DENİZEVLER SAHİLİNDE ÇEVRE KATLİAMI YAŞANDI

Öncelikle böyle bir başlık attığım için, tüm okurlarımızdan özür dilerim. Ama yazacağım makaleyi okuyunca bana hak vereceğinizi umuyorum. Zaman zaman yazılarımda, mangal magandalarını yazıyorum. Bakın sevgili okurlar, açık alanda, mesire yerlerinde mangal yakılır. Evinizin bahçesinde yakabilirsiniz ki, zaman zaman bende evimin bahçesinde mangal yakıyorum. Buraya kadar her şey normal.  Ama anormal olan şey, mangal magandaları. Önceki gün, Gölcük Belediyesi’nin düzenlediği Yağlı Güreşleri, gazetem adına takip etmek amacıyla, yağlı güreşlerin yapıldığı Denizevler Sahiline gittim. Çok güzel ortam, güreşçiler adına çok sıcak sayılabilecek hava. Ama yinede her şey çok güzeldi. Güreşlere gelen seyirciler için, Gölcük Belediyesi güreş ağaları, 5 bin kişilik etli ve nohutlu pilav, yanına ayran, yetmedi bir de tulumba tatlısı koymuşlar. Eee “Bundan iyisi Şamda Kayısı” misali. Yani güzel bir gün geçirmeniz için, Gölcük Belediyesi ve Güreş Ağaları, her türlü imkanı sunmuşlar. Ama bu güzelliğe, Denizevler Sahilini dolduran mangal magandaları ile benim takıntım olan Suriyeliler deyim yerindeyse içine etti.   ALLAH AŞKINA BİRAZ SAYGINIZ OLSUN Şimdi bazıları “Ne varya mangal yakmada?” diyebilir. Ama bende bunu diyenlere “pardon” derim ya. Siz mangal yakacaksınız diye, semaverde çay demleyip içeceksiniz diye, güreş alanını dolduran yaklaşık 2 bin kişi ile güreşçileri rahatsız etmeye, dumana boğmaya kimsenin hakkı yok.     Yaklaşık 35 derecelik güneşin altında, vücutlarını yağlayarak spor yapmaya, güreş yapmaya çalışan pehlivanlar inanın rakiplerinden çok, sahilden gelen mangal kokularıyla mücadele ettiler. Hele biri semaver yakmış sevgili okurlar, Allah sizi inandırsın zannedersiniz yangın var. Allah aşkına biraz diğer insanlara saygınız olsun ya. Bakın yine söylüyorum, mangal yakabilirsiniz ama bunun da belli kriterleri olmalı. Nasıl kurbanı ehil biri kessin diyorsak, mangalı da bırakın mangal yakmayı birisi yaksın.     BİZİM PARA VERDİĞİMİZ SURİYELİLER Gerçi bu kanıda biraz ön yargılı olabilirim ama, yazmadan edemeyeceğim. Hani bizim acıyarak para verdiğimiz yardım ettiğimiz, önlerine “Biz Suriyeliyiz açız” levhası asan Suriyeliler var ya. Önlerinde mangal da yok, bir sürü tahta parçasıyla ateş yakmışlar, üzerine birde telden bir ızgara, önlerinde pek çoğunun alamadığı kadar et tavuk. Hem de ne et, muhtemelen ya antrikot ya da biftek. Ellerinde 2-3 bin liralık Ayfon telefonlar, bide ateşin önünde solfi yapıyorlar. Ben bir çıkış bunlara demeğimi bırakmadım. Bütün duvarlar simsiyah, ortalığı dumana boğmuşlar. Ama hiçbirinin umurunda değil. Yemin ediyorum, bizim ülkemizde bizden özgür yaşıyorlar. Bütün gün duygu sömürüsü yaparak bizi söğüşlüyorlar, akşamda mangal keyfi. Oh ne ala memleket be. Denizevler Sahilinin önceki günkü halini görseydiniz gerçekten çok üzülürdünüz. Yemyeşil çimlerin üstü, milletin yiyip içtiği şeyleri attığı çöplerle dolu. Gerçekten çok üzüldüm çok. Kusura bakmayın ama çok pis milletiz...