AKPINAR ''EN ZOR GÜNLERİN YAŞANDIĞI YIL OLDU''

"Asgari ücretin 3 bin TL'nin üzerine çıkarılmasını teklif ediyoruz" Açıklanan asgari ücrette artışın yüzde 22.88 seviyesinde olmasını beklediklerini fakat bu rakamın altında kaldığını belirten Akpınar, "Hem işçimizi hem kamuoyunu tatmin etmeyen bu rakamda bir iyileştirme yolu görüyoruz ve bunu da teklif ediyoruz. O da şudur AGİ dışında asgarin ücretliden alınan ki bunlar gelir ve damga vergisi, 214.97 TL'dir. Bu açıklanan 2.825 TL'nin üstüne eklendiğinde karşımıza 3.039,97 TL gibi bir rakam çıkıyor. Biz asgari ücretliden alınan gelir ve damga vergisinin iptal edilerek asgari ücretliye verilmesini ve bu sayede asgari ücretin 3 bin TL'nin üzerine çıkarılmasını teklif ediyoruz. Zaten bunlar toplumun en az ücret alan kesimi. Bundan vergi almak nasıl izah edilebilir ki? Ailesinin geçimine harcanacak paradan vergi alınmaz" kaldıki rakamların yetmediği hatta açlık sınırı denilen rakamların bile altında kaldığı ortadayken apaçık, bundan vergi almak yanlıştır, dönülmelidir. ifadelerini kullandı.   "Birisi vahşice, haince, sapıkça bir masumun canına kıyıyorsa o da canını vermelidir.” Kısasta hayat vardır. Öldürülen kadınların ailelerine ve yakınlarına baş sağlığı dileyen Akpınar, kadın cinayetlerine ilişkin şunları kaydetti:   "Maalesef ülkemizde kadına şiddet ve kadın ölümleri canımızı yakmaya, yüreklerimizi dağlamaya parçalamaya devam ediyor. 2020 yılında da kadına yönelik şiddet, kadınlara ve çocuklara yönelik işlenen suçlar milletçe en büyük üzüntü ve utanç kaynağımız oldu. Dün de bir bilim insanı İstanbul Aydın Üniversitesi Öğretim Görevlisi Aylin Sözer hanımefendinin insanın aklını alamayacak bir vahşilikle katledildiğine şahit olduk. Yine dün Selda Taş sabıkalı eşi tarafından kafasından vurularak öldürüldü. Yine dün Vesile Dönmez'i oğlu pompalı tüfekle vurarak öldürdü. Herhangi bir insana karşı, bu derece vahşi bir suç işleyebilen birinin bizim vergilerimiz harcanarak yıllarca muhafaza edilmesi sonrasında topluma geri dönmesine izin verilmesinin anlamsızlığını ve tehlikesini tekrar etmek istiyorum. Birisi vahşice, haince, sapıkça bir masumun canına kıyıyorsa o da canını vermelidir. Bunun başka yolu yoktur. O da canını vermez ise bu suçu işlemeye devam  edecektir. Artık buna bir dur demeliyiz. "   "HDP'nin PKK'nın siyasi uzantısı olduğu noktasında HDP dışında herkes hemfikir" Hiçbir seçilenin suç işleme özgürlüğünün olmadığını, dokunulmazlığın kürsü dokunulmazlığı olduğunun altını çizen Akpınar, “HDP'nin PKK'nın siyasi uzantısı olduğu noktasında HDP dışında herkes hemfikir. Anayasa 68.madde açık. Diyor ki ; teröre bulaşan siyasi parti kapatılır. O zaman nasıl ve niye hala bu parti faaliyetine devam edebiliyor? Mecliste grubu bulunan partiler veya Cumhuriyet Başsavcılığı neden görevini yapmıyor? Topluma karşı, millete karşı neden görevini yapmıyor? Kapatılmadığı gibi devletten de her yıl bu PKK'nın uzantısı ve sözcüsü olan partiye onlarca trilyon para verilmeye devam ediliyor. Bari bunu kesin. Bu durumun Türkiye'nin ayıbı olduğunu ve eğerki bunların cesaretlerini kırmazsak bu Terör belasını nasıl bitirecek. Hem besleyeceğiz hem söyleneceğiz. Bu ayıptan bir an önce kurtulmamız gerektiğini düşünüyorum" açıklamasında bulundu.   AİHM'nin kararlarında çifte standartın olduğunu söyleyen Akpınar, “Demirtaş kararını AİHM karar verdi mahkeme uygulasın diyenler Anayasa Mahkemesi'nin Osman Kavala kararını eleştiriyorlar. Selahattin Demirtaş siyasi söylemlerinden dolayı içerde değil. Bu ülkede PKK'lıları, teröristleri HDP sempatizanlarını ayaklanmaya davet etti ve bu çağrı sonucu onlarca vatandaşımız hayatını kaybetti. Bir savaş provası yapıldı. Adalet hangi kararı verirse herkes onun yanında duracak" şeklinde konuştu.   "Her siyasi partimiz diyor ki esnafımız zor durumda.” Şimdi soruyoruz tekrardan Siz neden elinizi taşın altına koymuyorsunuz. Nerde kaldı birlik beraberlik. Siz bugün bu fedakarlığı yapmazsanız, yarın bu milletten fedakarlık isteyemezsiniz.   Büyük Birlik Partisi olarak esnafın ve milletimizin ekonomik olarak rahatlatılması adına kanun teklifi vereceklerini hatta verdiklerini  duyuran Başkan Akpınar, "Her siyasi partimiz diyor ki esnafımız zor durumda. Siz neden elinizi taşın altına koymuyorsunuz? Hazineden önümüzdeki yıl için 481 trilyon para verilecek. Gelin bu parayı zorda kalan esnafımızın kullanması maksadıyla hazineye bırakın almayın. Şimdiye kadar kanun teklifi gelirse bakarız diyenler, buyrun verdik teklifimizi şimdi sizleri görelim. Bu amaçla siyasi partilere sağlanan devlet yardımının bundan sonra özellikle azaltılması 2021 yılı için tamamen kesilmesiyle hem ekonomik olarak milletimize bir katkı sağlanacak, hem milletimiz nezdinde siyasi partilere olan güven artacaktır" milletimiz  bu fedakarlıkla onların hakları ve refahları için konuştuğunuza inanacaktır. Bunu yapmayanlarda hiç milletten şöyle yapalım böyle yapalım diye bir fedakarlık istemesin. Başında söylüyoruz ozaman karşınızda bizi bulacaksınız. Ne verdin ne istiyorsun diye. Aynı şekilde hazineye de çağrımız verdiğimiz teklif sonuçlanana kadar hiçbir partiye ödeme yapmayınız. Bütün yiğitleri görelim. Biz bu milletin değerli vekillerinin bu yasaya hayır diyeceğini düşünmüyoruz. Bu vesile ile acısıyla tatlısıyla geride bıraktığımız 2020 yılına güle güle, büyük umutlarla beklediğimiz 2021 yılına  ise hoşgeldin diyorum. 2021 yılı evimize , mahallemize ,Gölcük’ümüze, Kocaeli’mize, Türkiye’mize ve Dünyamıza, Tüm insanlığa sağlık mutluluk ve huzur getirmesi dileği ile. Selamlarımı ve saygılarımı sunarım. değerlendirmesini yaptı.