YAZICI,HÜZNÜ VE ACIYI KALBİMİZDE HİSSEDİYORUZ!
YAZICI,HÜZNÜ VE ACIYI KALBİMİZDE HİSSEDİYORUZ!
Gölcük Kaymakamı Adem Yazıcı 17 Ağustos 1999 depremi ile ilgili yazılı basın açıklaması yayınladı.
Gölcük Kaymakamı Adem Yazıcı 17 Ağustos 1999 depremi ile ilgili yazılı basın açıklaması yayınladı.
Kaymakam Yazıcı yayınladığı yazılı açıklamada;
"Bundan 16 yıl önce meydana gelen ve asrın felaketi olarak adlandırılan sadece ilçemizi değil ülkemizi derinden sarsan ve vatandaşlarımızın hayatını derinden etkileyen 17 Ağustos Gölcük Depreminin yıl dönümünde bir kez daha hüznü ve acıyı kalplerimizde hissediyoruz.
İlçemizde binlerce vatandaşımızın hayatını kaybetmesine ve yaralanmasına neden olan binlerce ev ve işyerinin kullanılamaz hale geldiği 17 Ağustos depreminin üzerinden 16 yıl geçmesine rağmen acılarımızın hala taze olduğunu ve bu hazin afet sonucu kaybedilenlerin hiçbir zaman unutulmadığını unutulmayacağını ifade etmek isterim . Ne var ki bu tür afetler , millet olarak birlik ve beraberliğimizin en derin şekilde yaşanmasına , paylaşmanın doruk seviyesine çıkmasına , yardımlaşmanın öneminin bir kez daha hissedilmesine vesile olmuş , dolayısıyla acılarımız böylelikle bir nebze olsun dinmiştir.Neticede Devlet – Millet birlikte kenetlenip çok kısa sürede yaralarımızı sararak gelinen noktada modern bir Gölcük’te huzur içerisinde yaşamaktayız.
Gölcük halkı da yaşanan bu elem verici felaketin ardından onca mal ve can kaybı vermesine rağmen yüreğinde taşıdığı sonsuz güçle devletiyle el ele vererek itiraf etmek gerekir ki çok kısa zamanda toparlanmayı bilmiş bu gün gelinen noktada daha yaşanabilir bir kent haline gelmiş, öncelikli tercih edilen yerleşim yerleri arasında kendisine yer bulmuştur.
17 Ağustos bir milat olup, Türkiye’nin bir deprem ülkesi , ilçemiz de bir deprem şehri olduğunu, olası depremlere karşı her an hazırlıklı olmamız gerektiğini hatırlatmak anlamında önemlidir. Bu nedenle her 17 Ağustos ta mutlaka geçmişin muhasebesini yapmak , geleceğinde sağlam planlarını hazırlamak ve bunu uygulamak mecburiyetinde olduğumuzu kendimize vazife edinmeliyiz.
Geçmişte yaşanan depremlerin günümüzde ve gelecekte de yaşanılması kaçınılmaz olacaktır. Burada önemli olan husus artık depremle yaşayabilmeyi öğrenebilmek ve yapı stoklarımızı, evlerimizi, işyerlerimizi depreme dayanıklı hale getirmektir. Başka çaremiz olmadığına göre yaşadığımız yüzyılın bilimsel verileri ışığında sahip olduğumuz bilgi, birikim ve teknolojinin imkanlarını kullanarak bunu yapmak mecburiyetindeyiz. Ayrıca Kentsel dönüşüm olarak kamu oyunda bilinen gerek 6306 sayılı Afet riski altındaki alanların dönüştürülmesi hakkındaki kanun gerekse Belediye ve imar mevzuatları çerçevesinde ki düzenlemeleri ilçemiz açısından değerlendirip bunu fırsat bilerek iyi bir planlama ile hayata geçirmeliyiz. Bu kapsamda ilçemizde başlanılan uygulamalarında desteklenmesi gerektiği kanaatindeyim. Bu bağlamda toplumun ve kurumların her birine aynı derecede sorumluluklar düştüğünü de ifade etmeliyim.
Bu duygu ve düşüncelerle; deprem de hayatını kaybeden tüm şehitlerimizi rahmetle anıyor, yakınlarına bir kez daha başsağlığı ve sabırlar diliyorum. Tüm hemşerilerimize deprem felaketinden ve diğer doğal afetlerden uzak, sağlıklı ve huzurlu bir yasam diliyor, Cenabı Allah’tan bir daha böyle acıları ne ilçemize nede ülkemize yaşatmamasını niyaz ediyorum." Dedi.
Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.