CHP'Lİ YILMAZ'DAN, AKP'Lİ BAŞKAN ALP'E YANIT

“İNANDIKLARIMIZI HER DAİM SAVUNACAĞIZ” “Her daim halkın içinde sokakta olan, siyasi görüşü, yaşam tarzı, bakış açısı ne olursa olsun her bir kişiyi dinleyen, anlamaya çalışan bir meclis üyesi olarak, yaptığımız sohbetlerde vatandaşlarımızın bizim yanımızda, çok daha rahat bir şekilde düşüncelerini aktardıklarını, kimi siyasetçi ve siyasi parti temsilcilerinin yanında ise konuşmaktan, eleştirmekten imtina edebildiklerini söyleyebilirim. Meclis üyesi olarak, bu söylemleri dile getirmekle de mükellefim. Manşet ya da başlık ile yetinip, bilginin içine özüne bakmadan değerlendirme yapma eğiliminde olanların, vatandaşı da aynı şekilde değerlendirdiklerine, doğruları göremediklerine ve doğru şekilde dile getiremediklerine şüphe yoktur.  Doğruyu görememektedirler, zira çevrelerinde harcında yalakalar ve dalkavuklar ile yoğrulmuş duvarlar bulunmakta, bu duvarlar gerçeği görmelerine de engel olmaktadır. Doğru anlayıp aktarmaktan ziyade, eleştirmiş olmak için eleştirmiş, polemik yaratarak prim elde etme amacı taşıyanlara karşı doğru yolda olduğumuzu görüyorum. Başkaları gibi asla gözlerimiz başkalarının istediği yönde görmeyecek, dillerimiz talimatla işlemeyecektir. Gerçekleri görerek ve duyarak milletin dili, milletin gözü olacak; bildiklerimizi inandıklarımızı savunacağız.”   “CUMHURİYET FİKİR SERBESTLİĞİ TARAFTARIDIR” “Bizler Başkomutanımız Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün dediği gibi “Bugün hepimize düşen ortak görev; ulusal değerlere, bilince, Cumhuriyet'e sahip çıkmak, Çanakkale'yi, Kurtuluş Savaşı'nı kazanan  ruhu korumak ve bu bilinci gelecek kuşaklara aktarmaktır. Türk Ulusu dili, kültürü, tarihi ve saygın kimliğiyle aydınlık yarınlara el ele güçlü biçimde yürüyecektir.” anlayışa sahip olan kişiler olarak sadece bugün değil hayatta var olduğumuz günden beri, babalarımızdan atalarımızdan aldığımız eğitim, bilinç ile tarihimizi okuyarak anlayarak geleceğimize Atatürk’ün başlattığı yolda ve hedeflediği yönde hizmet etmek için üzerimize düşeni yapmaktayız. ‘Cumhuriyet fikir serbestliği taraftarıdır. Samimi ve meşru olmak şartıyla her fikre saygı duyarız.’ İfadesinde olduğu gibi “samimi” olmak şartıyla saygı duyarız. Mustafa Kemal Atatürk’e ve eserlerine; ilke ve inkılaplarına karşı dönemsel sempatiler duymak, dün değil bugün savunuculuğa geçmek, yürekten desteklenmeyen söylemler kullanmak, dönemsel iyileşmeler ile kutlamalara katılmak “samimi” yetsizliktir.”    “ATATÜRK TÜRK MİLETİNE AİTTİR” “2019 seçimlerini kazınırsak, Türkiye Cumhuriyetinin 100. yılını yüzde yüz Cumhuriyet coşkusu ile kutlarız” ifadesini kullanmış olmama rağmen, bazı kişiler ifademi anlatmak istedikleri şekilde anlamış ve yansıtmışlardır. Çok net bir tablo var önümüzde ki bugüne kadar yerli yersiz eleştirdikleri, görmezden geldikleri, kimi zaman hakaret ettikleri, deforme etmeye çalıştıkları değerlere bugün sanki hep savunmuşlarcasına sahip çıkma eğilimi göstermektedirler. Atatürk ve Cumhuriyet elbette sadece CHP’ye ait değildir, Türk Milletine aittir. Samimiyetle inanan ve savunan Türk Milletine aittir. “Cumhuriyeti içine sindirmiş olanlar ve sindirememiş olan sahte yüzler” arasında millet seçimini yapacaktır. Türk Milleti kimlerin amaca giden yolda Atatürk ve Cumhuriyet sevdalısı olmaya başladığını, kimlerin ezelinden beri yürekten gelen destekle savunduğunu ve yaşatmaya çalıştığını görebilecek düzeydedir. Gelecek kaygısıyla bugün Atatürkçü olup Cumhuriyet ve kazanımlarına sarılmayı seçenler gibi sahte yüzler takınmayarak Cumhuriyete, kazanımlarına ve Mustafa Kemal Atatürk’e sahip çıkan, anlayan, yorumlayan, uygulayan ve samimi olan,  94 yıldır hasta olmadan, yurtdışına çıkmadan, herhangi bir gerekçe ile katılımsızlık göstermeden; kutlamış, savunmuş, inanmış, uygulamış gibi yapmadan tüm yüreğimizle halkımızla Cumhuriyeti kutladık. Cumhuriyetin 100.yılında yaşanacak CHP iktidarıyla fikrinde zikrinde yüreğinde Cumhuriyet ve kazanımları olan bir iktidar ile; Cumhuriyet çok daha büyük, hak ettiği coşku ve katılım ile yüzde yüz Cumhuriyet coşkusu ile kutlanacaktır.”    MUSTAFA KEMAL ATATÜRK DER Kİ; “İki Mustafa Kemal vardır: Biri ben, et ve kemik, geçici Mustafa Kemal... İkinci Mustafa Kemal, onu "ben" kelimesiyle ifade edemem; o, ben değil, bizdir! O, memleketin her köşesinde yeni fikir, yeni hayat ve büyük ülkü için uğraşan aydın ve savaşçı bir topluluktur. Ben, onların rüyasını temsil ediyorum. Benim teşebbüslerim, onların özlemini çektikleri şeyleri tatmin içindir. O Mustafa Kemal sizsiniz, hepinizsiniz. Geçici olmayan, yaşaması ve başarılı olması gereken Mustafa Kemal odur! Ve Bizler tarihi köklerini unutmayan her birimiz Mustafa Kemal’in bizlere kazandırdığı Cumhuriyete ve kazanımlarına sahip çıkacak olan Mustafa Kemaliz…”