Herkese Merhaba,
Geçtiğimiz günlerde dostlar arasında bir sohbette duyduklarım bu yazının sebebidir.
Konu memleketimizdeki teknoloji ve yazılım alanındaki gelişmeler.
Yine aynı terane; Bizden bi şey olmaz lafları.
Ancak satın alırız kullanırız muhabbetleri.
Laf döndü dolaştı İha ve Siha lara kadar geldi.
Ve tabiiki Sn. Selçuk Bayraktar da konu oldu.
Vay efendim “Damat” mış, ona tanınan imkanlar kimde olsa yaparmış.
Kısır muhalif laflar ve yine aynı sığlıkta taraf savunmaları.
Gördümki, işin aslını astarını bilen araştıran sorgulayan yok.
Adam Robert Kolej bitirmiş, ardından İTÜ Elektronik ve Haberleşme Mühendisliği okumuş, aynı zamanda Pennsylvania Ünv. GRASP laboratuarlarında staj yapmış üstüne yüzde yüz burs alarak.
Yine aynı üniversitede İnsansız hava araçları konusunda yüksek lisans ve ardından Massachusetts Üniversitesinde 2. Yüksek lisans bu sefer konu İha ların agresif manevra kontrolü.
Ardından dünyada ilk İHA formasyon uçuş deneyleri, yer ve hava koordineli robot takımları, uçuş kontrol ve güdüm sistemleri hakkında bilimsel çalışmalar.
Ve bunların hepsini bu işin dünyadaki ilk profesörleri George Pappas ve Eric Feron ‘un asistanı olarak yapmış Selçuk Bayraktar.
Bu eğitimin ardından yurda dönmüş ve babasının şirketi olan ve savunma sanayiine yıllardır ürün ve hizmet veren Baykar Savunma ya Teknik Müdür olmuş.
Ekibiyle beraber, Türkiye tarafından geliştirilen insansız hava araçlarının uçuş kontrol, aviyonik sistem mimarisi, seyrüsefer algoritmalarının geliştirilmesi, sistem kinematiği ve dinamikleri, gömülü yazılım geliştirme ve elektronik donanım gibi bölümlerini tasarlmış geliştirilmesine ve uygulanmasına liderlik etmiş.
Yine aynı ekiple beraber; Pkk ya karşı yapılan opresayonlarda, Suriye de Libya da kullanılan TB2 insansız hava aracı sisteminin güdüm ve kontrol sisteminin tasarımını yapmış. Türk Sliahlı Kuvvetleri 'nin envanterine giren ilk insansız hava aracı olan İHA 'yı tasarladı. Türkiye'nin ilk Taarruzi İnsansız Hava Aracı "Akıncı" (TİHA) sisteminin tasarlanmasına geliştirilmesinede öncülük etmiş.
Bunların yanında Türkiye Teknoloji Takımı Vakfı'nın mütevelli heyeti başkanı ve kurucularından. Vakfın kuruluş amaçları dahilinde teknolojiye hevesli olan belirli yaş grubundaki insanları vakıfla birlikte araştırma yapmaya teşvik etmiş, ön ayak olmuş.
Bu arada COVİD salgın başlangıcında üretilen Solunum cihazlarını da unutmamak gerek.
Arçelik, Aselsan, Baykar Savunma ve Biosys in sadece iki haftada beraberce geliştirip ürettiği ve sağlık sistemimize kazandırılan binlerce solunum cihazı.
Sonuç olarak “Muhalif” in de, “Taraftar” ında tüm bunlardan haberi yok.
Varsa yoksa “Damat” muhabbeti.
Unutmayın; adam Cumhurbaşkanı’ na damat olmuş. Bu da bir başarıdır.
Artık bazı gelişmeleride bu kadar küçümsememek lazım.
Nihayetinde o Siha’lar savaş kazandı Azerbaycan da.
Yerlilik oranı da 80 lere varmış durumda malum ambargolar sebebiyle.
Tusaş da bir açıklama yaptı geçtiğimiz günlerde. “Elektirkle çalışan ve İnsansız Helikopter” projesi ile alakalı.
Twitter da ne yorumlar ne yorumlar. Küçümsemeler, kafa bulmalar...
Aynı Twitter da dünya çapında dijital oyunlar geliştiren ve dünya devi şirketlerin ortak olmak için kapısında sıraya girdiği yazılım şirketlerimiz içinde kafa bulanlar vardı.
Yapmayın etmeyin. Bizde de artık bir teknoloji var. Ve gelişiyor. Dahada gelişecek.
Bu sebeple; İyiki varsın Selçuk Bayraktar.
Ve iyiki varsınız bu memlekette teknolojiye yazılıma kafa yoran memleket evlatları.
Kalın Sağlıcakla.