ELLİBEŞ ‘’DEMOKRASİ ANLAYIŞINIZ BU MU?’’

İLçe danışma meclisinde konuşan Ellibeş, “İşte CHP’nin durumu ortada. İlçe kongreleri Darıca’da başladı. Bismilllah, daha ilk kongrede ‘Demokrasi’ye ne kadar bağlı olduklarını bizlere gösterdiler. Bir kadın aday, bir hanımefendi; Ebru Tayanç. İki kadın arkadaşını da yanına alarak çıkıp ilçe başkanı adayı olmak istedi. Kendi ifadesiyle söylüyorum, adaylığını açıkladığı andan itibaren yanına gidip görüşen kim varsa parti içinde kendilerine dönek yaftası yapıştırılmış. CHP’de 30 yıllık geçmişi olması, kadın olması, adaylıktan çekilinceye kadar baskı görmesini engellemedi. Ve donunda pes ettirmeyi başardılar. Şimdi soruyorum sizlere, bu mu sizin demokrasi anlayışınız? Bu mu bize örnek gösterdiğiniz demokrasi anlayışı? Böyle zorbalıklar olacaksa, bizim gibi istişare kültürü ve üyelerimizin rızasıyla aday belirlemek daha doğru.” SARIBAY’DAN ELLİBEŞ’E CEVAP 17 yıldır kadınlarla ilgili tüm söylemlerinde cinsiyetçi dilinden taviz vermeyen bir partinin il başkanından bu açıklamaları duymak bizleri şaşırttı. Ancak parti içi konularımıza müdahale ederken Sayın Ellibeş'in daha bilgili ve donanımlı bir açıklama ile karşıma çıkmasını beklerdim. Öncelikle ifade etmek isterim ki “Dönek yaftası” çirkin bir itham olup, kadın erkek fark etmeksizin kabulü olmayan, partimizin lügatinde da yer almayan bir tabirdir. Darıca'da olan parti tüzüğünde yer alan yüzde on kotasına bağlı olarak yaşanan bir olaydır. Siyaset yapan herkes bilir ki adaylık için delegenin yüzde on onayı alınmalıdır. Bu çoğunluk sağlanamadığı için Sayın Ebru Tayanç arkadaşımızın resmi demokrasi yarışına katılması mümkün olmamıştır. Ancak kürsüye çıkarak özgürce demokratik hakkını kullanmış ve konuşmuştur. Sayın Ellibeş yıllar önce kendi partisinde yaşanılan bir sorunu biz yaşamışçasına anlatmış sanırım. Biz milletvekilliğinde ilk sırayı Fatma Kaplan Hürriyet'e verirken, biz 2014 yılında Kartepe'de önseçim ile ilk üç sırayı kadın meclis üyelerimize verirken, sizin partinizin 2015 yılında bir kadına Sayın Hatice Kaya Bilecen'e söz hakkı bile vermediğini ve salondan hakaretlerle çıkarıldığını hiç unutmadık. Kartepe İlçe kongresinde yaşanan olay tam da sizin ifade ettiğiniz şekilde gelişmişti Sayın Ellibeş. Ama hesap sorar gibi “Sizin demokrasi anlayışınız bu mu?” diye bize sorduğunuz bu sorunun asıl muhatabı sizlersiniz. Adaylığını açıklayan kadın adayın kendisine ve yönetimine yapılan baskılar sonucunda kongreye sadece 4 yönetim kurulu üyesi geldiğini, yedeklerden de 21 kişi itiraz dilekçesini divana sunduğunu hatırlatalım size. Dahası da var! Bu kadın aday divanın kararına itiraz ederek bir konuşma yapmak istediğinde bazı partililerce, salondan ayrılması için alkış tuttular, o da yetmedi yuhaladılar ve kavga çıktı. Peki, “Sizin demokrasi anlayışınız bu muydu?” 8 Mart Dünya Kadınlar Günü'nde, birçok Avrupa ülkesinden önce kadınlara seçme ve seçilme hakkı tanıyan, çok eşliliği kaldıran, eşit eğitim hakkı getiren, kadınların iş hayatına katılmasını sağlayan Ulu Önder Mustafa Kemal Atatürk'ün; "Şuna inanmak lazımdır ki dünya yüzünde gördüğümüz her şey kadının eseridir" ve ''Toplumun başarısızlığının asıl sebebi kadınlara karşı olan bilgisizlikten ileri gelir, bir toplumun bir organı faaliyette iken diğer bir organı işlemez ise o toplum felç olur" sözleri bizlerin ve partimizin şiarıdır Sayın Ellibeş.  Parti liderlerinin Uluslararası Kadın ve Adalet Zirvesi'nde yaptığı konuşmada 'Kadınla erkeği eşit konuma getirmenin fıtrata aykırı' olduğunu söylediğini hatırlatarak, kadın hakları ve demokrasi konusunda geçmişinizin pek de aydınlık olmadığını unutmadan, hassas davranmanızı tavsiye ediyor, demokrasi ve kadın hakkında daha fazla bilgi sahibi olmanız adına CHP tarihini okumanızı öneriyorum. Diğer bir taraftan da, 17-25 Aralık operasyonlarıyla ilgili hala konuşmanız ve bu işin asıl sorumluları olarak başkalarına yüklemeniz de hayli şaşırtıcı olsa da şaşırmamak lazım. Bizler iktidar partisinin “Kandırıldık” ya da “Aldatıldık” diyerek işlerin içinden nasıl sıyrılmaya çalıştıklarını da gördük. 17-25 Aralık yolsuzluklarını yeni operasyon yaparak kimse kapatamaz. O operasyonlarla ortaya çıkan yolsuzluklar tarihe mal oldu. Aradan yüz yıl geçse de insanımız, çocuklarımız, torunlarımız onların torunları da bunu öğrenecekler.