''HİÇBİR SALGIN VATANDAŞIN BİREYSEL ÇABASIYLA ÖNLENEMEZ''

“YÖNETEMİYORSUNUZ TÜKENİYORUZ” Sabri Yalım Parkı’nda ortak basın açıklamasını okuyan Ardaman, açıklamasında şu ifadelere yer verdi, “Yönetemiyorsunuz, tükeniyoruz suçu vatandaşa, yükü hekimlere ve sağlık çalışanlarına yıkanların tarihsel sorumluluklarını yılmadan her gün hatırlatmaya devam edeceğiz. Sadece hekimler ve sağlık çalışanları değil, babalarımız, annelerimiz, kardeşlerimiz ölüyor. Daha çok olduğunu bildiğimiz ama resmi olarak açıklanan rakamlarla dahi her gün 50 yurttaşımız, önlenebilir bir hastalık olan COVID-19'dan hayatını kaybediyor. COVID-19 Salgın sürecinin bilimsel yöntem, şeffaf veri ve ilgili tüm kesimlerin katılımı ile etkin ve koordineli bir anlayışla yönetilmesini istiyoruz. COVID-19 salgın sürecinin bugüne kadar ki yönetiliş biçimini yetersiz ve kaygı verici buluyoruz.” “ÜLKENİN EN ÖNEMLİ GERÇEĞİ KORONAVİRÜS SALGINIDIR” “Ülkeyi yöneten yetkili kişi ve kurumlardan salgın tedbirleri, salgın bütçesi, salgın koordinasyonu, salgın planlaması konusunda acil, kapsayıcı ve inandırıcı program açıklamalarını bekliyoruz. Yönetemivorsunuz, tükeniyoruz. Ülkenin en önemli ve gerçek gündeminin COVID-19 salgını olduğunun kabul edilmesini ve ülkeyi yönetenler başta olmak üzere tüm kişi ve kurumların bu gerçekliğe uygun tutum almasını istiyoruz.” “TBMM’Yİ BEKLEMEDEN TÜM PARTİLER BİR ARAYA GELMELİ” “Yönetemiyorsunuz, tükeniyoruz. TBMM'nin açılmasını beklemeden bütün partilerin COVID-19 salgını konusunda işbirliği ve koordinasyon sağlamak üzere bir araya gelmeleri için çağrı yapıyoruz. TTB olarak uzmanlık dernekleri ile birlikte COVİD izleme heyetimizin birikimini ve önerilerimizi paylaşabileceğimiz bir zeminin oluşmasını, ülkeyi yöneten hükümetin bu konuda çağrıcı olmasını istiyoruz. Yönetemiyorsunuz, tükeniyoruz. Sağlık Bakanlığı’ndan başta TTB olmak üzere bütün sağlık meslek odaları, sağlık sendika ve dernekleri ile birlikte "COVID-19 işbirliği ve ortak çalışma meclisi" oluşturmasını talep ediyoruz. “HİÇBİR SALGIN VATANDAŞIN BİREYSEL ÇABASIYLA ÖNLENEMEZ” “Yönetemiyorsunuz, tükeniyoruz. Hiçbir salgın vatandaşların bireysel çabalarıyla önlenemez. Bireysel tedbirler merkezi ve kapsamlı bir irade ve güven verici kararlarla birlikte uygulandığında anlamlı olur. Bu nedenle Sağlık Bakanlığı il Hıfzıssıhha kurullarını işlevli kılmalı, başta Belediyeler ve kent konseyleri olmak üzere işçi-memur sendikaları, hemşeri - köy derneklerinden, kültür sanat dernek ve vakıflarına kadar bütün demokratik kitle örgütleri ve sivil toplum kuruluşlarını sürece katmalıdır ve bütün sağlık çalışanlarının ölüm - kalım savaşına dönüşen COVID-19 mücadelesinde bırakılmayacaklarını, korunacaklarını, bu insanüstü çabaların farkında olunduğunu gösterecek ve manevi olarak destekleyecek, hastalanan ve vefat eden arkadaşlarımızın "meslek hastalığı” tanımını kabul edecek Sağlık Bakanlığı ve hükümet tutumu istiyoruz.” “İNSAN DEĞİL SERMAYE ÖNCELİKLİ GÖRÜNÜYOR” Yönetemiyorsunuz, tükeniyoruz. Yıllardır dillendirdiğimiz ve AKP hükümetlerinin "Sağlikta dönüşüm Programı" ile cisimleşen; sağlıkta özelleştirme - performans sistemi ve kamu özel idaresi odaklı milyarlık kiralara neden olan "Şehir Hastaneleri'nin COVID-19 salgını ile insanı değil sermayeyi ve karı önceledigi görülmüş oldu. Sağlıkta dönüşüm programı yarattığı tüm sonuçlar ile birlikte iptal edilmeli, salgin biliminin öngördüğü üzere kamusal bir sağlık programı hayata geçirilmelidir.” “ASM’LERE SAĞLIK PERSONELİ ATAMASI YAPILMALI” "Koruyucu hekimlik -saglik hizmetlerinin öncelemesi geçmişte kalmış bir nostalji değil, bugünün ve geleceğin sağlik perspektifidir. İlk adım olarak birinci basamak sağlık hizmetlerinin kamusal bir perspektifle yeniden düzenlenmesini, Aile Sağlığı Merkezleri'nin varlığı ve çalışanları ile birlikte kamu sağlık merkezi olarak tanımlanmasının acil olarak tüm ASM binalarının kamu eli ile temini ve onarımı ile ek sağlik personel atamasi yapilmasını istiyoruz