Yaklaşık on beş gün önce,
Değirmendere de yaşanan cinayet olayı sonrası,
Belde ayağa kalkmış,
“ Huzurlu Değirmendere İstiyoruz” diye imza kampanyası başlatmıştı..
Bizde nacizane olayın takibini yapmış,
Değirmendere de yeterli önlem olmadını yazmıştık..
Konuyu Ak Parti il Başkanı Mehmet Ellibeş’e, Kaymakam Mustafa Ilgın’a da anlatmıştım..
Her ne kadar,
Yazımız sonrası İlçe Emniyet Müdürü Selçuk Özdemir “basına küsüp” telefonlara cevap vermese de,
Sonunda Değirmendere de işler düzelmeye başladı..
Ramazan Bayramı’nda kavga , gürültünün eksik olmadığı Değirmendere,
Huzurlu, sakin bir Kurban Bayramı yaşıyor..
Bunda Gölcük polisinin payı çok büyük elbette..
Artık denetlemeler akşam 18.00 gibi başlıyor..
Akşam saat 20.00’den itibaren ise ekipler neredeyse kuş uçurtmuyorlar sahilde..
Üstelik bunu , “ Kim olay çıkartabilir, kim edebi ile oturuyor” ayrımı ile yapıp,
Sahile ailesi ile , kız arkadaşı ile gelip sohbet eden, hava alan , vakit geçirirenleri rahatsız etmeden yapıyor...
Arada tek tük arızalar da çıkmıyor değil ama,
Yunuslar ya da diğer devriye ekipleri anında olaya müdahale edip,
Huzurun bozulmasını önlüyor..
Çok eleştirien,
“Hep 5 – 6 kişi geziyorlar” denilen bekçi arkadaşlar da artık ikişerli gruplar halinde sahilli boydan boya tarıyorlar..
Sözün özü;
Değirmendere huzuru yeniden yakaladı..
Emeği geçen emniyet mensuplarının tümüne teşekkür etmek gerekir...
Elbet vatandaşın dileği bu denetimlerin sürmesi,
Üzücü olayların tekrar yaşanmaması.....
GELELİM KAVAKLI’YA !..
Arife günü Kavaklı sahilini boydan boya dolaştım...
Koca bir sahil şeridi bomboş,
İn, cin top oynuyordu..
Az sayıdaki esnaf mutsuz, sahilin eski pırıltılı günlerini arıyordu..
Bana göre Kavaklı sahinin en büyük sorunu, “planlanamaması”,
Geçmişte düzenleme yapılırken “peyzaj mimarisine” baş vurulmaması..
"Şuraya bir çiçek ekelim, şuraya da bir lamba koyalım" denilerek sahilin cazibe haline getirilememesi..
Sahile yaptırılan, kiminin “ arıtma tesisi”, kiminin su basmasını önlemek için İSU yaptı dediği bir “şey” var ki,
İnsan hiç olmaz ise onu bir bina içine falan alır da "çirkinlik abidesi gibi” durmaz ortalık yerde..
Bir de saat kulesi var, o başlı başına bir hikaye...
Kavaklı için aslında radikal bir çözüm vardır....
Kavaklı sahili yıkılıp, yeniden yapılmalıdır..
İyi peyzaj mimarları ile çalışılarak, her santimi planlanarak,
Üzerindeki köhnemiş binalar da dahil yenilenip,
Yeniden vatandaşın hizmetine sunulmalıdır..
Dünya para harcayıp "Millet Bahçesi" derdine düşmek yerine,
Kavaklı " Millet Bahçesi" haline getirilmelidir..
Işığın olduğu, hareketin olduğu yere vatandaş gider,
Karanlık, köhne bir sahilde vatandaşın ne işi var ?
Bu konuda ki en iyi örnek hemen yakınımzıda duruyor,
Başiskele sahili örnek alınıp, Kavaklı yeniden düzenlenebilir..