FABRİKADA İŞÇİ SOKAKTA SANATÇI

(İHA) –Başiskele de yaşayan 30 yaşındaki Burak Siyasaltürk, 14 senedir grafiti sanatıyla ilgileniyor. 2004 yılında bir akaryakıt istasyonun duvarına yapılan grafitiyi gören ve hayran kalan Siyasaltürk, uzun süre bu çalışmaları izledi. 2008 yılında grafiti yapmaya karar veren Siyasaltürk, tasarladığı figürleri ilk olarak kağıda çizmeye başladı. Zamanla kendisini geliştiren Burak Siyasaltürk, yıllardır boş duvarları renklendiriyor. Aynı zamanda bir fabrikada işçi olarak çalışan Siyasaltürk, mesaisinin olmadığı zamanlarda grafiti sanatını yapıyor. Duvarları renklendirmek için tüm izinleri alan Burak Siyasaltürk, grafiti yapacağı bazı zamanlarda 1 yaşındaki oğlu Karya'yı da yanında götürüyor. Hem grafiti yapan Siyasaltürk hem de oğluyla eğlenceli zaman geçiriyor. "4 sene boyunca izledim" Siyasaltürk, 2004 yılından 2008 yılına kadar sadece duvarlara yapılan grafiti sanatını incelediğini belirterek, "4 sene boyunca sadece yapılanları izledim, inceledim ve öğrenmeye çalıştım. Daha sonra amatör bir şekilde kağıda çizmeye başladım. Uzun süre duvarı kirletmemek için hiçbir şey yapmadım. Biriktirdiğim harçlıklarla aldığım sprey boyalar ile birkaç çalışma yapmıştım. İlk yaptığım çalışmalar tabii ki çok kötüydü" dedi. "5-6 saat sürüyor" Grafiti sanatının uzun süren bir işlem olduğunu kaydeden Siyasaltürk, çoğunlukla izinli günlerinde yapmaya çalıştığını dile getirdi. Siyasaltürk, "Mesaim olmadığı zamanlarda geliyorum. Yapması zaten zor 5-6 saat sürüyor. Tabii ki bu yaptığınız çalışmaya da bağlı. Karakterli bir çalışma yaparsam daha uzun sürebiliyor. Bir çalışmayı yapabilmek için sabahtan geliyorum. İlk önce taslağını çiziyorum, karakterlerini çiziyorum. Sürekli yapmıyorsanız mesela bileğiniz çok ağrıyor" ifadelerini kullandı. "Bir iki kere polise yakalanmışlığım var" Uzun zaman önce izinsiz grafiti yaptığı sırada birkaç kez polis ekiplerine yakalandığını söyleyen Burak Siyasaltürk, "Grafiti, benim ilk başladığım zamanlarda pek bilinen bir şey değildi. İzin almamız çok zor oluyordu. İzinsiz yaptığım yerlerde bir iki kere polise yakalanmışlığım var. Hatta arkadaşlarımla beraber yaptık ve ceza yedik, cezayı da beraber ortak ödedik. Belediyeler o zamanlar çok fazla izin vermiyordu. Şimdi en azından burayı izin alıp boyuyorum" diye kaydetti. "Ben sadece bakarak öğrendim" Grafiti yapmayı kendi başına öğrendiğini ve kimseden destek almadığını vurgulayan Burak Siyasaltürk, sözlerini şöyle sürdürdü: "Bu işi bana kimse öğretmedi, ben sadece bakarak öğrendim. Grafiti yapmayı bana sevdiren duvarlardaki renkler oldu. Duvarların gri bir şekilde kalmamasını istedim. 'Bırakın duvarlar bizim olsun' adı altında bir dergi çalışması da yaptım ama çıkartmak nasip olmadı. Renklerle aram çok iyidir, zaten resim yapmayı da seviyordum. Resim yapmaya grafiti değil, daha çok böyle çizgi film karakterlerini kağıda işliyordum. 2008 yılında 'Ben bunu yapacağım' dedim. İlk başladığımda çok kötüydü. Hatta çevremdeki kişiler bana 'Yapamazsın, olmaz' dedi. Açıkçası ailemden çok fazla destek görmedim. Ama ben sürekli bir çaba halindeydim. Kantinde öğle yemeği yemeyip biriktirdiğim paralarla resim kalemi alıyordum. Yaptığım en uzun çalışma 1 buçuk gün sürdü. 'Worms' karakterli bir çalışma yapmıştım. Worms karakterlerinin olduğu çalışmayı evin orada bir duvara yapmıştım. Karakterli bir çalışma olduğu için onlara biraz daha boyut kazandırmam gerekiyordu" diye konuştu. "Grafiti yaparken 'Siz satanist misiniz?' diyenler vardı" Grafiti sanatına karşı insanların biraz daha ılımlı yaklaşmasının gerektiğini söyleyen Siyasaltürk, "Grafiti yaparken, 'Siz satanist misiniz?' diyenler vardı. Anlatmaya çalışmak gerçekten zorluyor. İnsanlara bunu zevk için yaptığınızı ve duvarları güzelleştirmek için yaptığınızı anlatarak olumsuz algıyı kırmak zor olabiliyor" sözlerine ekledi.