LASTİK İŞ

TOKAY"GENÇLER KENDİ İSTEĞİ İLE OKUMALI"

Eğitim 22.12.2013 - 22:19, Güncelleme: 31.05.2021 - 18:15
 

TOKAY"GENÇLER KENDİ İSTEĞİ İLE OKUMALI"

Türk Eğitim Sen Gölcük Şube Başkanı Yaşar Tokay gazetemizi ziyaret etti

Türk Eğitim Sen Gölcük Şube Başkanı Yaşar Tokay başkan yardımcısı Mehmet Bayraktar, ve yöneticileri Çiğdem Şamlıtürk ve Fatih Çınar gazetemizi ziyaret ettiler. Tokay “Türk gençliği baskı ile değil, kendi isteği ile okumalı”dedi.   Türk Milli Eğ. Sisteminin  en önemli sorunu nedir? Millet olarak top yekün hem eğitime odaklanıp hem de ,Çocuklarımızı,Gençlerimizi  kendini keşfetmesini sağlama, istek ve yeteneklerine yöneltme ve bu yetenekleri geliştirecek imkanları tam sunamadığımız için en değerli kaynak olan insan kaynağımızdan yeterince yararlanamamaktır. -Bunun nedenleri nelerdir? Eğitim bir ülkenin kalkınma ve gelişme hızını belirleyen en itici güçtür.Bu güç ülke yararına ,doğru ve planlı kullanılırsa  gelişme de sağlıklı olacaktır.Karar alıcıların ülke ihtiyaçlarını ve önceliklerini belirleyip,geleceğe nasıl bir insan hazırlamamamız gerektiği sorusunu cevaplayıp buna göre planlama yapması gerekir.Bunu yapacak kişi ve ekibin çağa ,akla,bilime uygun , siyasi tarafgirlik anlayışına esir olmadan eğitimde kurtuluş savaşını başlatmasıyla ancak gerçekleşebilecektir. -Bu planda neler olmalı ? Öğrenciyi  merkeze koyarsak, ailenin çocuk yetiştirme anlayışındaki yanlışları giderme,Okullardaki fiziki ve diğer ihtiyaçlara çözüm bulma,öğretmenlere maddi ve manevi olarak değer verildiğini göstermek.Tabi çevre faktörü çok önemli .Öğrenci belli bir yaştan sonra aile okul ve öğretmen etkisinden uzaklaşıp,dikkatini dışa ,arkadaşlara,oyuna,teknolojik oyuncaklara yöneltmektedir.Bu hem zamanı  iyi kullanamama hem de ilgi ve motivasyonunu yanlış yerlere verme konusunda sıkıntılar yaratmaktadır.Çocuklarımızı n hayatındaki en önemli  mesele olarak eğitim ve öğretime odaklamayı  başarmalıyız. -Bu başarılabilir mi? Aile eğitimi önemli.Çocuk 7 yaşına kadar ailenin yanında. Kişiliğinin %75 bu zaman da oluşuyor.Ailenin buradaki tutumu günübirlik değil, belli bir çizgi üzerinde olup çocuğun bunu aleyhinde kullanmayacağı  şekilde olmalı. Her isteğe evet denilmemeli.Sevgimizi kasmıyoruz ama karşılığında saygı da öğretilmeli.İnsan ilişkilerinde bunu uygulaması istenmeli.Çocuk ailede sevildiğini ama aynı zamanda denetlendiğini ve sınırlarını anlamalı.Mutlu çocuklar istiyorsak , çocuğun şekillendiği ilk yer olan aile ortamına el atmak zorundayız.  Millet olarak kitap okumuyoruz. Bunu çözmemiz gerek.Okumak düşünüp sorgulamanın ,fikir üretmenin ilk ayağı. Bu gene aileden başlayıp,okul da pekiştirilen bir hal almalı.Türk gençliği baskı ile değil, kendi isteği ile okumalı.Okumanın öğrenmenin zevkini yaşamak için kurallara göre bir toplum inşa etmek lazım.Toplumun ahlak,hak,sorumluluk  duygusu arttıkça taşlar yerine daha sağlam oturacaktır. -Eğitimde öğretmenin rolünden de bahseder misiniz? Eskiden okuyanlar filan zamanda 40 yıl önce şöyle bir öğretmenimiz vardı diye söze başlardı.Atatürk ün de yeni nesilleri emanet ettiği güvenilen öğretmenden,topluma şekil veren öğretmenden günümüzde bırakın desteklenmeyi,onurlandırılmayı ,neredeyse eğitim öğretim alanındaki başarısızlığın tüm faturası öğretmene ihale edilir aşamaya geldi.Marifet iltifata tabidir derler.Ülke şartları belli maddi olarak sizlere karşılığını veremiyoruz ama değerinizi  ve saygınlığınızı takdir ediyoruz diyerek candan bir yaklaşım gösterilse motivasyon üzerinde gene olumlu tesiri olacaktır.Mesleki olarak işinin erbabı öğretmenlerin  öğrencideki karşılığı elbette olumlu olacaktır.Fakat sen ne söylersen söyle ,karşıdakinin anladığı kadardır diye bir söz var.En iyi hocaları koysak ta eğitim öğretime kapalı bir çocuğu kazanmak zor.Bu  dönemde içerden dışarıdan moral bozucu müdahaleler öğretmenlerin rahatsızlık duyduğu konular. -Türk  Eğitim Sen in çalışmaları hakkında bilgi verir misiniz? Yeni yönetim kurulumuz 30 kasım da seçildi. Önceki yönetim olarak birkaç arkadaşımız değişerek görevi devam ettiriyoruz. Amacımız Gölcükteki sendikal örgütlenmeyi daha geliştirmek .Haklarımızın korunması ,geliştirilmesi ve takibinde daha çok yardımcı olmak.Bu arada  Okullarımıza  ziyaretlerimiz devam ediyor. Gezi, konferans, yapmayı planladığımız Gölcük eğitim çalıştayı, doğa yürüyüşü ve piknik,indirimli işyeri anlaşmaları  gibi çalışmalar. Tabi bu arada arkadaşlarımızın karşılaştığı  mesleki sıkıntılara da yardımcı olmaya çalışıyoruz. Türk Eğitim Sen olarak eğitim yöneticilerinden beklentileriniz nelerdir? Eğitimin politikası net olmalı.Kişiye ,gruba göre değil genel ve çağa uygun olmalı.Sistem üzerinde çok sık değişimler,arayışlar eğitimi yaz boz tahtasına çeviriyor.Eğitimde  geleceği kuşatan oturmuş bir sistem oluşturulmalı.Liyakatlı kişilerin etkin konumda olduğu,torpil ve kayırmaların olmadığı bir yönetici hiyerarşisi  yapılmalı.
Türk Eğitim Sen Gölcük Şube Başkanı Yaşar Tokay gazetemizi ziyaret etti

Türk Eğitim Sen Gölcük Şube Başkanı Yaşar Tokay başkan yardımcısı Mehmet Bayraktar, ve yöneticileri Çiğdem Şamlıtürk ve Fatih Çınar gazetemizi ziyaret ettiler. Tokay “Türk gençliği baskı ile değil, kendi isteği ile okumalı”dedi.

 

Türk Milli Eğ. Sisteminin  en önemli sorunu nedir?

Millet olarak top yekün hem eğitime odaklanıp hem de ,Çocuklarımızı,Gençlerimizi  kendini keşfetmesini sağlama, istek ve yeteneklerine yöneltme ve bu yetenekleri geliştirecek imkanları tam sunamadığımız için en değerli kaynak olan insan kaynağımızdan yeterince yararlanamamaktır.

-Bunun nedenleri nelerdir?

Eğitim bir ülkenin kalkınma ve gelişme hızını belirleyen en itici güçtür.Bu güç ülke yararına ,doğru ve planlı kullanılırsa  gelişme de sağlıklı olacaktır.Karar alıcıların ülke ihtiyaçlarını ve önceliklerini belirleyip,geleceğe nasıl bir insan hazırlamamamız gerektiği sorusunu cevaplayıp buna göre planlama yapması gerekir.Bunu yapacak kişi ve ekibin çağa ,akla,bilime uygun , siyasi tarafgirlik anlayışına esir olmadan eğitimde kurtuluş savaşını başlatmasıyla ancak gerçekleşebilecektir.

-Bu planda neler olmalı ?

Öğrenciyi  merkeze koyarsak, ailenin çocuk yetiştirme anlayışındaki yanlışları giderme,Okullardaki fiziki ve diğer ihtiyaçlara çözüm bulma,öğretmenlere maddi ve manevi olarak değer verildiğini göstermek.Tabi çevre faktörü çok önemli .Öğrenci belli bir yaştan sonra aile okul ve öğretmen etkisinden uzaklaşıp,dikkatini dışa ,arkadaşlara,oyuna,teknolojik oyuncaklara yöneltmektedir.Bu hem zamanı  iyi kullanamama hem de ilgi ve motivasyonunu yanlış yerlere verme konusunda sıkıntılar yaratmaktadır.Çocuklarımızı n hayatındaki en önemli  mesele olarak eğitim ve öğretime odaklamayı  başarmalıyız.

-Bu başarılabilir mi?

Aile eğitimi önemli.Çocuk 7 yaşına kadar ailenin yanında. Kişiliğinin %75 bu zaman da oluşuyor.Ailenin buradaki tutumu günübirlik değil, belli bir çizgi üzerinde olup çocuğun bunu aleyhinde kullanmayacağı  şekilde olmalı. Her isteğe evet denilmemeli.Sevgimizi kasmıyoruz ama karşılığında saygı da öğretilmeli.İnsan ilişkilerinde bunu uygulaması istenmeli.Çocuk ailede sevildiğini ama aynı zamanda denetlendiğini ve sınırlarını anlamalı.Mutlu çocuklar istiyorsak , çocuğun şekillendiği ilk yer olan aile ortamına el atmak zorundayız. 

Millet olarak kitap okumuyoruz. Bunu çözmemiz gerek.Okumak düşünüp sorgulamanın ,fikir üretmenin ilk ayağı. Bu gene aileden başlayıp,okul da pekiştirilen bir hal almalı.Türk gençliği baskı ile değil, kendi isteği ile okumalı.Okumanın öğrenmenin zevkini yaşamak için kurallara göre bir toplum inşa etmek lazım.Toplumun ahlak,hak,sorumluluk  duygusu arttıkça taşlar yerine daha sağlam oturacaktır.

-Eğitimde öğretmenin rolünden de bahseder misiniz?

Eskiden okuyanlar filan zamanda 40 yıl önce şöyle bir öğretmenimiz vardı diye söze başlardı.Atatürk ün de yeni nesilleri emanet ettiği güvenilen öğretmenden,topluma şekil veren öğretmenden günümüzde bırakın desteklenmeyi,onurlandırılmayı ,neredeyse eğitim öğretim alanındaki başarısızlığın tüm faturası öğretmene ihale edilir aşamaya geldi.Marifet iltifata tabidir derler.Ülke şartları belli maddi olarak sizlere karşılığını veremiyoruz ama değerinizi  ve saygınlığınızı takdir ediyoruz diyerek candan bir yaklaşım gösterilse motivasyon üzerinde gene olumlu tesiri olacaktır.Mesleki olarak işinin erbabı öğretmenlerin  öğrencideki karşılığı elbette olumlu olacaktır.Fakat sen ne söylersen söyle ,karşıdakinin anladığı kadardır diye bir söz var.En iyi hocaları koysak ta eğitim öğretime kapalı bir çocuğu kazanmak zor.Bu  dönemde içerden dışarıdan moral bozucu müdahaleler öğretmenlerin rahatsızlık duyduğu konular.

-Türk  Eğitim Sen in çalışmaları hakkında bilgi verir misiniz?

Yeni yönetim kurulumuz 30 kasım da seçildi. Önceki yönetim olarak birkaç arkadaşımız değişerek görevi devam ettiriyoruz. Amacımız Gölcükteki sendikal örgütlenmeyi daha geliştirmek .Haklarımızın korunması ,geliştirilmesi ve takibinde daha çok yardımcı olmak.Bu arada  Okullarımıza  ziyaretlerimiz devam ediyor. Gezi, konferans, yapmayı planladığımız Gölcük eğitim çalıştayı, doğa yürüyüşü ve piknik,indirimli işyeri anlaşmaları  gibi çalışmalar. Tabi bu arada arkadaşlarımızın karşılaştığı  mesleki sıkıntılara da yardımcı olmaya çalışıyoruz.

Türk Eğitim Sen olarak eğitim yöneticilerinden beklentileriniz nelerdir?

Eğitimin politikası net olmalı.Kişiye ,gruba göre değil genel ve çağa uygun olmalı.Sistem üzerinde çok sık değişimler,arayışlar eğitimi yaz boz tahtasına çeviriyor.Eğitimde  geleceği kuşatan oturmuş bir sistem oluşturulmalı.Liyakatlı kişilerin etkin konumda olduğu,torpil ve kayırmaların olmadığı bir yönetici hiyerarşisi  yapılmalı.

Habere ifade bırak !
Habere ait etiket tanımlanmamış.
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve yenigolcuk.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.