Lastik –İş Sendikası Genel Başkanı Abdullah Karacan,
Önceki gün elim bir cinayete kurban gitti...
O da gençti,
O’na kurşunu sıkan kişi de genç bir işçiydi..
Vefat haberinden sonra,
Kocaeli adeta yıkıldı...
Adeta derken “ Karacan’ı tanıyan üst düzey yöneticiler, gazeteciler, çalışma arkadaşları”..
Hepsi de Karacan’ın ne denli iyi bir insan,
Ne denli iyi bir sendikacı olduğunu anlatan mesajlar yayınlıyordu..
Kendisiyle tanışmadık ama eminim arkasından yazılanlar da,
Verilen mesajlar da doğrudur,
Toprağı bol olsun, Allah gani gani rahmet eylesin...
Olaydan bir kaç saat sonra,
Katil zanlısının ifadesi Sakarya Valiliği’nce yayınlandı...
İfade ilginçti..
Katil zanlısı ifadesinde Karacan ve yanındakilerin kendisini dövmek istediklerini,
Karacan’ın belinden silah çıkartıp masaya koyduğunu anlatıyordu..
Dün de görüntüler yayınlandı..
Katil zanlısı işçinin darp edildiği açık açık görünüyordu..
İfade doğrudur, değildir bilmem ama,
Silahın Karacan’a ait olduğu kesin...
Aklıma takılan şu ;
Emek için, emekçi hakları için mücadele eden bir sendikacı niye silah taşır ?
Neden gariban bir işçiyi odaya alırlar da darp etmeye kalkar ?
Bir dolu soru işareti,
Bir dolu akıl almazlık ...
Yoksa, Türkiye de sendikacılığın geldiği son nokta burası mı ?