktığımız zaman, destekten bu artışı göremiyoruz. Bundan dolayı az üretin olur. Az üretim olunca pazarda pahalı sebze alıyoruz. Üretimin pahalılık nedeni ile köyden şehire kaçışlar oluyor. Çiftçi üretimin karşılığını alamayınca karnını doyurmak için şehire kaçıyor. 

İşin kötü tarafı köyde nitelikle dediğimiz eleman kalmaz. Bu gün tarım, hayvancılık ve meyvecilikte inişte. Üretim desteklenmediği sürece tarım hep inişe geçer. Bakın dünya ülkelerinde üçte iki oranında her ülke mazot desteğini veriyor. Bizde ise hiçbir destek yok. Destek yok deninceye kadar az. Böylede olunca köyde genç çiftçi kalmaz. Üretim olmayınca, aynı zamanda üretimi arttırmadın mı soğan, patates ve her türlü ürünü pazarda kat kat pahalı almak zorunda kalıyoruz. On yıl öncesine kadar tarımda ve hayvancılıkta kendine yeten Türkiye Dünya ülkelerinde 7. Sıradaydı. Şimdi ise ithal etmediğimiz hiçbir ürün yok. Nohut, buğday, mercimek, arpa daha çok ürünleri dışardan alıyoruz.

Bu sıkıntılarla tarım sektörü gün geçtikçe dibe vuruyor. Bu ortamda yapılması gereken devletin acilen konseyini kurum uzmanlarını toplayıp bu işe neşter vurmak durumundayız. Neşter vurmadığımız taktirde köyde nitelikli eleman bulmak çok zordur. Bu alanda kooperatifleri geliştirmeliyiz. Bunu yapmadığımızda dışa bağımlı kalıyoruz. Verilen gübre yetersiz. Bir yıl içerisinde gübre fiyatları yüzde 80 ne kadar bir artış var. Geçen yıl 100 liraya aldığımız gübre bu sene 1700 ile 1800 lira oldu. ton başına vurduğunda yüzde 80 artış var. Üreticinin ürettiği buğdayın artışı yüzde 15 dir. İşte zarar oradan başlıyor. Devlet burada tarımın gelişmesi için çiftçilerimize gerekli destek verilmelidir” dedi.

Fahri Haner     

Habere ifade bırak !
Habere ait etiket tanımlanmamış.
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve yenigolcuk.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.