Ne dolandırıcılar gördü değil mi bu memleket...
Önce efsane dolandırıcı Sülün Osman ,
Ardından Raki !...
Meşhur Selçuk Parsadan...
Meslek edindikleri dolandırıcılı ile,
Kimi Galata Kulesini sattı,
Kimi telefonla paşaları dolandırdı...
Filmleri çekildi, hikayeler yazıldı..
Ama hepsinin de sonu kötü bitti !
Yaşamları trajedi ile sonuçlandı...
Günümüzde dolandırıcılık şekli de değişti elbet...
Örneğin, son yılların en moda dolandırıcılık şekli Gazetecilik ! yöntemi ile yapılmaya başlandı..
Tırnakçık,
Tantanacılık, Cepcilik,Muslukçuluk gibi yöntemlere bir de
" gazetecilik" eklendi nerdeyse...
Üstelik bu yöntem en kolay ve " cezasız" olanı...
Yönet basit, anlatayım..
Hemen bir dilekçe ile savcılığa başvuruyorsunuz,
Sonra bir grafiker bulup dandik bir gazete yaptırıyorsunuz...
Hepsi bu, sermayesi bu kadar..
Bir de buna ilaveten afilli bir kıyafetiniz ile iyi de bir telefonunuz olacak ...
Sağdan soldan alacaklılar sizi aradığında bozuntuya vermeyip
telofonu
" Buyrun Sayın Genel Müdüm" diye açacaksınız...
Ki bu yöntem, dolandıracağınız vatandaşlar üzerinde etki bırakır...
Az da çeneniz laf yapacak,
Arada uzuun uzun, mühim birşey düşünüyormuş gibi yapmayı da ihmal etmeyeceksiniz elbette...
Avı yakaladınız,
Yukardakileri de yaptınız mı tamamdır !
Kuş kafese girer, sizi gazeteci sanan gariban paraları dökülmeye başlar...
Mühim adam pozlarını bozmadan bir süre daha yolabilirsiniz garibanları..
Arada, sağda soldaa;
" Ona sorarım elimde belge var" diye de işkembeden sallayın...
Atın, tutun ,
Boş lafa para yok nasılsa...
Bakın nasıl kolay olacak göreceksiniz...
Tutmaz mı, olmaz mı diyorsunuz ..
Olur, bal gibi de oluyor,
Etrafa baksanıza neler göreceksiniz...