SAĞLIK ÇALIŞANLARI GREVDE
SAĞLIK ÇALIŞANLARI GREVDE
Sağlık çalışanları ve hekimler, ‘son tek günlük grevimiz’ diyerek bugün greve başladıklarını açıkladı. Konu ile ilgili gerçekleştirilen basın açıklamasında, “Topluma sesleniyoruz bu grev yalnızca hekimler ve sağlık çalışanları için değil, hepimiz için” ifadelerine yer verildi.
Sağlık çalışanları ve hekimler, ‘son tek günlük grevimiz’ diyerek bugün greve başladıklarını açıkladı. Konu ile ilgili gerçekleştirilen basın açıklamasında, “Topluma sesleniyoruz bu grev yalnızca hekimler ve sağlık çalışanları için değil, hepimiz için” ifadelerine yer verildi.
Sağlık çalışanları geçtiğimiz haftalarda taleplerini dile getirmek üzere beyaz nöbet eylemine başlamıştı. Özlük haklarının iyileştirilmesini isteyen sağlık çalışanları sonuç alamazlarsa 8 Şubat tarihinde greve gideceklerini açıklamıştı. Taleplerine karşılık bulamayan sağlık çalışanları ve hekimler bugün Kocaeli Üniversitesi Araştırma ve Uygulama Hastanesi önünde ‘son tek günlük grevimiz’ diyerek basın açıklaması gerçekleştirdi.
Yoğun katılım
Türk Tabipleri Birliği’ne bağlı Kocaeli Tabip Odası öncülüğünde sağlık çalışanları sendikalarının ve odaların da katılımıyla düzenlenen basın açıklamasına; Kocaeli Tabip Odası Başkanı Ömer Ardaman, Diş Hekimleri Odası temsilcileri, Sağlık ve Sosyal Hizmet Emekçileri Sendikası (SES) Şube Başkanı Murat Harata, Tüm Bel Sen Şube Başkanı Erdal Karakuş, Eğitim Sen Şube Sekreteri Ömer Faruk Özdemir, BES Şube Başkanı Yeliz Yılmaz Karstarlı, CHP İl Başkanı Harun Özgür Yıldızlı, CHP İl Kadın Kolları Başkanı Songül Kaya, çok sayıda sağlık çalışanı ve hekimler katıldı.
Türkiye hekim maaşlarında ise 17 ülke arasında 14'üncü sırada
Basın açıklamasını sağlık çalışanları ve hekimler adına açıklamayı okuyan Kocaeli Tabip Odası Genel Sekreteri Mehtap Yılmaz Maçkalı, “Bugün, dünya ülkeleri arasında en az maaşlardan birini alıp en fazla şiddete uğrayan hekimler Türkiye’nin dört bir yanında tabip odalarımızla birlikte taleplerini dile getirmek için grevde. Bugün, BAĞ-KUR ve SSK emeklisi hekimlerin aylığı 2.300-4.000 TL arasındadır; pratisyen hekimin yalın maaşı yaklaşık 4.900 TL; 30 yıllık uzman hekimin yalın maaşı 5.800 TL’dir demek için buradayız. Türkiye, 2020 verilerine göre uzman hekim maaşları sıralamasında OECD üye ülkeleri içinde sondan altıncı sırada; pratisyen hekim maaşlarında ise 17 ülke arasında 14'üncü sırada (Türkiye'yi Letonya, Meksika ve Litvanya izliyor) demek için buradayız. 2021 Ekim ayı itibariyle son 20 ayda üç bin hekim emekli olmuştur ve bu durum emeklilik oranında önceki döneme göre yüzde 40 artış anlamına gelmektedir. Bu emekli olan hekimlerin artık çalışmaması değil, çoğunun özel sağlık kuruluşlarında çalışmaya devam etmek zorunda kalması anlamına gelmektedir” dedi.
Hastalar aylarca sıra bulamıyor
Maçkalı, “Bugün, özel hastanelerin çoğu kartelleşmiş ve özel hastaneler, hekimlerden kendi şirketlerini kurmalarını, kendi sigorta primlerini yatırmalarını, kendi hekim mesleki sorumluluk sigortalarını yapmalarını istemektedir. Bu yolla özel hastaneler kârlarını daha da artırıp özlük haklarımızı yok saymaktadır. Özellerdeki emek sömürüsüne son demek için buradayız. Bugün işyeri hekimlerinin iş ve gelir güvencesi, mesleki bağımsızlığının güvence altına alınmalıdır demek için buradayız. Bugün, son 10 yılda yurtdışına göç eden hekim sayısı 24 kat arttı, yalnızca bir ayda 197 hekim Türk Tabipleri Birliği’ne yurtdışında çalışma belgesi için başvurdu ki bu sayı 2012 yılının toplamında yapılan başvurunun üç katından fazladır demek için buradayız. Bugün, MHRS sistemlerinde hastalar aylarca sıra bulamıyor; acil başvuru sayılarımız olağandışı durumlar yaşayan bir ülkede görülebilecek oranlarda; hekimlere/hastalara dayatılan 5 dakikada bir muayene bu sorunu çözmez. Bu süre ne muayene ne hasta öyküsü alma ne de tedaviyi hastayla birlikte planlamaya yeter; ancak hastalıkları daha da artırır demek için buradayız” dedi.
COVID-19 Meslek Hastalığı sayılmalı
Maçkalı, “OECD ülkeleri arasında 2020 yılında Türkiye hasta başına düşen hekim sayısında 37 ülke içinde 34. sıradayken KHK, arşiv taraması gibi bahanelerle genç hekimler halen atanmıyor demek için buradayız. Toplumun da bizlerin de hasta olmaması, ölmemesi için COVID-19 pandemisi sürecinde neredeyse hiçbir bilimsel tedbiri almayan iktidar ve Sağlık Bakanlığı bugün itibariyle de tüm önlemleri ortadan kaldırarak bilimsel bilgiyi ve tarihsel deneyimleri tamamen yok saymıştır. Bugün, COVID-19’a bağlı hekim ölümlerinde ve hastalanmada Türkiye halen en üst sıralarda iken; iktidar çalışma koşullarımızda hiçbir gerekli önlemi almadığı gibi ölen mesai arkadaşlarımızın da COVID-19’a bağlı öldüğünün kanıtlanmasını bizlerden isteyecek kadar da duygusuzlaşmıştır demek için buradayız. İşte bu sebeplerden artık yeter COVID-19 Meslek Hastalığı Yasası amasız fakatsız hızla çıkarılmalıdır demek için buradayız” dedi.
Artık yeter yönetemiyorsunuz
Maçkalı, “Bugün, pandemiyle beraber daha da derinleşen yanlış sağlık politikaları ve şiddet, her geçen gün daha da can yakmakta, canımızı almaktadır. Sağlıkta Şiddet Yasa Taslağı sunduk, neden işletilmiyor, ne oldu demek için buradayız. Pandemiyle mücadele ancak birinci basamakta kazanılır, şu ana kadar mücadele ancak bizlerin fedakârlıklarıyla yürüdü ancak siz bize “Aile Hekimliği Sözleşme ve Ödeme Yönetmeliği“, aile hekimleri arasındaki adıyla ‘ceza yönetmeliği’ ile teşekkür ettiniz. Artık yeter yönetemiyorsunuz demek için buradayız. Bugün, 36 saat nöbet sonrası bir hekim arkadaşımızı kaybettik. Artık böylesi acılar yaşamak istemiyoruz. Uzmanlık eğitimi almak bir haktır ve bu hak keyfiyete, yöneticilerin insafına bırakılamaz demek için buradayız. Tıp öğrencilerinin barınma, beslenme gibi temel hakları güvence altına alınmadığı için bir arkadaşımızı kaybettik artık yeter demek için; tıp öğrencileri artık üniversitelerinde öğretim üyesi bulamıyor, liyakate, bilime dayalı akademi istiyoruz demek için buradayız” dedi.
Bıçak kemiği deldi geçti
Maçkalı, “Sayın Sağlık Bakanı, ekim ayından beri artık yeter, bıçak kemiği deldi geçti diyerek ‘Emek Bizim Söz Bizim’ eylem süreci başlattık. Bizlerin haklı talep ve tepkilerini görmezden gelemeyerek meclise apar topar bir yasa taslağı geldi. Taslağın geldiği hızla geri çektiniz. Ne oldu bu yasa tasarısına? Neden hekimlerin, sağlık çalışanlarının temsilcilerini dinlemekten onların karşısına çıkmaktan bu kadar çekiniyorsunuz? Taleplerimizde ve dile getirdiklerimizde haksız olan bir şey varsa artık siz de konuşun, hekimler sizlerin de sesinizi duysun? Yasanın geri çekilmesini sağlayan partilere, iktidara soruyoruz neden geri çektiniz yasa tasarısını? Daha iyisini getireceğiz dediniz ama iki ayı geçti neden hekimlere/sağlık çalışanlarına bir açıklama yapmıyorsunuz? Artık halkın vekilleri için toplumun sağlığına, emeğimize sahip çıkma vaktidir. Artık bizlerin sesine ses verme vaktidir” dedi.
Bu grev hepimiz için
Son olarak Maçkalı, “Emek Bizim Söz Bizim sürecinde sesimizi bir kez daha duyurmak için 26 Ocak-4 Şubat arasında başlattığımız Beyaz Nöbet’te de nöbetimiz sürecinde meclise herhangi düzenleme getirilmezse 8 Şubat’ta bizler için artık grev zamanı olacağını belirtmiştik. Bugün burada 8 Şubat’ta grevdeyiz. Topluma sesleniyoruz bu grev yalnızca hekimler/sağlık çalışanları için değil, hepimiz için. Artık tıkanan, işlemeyen; 5 dakikada muayenelere, aylarca randevu beklemelere zorlandığınız; özel hastanelere mahkûm bırakıldığınız bir sağlık sistemine birlikte artık yeter diyebilmemiz için grevde bizlerin yanında olun. Bu emeğimiz ve haklarımız için yapacağımız son, tek günlük grevdir. Başta 14 Mart’a kadar olmak üzere haklarımızı alana kadar ‘Emek Bizim Söz Bizim’ demeye, haklarımız için mücadele etmeye devam edeceğiz” şeklinde konuştu.
Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.