LASTİK İŞ

“YANLIŞ ANLAŞILMA NEDENİ İLE TUTUKLUYUM”

Gündem 11.09.2018 - 17:06, Güncelleme: 31.05.2021 - 18:16
 

“YANLIŞ ANLAŞILMA NEDENİ İLE TUTUKLUYUM”

Fetullahçı Terör Örgütü'nün (FETÖ) 15 Temmuz 2016'daki darbe girişimi sırasında Donanma Komutanlığı'ndaki eylemlere ilişkin 50'si tutuklu, 15'i firari 90 sanığın yargılandığı davada sanıklar, esasa ilişkin savunma yaptı.

Kocaeli 5. Ağır Ceza Mahkemesi'nce, Kocaeli Kapalı Ceza İnfaz Kurumları Yerleşkesi'ndeki salonda yapılan duruşmaya, bazı tutuklu ve tutuksuz sanıklar ile avukatlar ve sanık yakınları katıldı. Davaya müdahil olan Cumhurbaşkanlığı adına avukat Ömer Furkan Yayla da duruşmada hazır bulundu. Duruşmada, darbe girişimi sırasında darbeci amiral Hayrettin İmren'le hareket ettiği, İmren'in kurallara aykırı tüm talimatlarını sorgulamadan uyguladığı, darbenin başarılı olması yönünde gayret ve çaba içerisinde olduğu, İmren'in talimatlarıyla Donanma Komutanlığı'nda gözaltına alınarak etkisiz hale getirilen amiraller Ahmet İskender Yıldırım ve Yalçın Payal'ın cezaevi aracına konularak İstanbul'a gönderilmesi olayında önce cezaevi aracında daha sonra eskortluk yapan araçta yer aldığı iddia edilen tutuklu sanık Murat G, saatin ilerlemesi nedeniyle geçen celse yarım kalan esasa ilişkin savunmasına devam etti. Sanık Murat G, İskender Yıldırım ve Yalçın Payal'ın içerisinde olduğu tutuklu sevk aracına darbeci amiral Hayrettin İmren tarafından zorla ve sonradan bindirildiğini, araca bindiğinde Yıldırım ve Payal'ın araçta olduğundan haberi olmadığını savunarak, henüz halk nizamiyenin önünde toplanmadığı sırada saat 00.50'de hareket ettiklerini ve bundan dolayı nizamiye önünde yaşanan olaylara şahit olmadıklarını söyledi. AMİRALLERİ GÖRMEDİM Murat G, aracın amirallerin bulunduğu kabin bölümüne değil, ön taraftaki yolcu bölümüne oturduğunu ve arada kilitli paravan olduğu için amiralleri görmediğini iddia ederek, intikal boyunca ne öndeki eskort aracında ne de tutuklu sevk aracında aktif olarak bulunmadığını, birinci sicil amiri Merkez Komutanı Albay Uğur Çelikten'den emir beklediğini ifade etti. Donanma Komutanlığı tarafından hazırlanan idari tahkikat raporundan da her iki araçta aktif olarak bulunmadığının anlaşıldığını söyleyen Murat G, araçta amirallerin olduğunu yola çıktıktan sonra araç şoförü Mustafa D'nin yanında oturan erden öğrendiğini belirtti. Sanık Murat G, şoför Mustafa D'ye nereye gittiklerini sorduğunu, onun da "nereye gittiklerini bilmediğini, öndeki eskort aracı takip etmesinin emredildiğini" söylediğini anlatarak, "Aracın kabin bölümünde 2 amiralin olduğunu öğrendikten sonra Merkez Komutanlığı'nda görevli Astsubay Yaşar Tuzcu'yu aradım ve 'Ne maksatla bu amiralleri götürüyoruz.' diye sordum. O da bilmediğini, Merkez Komutanı Uğur Çelikten'e sorup döneceğini söyledi fakat bir daha dönüş yapmadı. Yaşar Tuzcu, huzurdaki ifadesinde de bana dönüş yapmadığını doğruladı." diye konuştu. Olayları sürekli sorguladığını, araç hareket ettikten sonra kimsenin kendisini aramasını beklemeden ilk aramayı yaptığını savunan Murat G, o gece Uğur Çelikten'i 10 kez aradığını sadece 3'ünde görüşebildiğini kaydetti. HAİNİN KAFASINA SIKAYIM DEDİM Murat G, intikal esnasında Çelikten ve onun vasıtasıyla Donanma Komutanı Veysel Kösele'ye çok önemli bilgiler ilettiğini ileri sürerek, "Ben komutanım Uğur Çelikten'i arayıp 'Komutanım bana emir verin, kim hainse aracı durdurup kafasına sıkayım' dediğim halde, komutanlarım bana 'müdahale edin' demek yerine beklemede kalmamı emrettiler. Gerek Uğur Çelikten gerek intikal sırasında yanımda bulunan şoför Mustafa D. de mahkeme huzurunda verdikleri ifadelerinde benim bu söylediklerimi teyit etmişlerdir. Emir verilmediği halde astsubay rütbemle ne yapabilirdim." ifadelerini kullandı. Olay gecesi amiraller İskender Yıldırım ve Yalçın Payal'ı hiç görmediğini ileri süren Murat G, şöyle devam etti: "Kendileri de aracın kabin bölümünde benim olmadığımı ve beni hiç görmediklerini ve temas kurmadıklarını, yanlarındaki Yüzbaşı Harun İ'yi ikaz edip, aracın ön tarafında oturan şahsıma ve şoför Mustafa D'ye emir vermediklerini mahkemede söylemişlerdir. Kabin bölümünde bulunan Yüzbaşı Harun İ'nin amirallere kendisini astsubay olarak tanıtması sonucu oluşan bir yanlışlığın mağduriyetini yaşıyorum. O geceki intikal sırasında kimsenin emir vermemesi, sürekli beklemede kalmamın söylenmesi, hürriyeti tahdit suçunu işlemediğimin kanıtıdır." Sanık Murat G, dönemin Donanma Komutanı Veysel Kösele'nin ve amirallerin sevkine ilişkin mahkemede "Merkez Komutanı Uğur Çelikten'den amirallerin tutuklu sevk aracıyla İstanbul'a sevk edildiklerini öğrendim. Bunun üzerine Vali Hasan Basri Güzeloğlu'nu arayarak araca müdahale edilmesini istedim." ifadelerini kullandığını anlatarak, "Mahkeme başkanının 'Müdahale edilmesi için neden Uğur Çelikten'e emir vermediniz de valiyi aradınız?' şeklindeki sorusu üzerine de 'Araç ayrıldıktan sonra Merkez Komutanına emir vermenin bir gereği yoktu.' dedi. Veysel Kösele'nin, intikal sırasında verdiğim bilgileri kendisine ileten birinci sicil amirim Uğur Çelikten vasıtasıyla müdahale edilmesi için şahsıma emir vermediği ortadadır." diye konuştu. Murat G, amirallerin bulunduğu tutuklu nakil aracının kabin bölümünde yer alan Harun İ'nin kendisini astsubay olarak tanıtmasından kaynaklanan bir yanlış anlaşılma nedeniyle 20 aydır tutuklu olduğunu, bu süreçte ailesinin maddi ve manevi olarak büyük zararlar gördüğünü savunarak, beraatini talep etti. Mahkeme başkanı, Murat G'nin savunmasının ardından duruşmaya bir saat ara verdi. Mütalaada ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası istemi Mütalaada, eski Gölcük Deniz Ana Üs Komutanı Tuğamiral Hayrettin İmren ve eski Güney Grup Görevi Komutanı Tuğamiral Nazmi Ekici ile kurmay albayların da aralarında bulunduğu 51 sanık hakkında, "anayasal düzeni zorla değiştirmeye teşebbüs" suçlamasıyla ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası isteniyor. Eski Donanma Komutanı emekli Oramiral Veysel Kösele ile Komodor Levent Kerim Uça'nın derdest edildiği TCG Yavuz Gemisi Komutanı eski Kurmay Yarbay Sezai Özgür Öztürk ve 15 personeli ile İstanbul Moda açıklarında top atışı yapılan TCG Kemalreis Gemisi Komutanı Yarbay Arif Çıtlık, TCG Turgutreis Gemisi 2. Komutanı Kurmay Yarbay Ali Kocamanoğlu, TCG Salihreis Gemisi 2. Komutanı Sami Tulgar, TCG Oruçreis Gemisi 2. Komutanı Özgür Gencer, bu suçtan cezalandırılmaları istenen sanıklar arasında yer alıyor. İddianameden FETÖ elebaşı Fetullah Gülen'in bir numaralı şüpheli olduğu iddianamede, eski Sahil Güvenlik Komutanı Tümamiral Hakan Üstem, eski Gölcük Deniz Ana Üs Komutanı Tuğamiral Hayrettin İmren, eski Kuzey Deniz Saha Komutanı Kurmay Başkanı Tuğamiral Ömer Faruk Harmancık, eski Güney Grup Görevi Komutanı Tuğamiral Nazmi Ekici, eski Sahil Güvenlik Komutanlığı Harekat Başkanı Süleyman Yarayan, eski Kuzey Görev Grup Komutanı Tuğamiral Ayhan Bay, eski Deniz Hava Komutanı Tuğamiral Tezcan Kızılelma, eski Genelkurmay Konsept Teşkilat ve Harbe Hazırlık Daire Başkanı Gürel Kaynak, eski Gölcük Deniz Ana Üs Komutanlığı İstihbarat Şube Müdürü Muharrem Aslan, eski Harp Filosu Komutanlığı Kurmay Başkanı Murat Erdem ile Donanma Komutanlığı'nda görevli askerlerin "mahrem abileri" konumundaki 18 sivil ve 1 asker öğretmenin de aralarında yer aldığı 90 şüpheli bulunuyor. İddianamede, terör örgütü elebaşı Gülen hakkında, "cebir ve şiddet kullanarak, Türkiye Cumhuriyeti Anayasası'nın öngördüğü düzeni ortadan kaldırmaya veya bu düzen yerine başka bir düzen getirmeye veya bu düzenin fiilen uygulanmasını önlemeye teşebbüs", "silahlı örgüt kurma veya yönetmek" ve "silahla birden fazla kişiyle birlikte yerine getirdiği kamu görevi nedeniyle kişiyi hürriyetinden yoksun kılmak" suçlarından ağırlaştırılmış müebbet ile 19 yıldan 36 yıl 6 aya kadar hapis cezası isteniyor. Şüpheli askerlerle irtibatlı olan, onları darbe toplantılarına götüren ve kaçtıkları dönemde saklayan, Donanma Komutanlığı'nda görevli askerlerin "mahrem abileri" konumundaki 18'i sivil, 1'i asker öğretmen ile Donanma Komutanlığı'nda darbe girişimini yönettiği belirtilen tutuklu sanıklar Hakan Üstem, Hayrettin İmren, Ömer Faruk Harmancık, Nazmi Ekici, Süleyman Yarayan, Tezcan Kızılelma, Gürel Kaynak, Muharrem Aslan ve Murat Erdem ile firari sanık Ayhan Bay hakkında ağırlaştırılmış müebbet ile 19 yıldan 36 yıl 6 aya kadar hapis cezası istenen iddianamede, diğer sanıkların ise ağırlaştırılmış müebbet ile 7 yıl 6 aydan 29 yıla kadar hapisle cezalandırılmaları talep ediliyor.
Fetullahçı Terör Örgütü'nün (FETÖ) 15 Temmuz 2016'daki darbe girişimi sırasında Donanma Komutanlığı'ndaki eylemlere ilişkin 50'si tutuklu, 15'i firari 90 sanığın yargılandığı davada sanıklar, esasa ilişkin savunma yaptı.

Kocaeli 5. Ağır Ceza Mahkemesi'nce, Kocaeli Kapalı Ceza İnfaz Kurumları Yerleşkesi'ndeki salonda yapılan duruşmaya, bazı tutuklu ve tutuksuz sanıklar ile avukatlar ve sanık yakınları katıldı. Davaya müdahil olan Cumhurbaşkanlığı adına avukat Ömer Furkan Yayla da duruşmada hazır bulundu.

Duruşmada, darbe girişimi sırasında darbeci amiral Hayrettin İmren'le hareket ettiği, İmren'in kurallara aykırı tüm talimatlarını sorgulamadan uyguladığı, darbenin başarılı olması yönünde gayret ve çaba içerisinde olduğu, İmren'in talimatlarıyla Donanma Komutanlığı'nda gözaltına alınarak etkisiz hale getirilen amiraller Ahmet İskender Yıldırım ve Yalçın Payal'ın cezaevi aracına konularak İstanbul'a gönderilmesi olayında önce cezaevi aracında daha sonra eskortluk yapan araçta yer aldığı iddia edilen tutuklu sanık Murat G, saatin ilerlemesi nedeniyle geçen celse yarım kalan esasa ilişkin savunmasına devam etti.

Sanık Murat G, İskender Yıldırım ve Yalçın Payal'ın içerisinde olduğu tutuklu sevk aracına darbeci amiral Hayrettin İmren tarafından zorla ve sonradan bindirildiğini, araca bindiğinde Yıldırım ve Payal'ın araçta olduğundan haberi olmadığını savunarak, henüz halk nizamiyenin önünde toplanmadığı sırada saat 00.50'de hareket ettiklerini ve bundan dolayı nizamiye önünde yaşanan olaylara şahit olmadıklarını söyledi.

AMİRALLERİ GÖRMEDİM
Murat G, aracın amirallerin bulunduğu kabin bölümüne değil, ön taraftaki yolcu bölümüne oturduğunu ve arada kilitli paravan olduğu için amiralleri görmediğini iddia ederek, intikal boyunca ne öndeki eskort aracında ne de tutuklu sevk aracında aktif olarak bulunmadığını, birinci sicil amiri Merkez Komutanı Albay Uğur Çelikten'den emir beklediğini ifade etti.

Donanma Komutanlığı tarafından hazırlanan idari tahkikat raporundan da her iki araçta aktif olarak bulunmadığının anlaşıldığını söyleyen Murat G, araçta amirallerin olduğunu yola çıktıktan sonra araç şoförü Mustafa D'nin yanında oturan erden öğrendiğini belirtti.

Sanık Murat G, şoför Mustafa D'ye nereye gittiklerini sorduğunu, onun da "nereye gittiklerini bilmediğini, öndeki eskort aracı takip etmesinin emredildiğini" söylediğini anlatarak, "Aracın kabin bölümünde 2 amiralin olduğunu öğrendikten sonra Merkez Komutanlığı'nda görevli Astsubay Yaşar Tuzcu'yu aradım ve 'Ne maksatla bu amiralleri götürüyoruz.' diye sordum. O da bilmediğini, Merkez Komutanı Uğur Çelikten'e sorup döneceğini söyledi fakat bir daha dönüş yapmadı. Yaşar Tuzcu, huzurdaki ifadesinde de bana dönüş yapmadığını doğruladı." diye konuştu.

Olayları sürekli sorguladığını, araç hareket ettikten sonra kimsenin kendisini aramasını beklemeden ilk aramayı yaptığını savunan Murat G, o gece Uğur Çelikten'i 10 kez aradığını sadece 3'ünde görüşebildiğini kaydetti.

HAİNİN KAFASINA SIKAYIM DEDİM
Murat G, intikal esnasında Çelikten ve onun vasıtasıyla Donanma Komutanı Veysel Kösele'ye çok önemli bilgiler ilettiğini ileri sürerek, "Ben komutanım Uğur Çelikten'i arayıp 'Komutanım bana emir verin, kim hainse aracı durdurup kafasına sıkayım' dediğim halde, komutanlarım bana 'müdahale edin' demek yerine beklemede kalmamı emrettiler. Gerek Uğur Çelikten gerek intikal sırasında yanımda bulunan şoför Mustafa D. de mahkeme huzurunda verdikleri ifadelerinde benim bu söylediklerimi teyit etmişlerdir. Emir verilmediği halde astsubay rütbemle ne yapabilirdim." ifadelerini kullandı.

Olay gecesi amiraller İskender Yıldırım ve Yalçın Payal'ı hiç görmediğini ileri süren Murat G, şöyle devam etti:
"Kendileri de aracın kabin bölümünde benim olmadığımı ve beni hiç görmediklerini ve temas kurmadıklarını, yanlarındaki Yüzbaşı Harun İ'yi ikaz edip, aracın ön tarafında oturan şahsıma ve şoför Mustafa D'ye emir vermediklerini mahkemede söylemişlerdir. Kabin bölümünde bulunan Yüzbaşı Harun İ'nin amirallere kendisini astsubay olarak tanıtması sonucu oluşan bir yanlışlığın mağduriyetini yaşıyorum. O geceki intikal sırasında kimsenin emir vermemesi, sürekli beklemede kalmamın söylenmesi, hürriyeti tahdit suçunu işlemediğimin kanıtıdır."
Sanık Murat G, dönemin Donanma Komutanı Veysel Kösele'nin ve amirallerin sevkine ilişkin mahkemede "Merkez Komutanı Uğur Çelikten'den amirallerin tutuklu sevk aracıyla İstanbul'a sevk edildiklerini öğrendim. Bunun üzerine Vali Hasan Basri Güzeloğlu'nu arayarak araca müdahale edilmesini istedim." ifadelerini kullandığını anlatarak, "Mahkeme başkanının 'Müdahale edilmesi için neden Uğur Çelikten'e emir vermediniz de valiyi aradınız?' şeklindeki sorusu üzerine de 'Araç ayrıldıktan sonra Merkez Komutanına emir vermenin bir gereği yoktu.' dedi. Veysel Kösele'nin, intikal sırasında verdiğim bilgileri kendisine ileten birinci sicil amirim Uğur Çelikten vasıtasıyla müdahale edilmesi için şahsıma emir vermediği ortadadır." diye konuştu.

Murat G, amirallerin bulunduğu tutuklu nakil aracının kabin bölümünde yer alan Harun İ'nin kendisini astsubay olarak tanıtmasından kaynaklanan bir yanlış anlaşılma nedeniyle 20 aydır tutuklu olduğunu, bu süreçte ailesinin maddi ve manevi olarak büyük zararlar gördüğünü savunarak, beraatini talep etti.
Mahkeme başkanı, Murat G'nin savunmasının ardından duruşmaya bir saat ara verdi.

Mütalaada ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası istemi
Mütalaada, eski Gölcük Deniz Ana Üs Komutanı Tuğamiral Hayrettin İmren ve eski Güney Grup Görevi Komutanı Tuğamiral Nazmi Ekici ile kurmay albayların da aralarında bulunduğu 51 sanık hakkında, "anayasal düzeni zorla değiştirmeye teşebbüs" suçlamasıyla ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası isteniyor.

Eski Donanma Komutanı emekli Oramiral Veysel Kösele ile Komodor Levent Kerim Uça'nın derdest edildiği TCG Yavuz Gemisi Komutanı eski Kurmay Yarbay Sezai Özgür Öztürk ve 15 personeli ile İstanbul Moda açıklarında top atışı yapılan TCG Kemalreis Gemisi Komutanı Yarbay Arif Çıtlık, TCG Turgutreis Gemisi 2. Komutanı Kurmay Yarbay Ali Kocamanoğlu, TCG Salihreis Gemisi 2. Komutanı Sami Tulgar, TCG Oruçreis Gemisi 2. Komutanı Özgür Gencer, bu suçtan cezalandırılmaları istenen sanıklar arasında yer alıyor.
İddianameden
FETÖ elebaşı Fetullah Gülen'in bir numaralı şüpheli olduğu iddianamede, eski Sahil Güvenlik Komutanı Tümamiral Hakan Üstem, eski Gölcük Deniz Ana Üs Komutanı Tuğamiral Hayrettin İmren, eski Kuzey Deniz Saha Komutanı Kurmay Başkanı Tuğamiral Ömer Faruk Harmancık, eski Güney Grup Görevi Komutanı Tuğamiral Nazmi Ekici, eski Sahil Güvenlik Komutanlığı Harekat Başkanı Süleyman Yarayan, eski Kuzey Görev Grup Komutanı Tuğamiral Ayhan Bay, eski Deniz Hava Komutanı Tuğamiral Tezcan Kızılelma, eski Genelkurmay Konsept Teşkilat ve Harbe Hazırlık Daire Başkanı Gürel Kaynak, eski Gölcük Deniz Ana Üs Komutanlığı İstihbarat Şube Müdürü Muharrem Aslan, eski Harp Filosu Komutanlığı Kurmay Başkanı Murat Erdem ile Donanma Komutanlığı'nda görevli askerlerin "mahrem abileri" konumundaki 18 sivil ve 1 asker öğretmenin de aralarında yer aldığı 90 şüpheli bulunuyor.

İddianamede, terör örgütü elebaşı Gülen hakkında, "cebir ve şiddet kullanarak, Türkiye Cumhuriyeti Anayasası'nın öngördüğü düzeni ortadan kaldırmaya veya bu düzen yerine başka bir düzen getirmeye veya bu düzenin fiilen uygulanmasını önlemeye teşebbüs", "silahlı örgüt kurma veya yönetmek" ve "silahla birden fazla kişiyle birlikte yerine getirdiği kamu görevi nedeniyle kişiyi hürriyetinden yoksun kılmak" suçlarından ağırlaştırılmış müebbet ile 19 yıldan 36 yıl 6 aya kadar hapis cezası isteniyor.

Şüpheli askerlerle irtibatlı olan, onları darbe toplantılarına götüren ve kaçtıkları dönemde saklayan, Donanma Komutanlığı'nda görevli askerlerin "mahrem abileri" konumundaki 18'i sivil, 1'i asker öğretmen ile Donanma Komutanlığı'nda darbe girişimini yönettiği belirtilen tutuklu sanıklar Hakan Üstem, Hayrettin İmren, Ömer Faruk Harmancık, Nazmi Ekici, Süleyman Yarayan, Tezcan Kızılelma, Gürel Kaynak, Muharrem Aslan ve Murat Erdem ile firari sanık Ayhan Bay hakkında ağırlaştırılmış müebbet ile 19 yıldan 36 yıl 6 aya kadar hapis cezası istenen iddianamede, diğer sanıkların ise ağırlaştırılmış müebbet ile 7 yıl 6 aydan 29 yıla kadar hapisle cezalandırılmaları talep ediliyor.

Habere ifade bırak !
Habere ait etiket tanımlanmamış.
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve yenigolcuk.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.